Değişim

Perdenin Arkası.

Bes gun sonra bolum atabilmem soku (caktirmayin 5 gundur bu bolum hazir ama bolumun adina karar verememistim)

-3 Gün Sonra, Pazartesi, Tuana Naz Tiryaki'den-

Sabahtan beri tek yaptığım uyumak ve arada bir telefonumu karıştırmaktı. Bugün okula gitmemiştim. Çünkü feci derecede karnım ağrıyordu. Ve karın ağrısından ayağa bile zor kalkıyordum. Babamsa içeride uyuyordu. Normaldi, saatte geçe geliyordu.

Çağan ile en son o gün orada bulunmuştuk. Üç gündür hiç görüşmemiştik.

Ve bu sabah babam işe gittikten sonra bir terslik daha olmuştu.

Sabahın köründe biri kapıma bir çiçek bırakmış, üstüne de geçmişler olsun yazılı bir not koymuştu.

Aslında biri demek istemiyordum.

Bunu o kişi yapmıştı çok büyük bir ihtimal.

Maskeli çocuk.

Peşimdekinin kim olduğunu gerçekten fazlaca merak ediyordum ve bir o kadar da bedenimi tedirginlik esir alıyordu... Kim böyle bir şeyden korkmazdı ki ?

Çağan ile de konuşmuyorduk. Normalde eğer okula gitmeseydim beni hemen arayıp neyim olduğunu sorardı. Ama bu defa bunu yapmamıştı. Üç gündür hiç yazmamıştı.

Ben tam onunla olan Whatsapp konuşmama tıkladığımda bir anda bana mesaj attı ve salak gibi salise geçmeden görmüş oldum!

"Naz'im" yazmıştı.

"Sensin nazim amk" yazdım bir anlık gerginlikle.

"Nazim demedim Naz'im dedim yalniz" yazdı.

"Eee" yazdım.

Sonra birden bana iki tane tatlı resmi attı.

"Hangisini yersin" dedi.

"Bu ne" yazdım.

"Nazcim" dedi.

"Soruyorum ekler mi yersin puding mi alim yoksa baska bisi mi"

"Ya napicaksin sen bunlari"

"Kendim yicem geldim sana soruyorum amk" yazdı.

"Mal misin kizim hastaymissin sana aliyorum tabi ki" yazdı.

"Alma bana bisi" yazdım.

"Yuru git yazma bana engellerim yemin ederim"

"Kapina kadar gelip zorla odana girmemi mi istiyorsun ?" yazdı.

"Bunu da engelleyebilir misin :d" yazdı.

"Konudma" yazdım.

"Tamam puding al" dedim sonra bir anda.

"Sen iste canimi bile alabilirsin askim benim" yazdı.

"Askim ¿"

"Degil misin askim" yazdı.

"Of" yazdım.

"Eve gelemezsin bu arada kapiya ancak" dedim.

"Hallederiz" dedi.

"Geliom on dakikaya" yazdı ve sohbetten çıktı.

Kollarımı önümde bağladım ve arkama yaslanıp düşünmeye başladım.

Aslında bu hareketleri çok hoşuma gidiyordu ama o gün dedikleriyle çok sinirimi bozmuştu. Hatta direkt üzmüştü.

Ebru'nun nasıl bir kız olduğunu merak ediyordum. Acaba benden güzel miydi ? Acaba benden de mi çekiciydi ? Acaba sohbeti sarıyor muydu ? Boyu uzun muydu ? Çağan ile yakışıyorlar mıydı ?