KUM SAATİ / Yarı Texting

0.1

Merhaba bugün yeni bir kurgu yazmaya başladımm umarım seversiniz.

Genç kurgu ve lise aşklarını anlatan bir kurgdur.

Eğlencesine yazılmıştır argo/küfür içerebilir.

Lütfen oy ve yorum yapmayı unutmayın...

İyi okumalarr

Bu ilk kurgum ve acemiyim şimdiden anlayışınız için teşekkür ederimm

*******************

Elimdeki kitabı daha sıkıca tutarak kafamın görünmeyeceği hizaya getirdim.

Beni tanımıyordu. Beni asla görmüyordu. Oturduğum banktan basketbol oynadığını izliyordum. Acaba bir gün birlikte oynarmıydık. onunla birlikte? İmkansız.

Arkadaşları geldiğinde oturduğum yerden kalkıp okullun içine girdim ne kadar havasızdı burası her an bayılabilirim!

"Roza!" Arkamdan gelen sesle döndüm. Ece soluğu yanımda bitirmişti.

"Kızım iki saattir nerdesin sen, seni araya araya öldüm!" Diye sitem etti.

"Bir düşün bakalım sence ne-"

"Rüzgar'ı mı izlemeye gittin?" Dedi kahkaha atarak.

"Evet. Farketmese bile sadece izlemek istedim."

"Konuşsana onunla ne kaybedersin ki en fazla red yersin." Evet gidip konuşabilirdim. Ama bunu yapmayacaktım, red yemek istemiyordum olabilirdi beni farketmese bile... Keşke farketseydi.

"Bunu yapamam çocuk benim bu okuldan olduğumdan haberi bile yok istemiyorum."

"Çocuk senle dalga geçecek diye korkuyorsan Roza aptalsındır. Çünkü-"

"Sorun omu Ece?" Dedim gözlerim pencereye kayarken. Arkamdan birinin arkamdan hayvan gibi sarılmasıyla çığlık attım.

"Efe ne yapıyorsun aptal?!"

"Kızım olay var olay!" Kaşlarımı çattım.

"Ne oluyor ya?"

"Seninkinin numarasını aldım." Dedi gülerek. Ağzım şok içinde açıldı.

"Ne nasıl? Ciddi misin? Lütfen şaka deme!"

"Hayır değil." Elindeki telefonla yüzüme wattsaptan profilini gösterdi.

"Grup arkadaşıyız dün aldım." Dedi gülerek. Hızlıca Efe'ye sarıldım.

"Çok teşekkür ederim çok teşekkür ederim çok çok!" Ayrıldığımda numarayı bana attı.

"Yazıcak mısın?" Diye sordu Ece.

"Olmaz ne diyebilirim ki?" Dedim garip bir heyecanla.

O sırada sınıfın içine nefes nefese giren Alp'e baktım.

"Lan şu Rüzgar varya tayfası bahçede Tayfunun tayfasıyla birbirine girdiler." Bütün sınıf olarak Alp'e baktım. O sırada herkes aşağıya inerkena aklıma tek bir soru takıldı.

O iyi mi?

Hızlıca aşağıya inerken sertçe birisine çarptım. Kafamı kaldırdığımda Rüzgar'ın yakın arkadaşıyla karşılaştım. Kaşı patlamıştı burnundan kanlar akıyordu.

"İyi misin?" Diye sordum tereddütle.

"İyim ama o piçi gebertiğimde daha iyi olucağım."

"Herkes iyi mi?" Gökhan garip bir şekilde bana baktı.

"Sen kimsin?"

Yengen

"Ne yapacaksın kim olduğumu?" Dedim ellerim heyecanla titriyordu çünkü ilk defa onun yakınıyla konuşuyordum.

"Seni bir ara görmüştüm sanki de çıkaramadım."

"Üzgünüm işim var." Tekrar merdivenlere yöneldiğimde hızla aşağıya indim. Siktir beni ne ara görmüştü?

Bahçeye indiğimde etrafa baktım neredeydi bu?

"Allah'ım lütfen ona bir şey olmasın." Bahçeye indiğimde zil çaldı herkes yukarı çıkarken hala bahçede bekliyordum. Basketbol kısmına girdim vay be ne kadar büyüktü. Çok fazla girmiştim ama şimdi farkediyordum. Soğuk hava yüzüme vurunca montuma daha sıkı sarıldım.

Nerde bu çocuk? Cebimden telefonumu çıkarıp numarasını kaydettim.

Yazsa mıydım?

Ya görüldü yersem?

Ama bir yerden başlamak gerek değil mi? Bence öyle.

Elim tuşların üzerinde yürüdü. Lütfen bu mesaj gittiği an yok olayım.

Roza: Kavga ettiğini duydum iyi misin?

Allah'ım gitti mesaj telefonumu kapattığım anda bildirim sesiyle gözümü kapattım.

Hızlıca gözlerimi açtım telefonuma girerek mesaj attığını gördüm. Hızlıca mesaja tıkladım.

İmkansızım: iyim.

Roza: Sevindim.

Görüldü✔️✔️

İmkansızım: tanışıyor muyuz? Ayrıca numaramın sende ne işi var?

Roza: Takılma bunlara kim olduğum fazla önemli değil.

İmkansızım: Sorduğun için teşekkür ederim.

Görüldü✔️✔️

Gelen topun sesiyle başımı kaldırdığımda onu görmeyi beklemiyordum.

**************
Buraya kadar okuduğunuz için teşekkür ederim umarım beğenirsiniz ilerki bölüeri.

Gittikçe karakterler sınırlı kalmayacaktır daha da çoğalacaktır.

Roza ve Rüzgar'ın ileride deli dolu aşklarına hazır olun.

Diğer bölümde görüşmek üzereee