My Tiny Boy

•5•

"Pantalonunu çıkar Jungkook hemen!" Taehyungun telaşlı bi şekilde söylediği şeyle donakalmıştım.

"N-ne" şok olduğum için gözlerim kocaman olmuş bi şekilde ona baktım.  "Jungkook morluklar. Onlar pantalonun aşağısına kadar gidiyor gördüm ben. O yüzden pantalonu çıkaralım ki ben o morluklara bakayım ve merhem süreyim. Ayrıca eğer onlar çok kötülerse doktora gidicez ve bu kez ben doktordan kaçmana yardım etmicem"

Hayır olmazdı bu, ben kesinlikle doktora bi daha gitmek istemiyorum. "Ama Taehyung hayır ben doktora gitmek istemiyorum. Lütfen gitmeyelim" fikirlerimi ona ifşa ederek beni anlamasını umut ettim. "Zaten şu an gidelim demiyorum. Önce ben şu morluklarına bakayım. Eğer ki doktora gitmek gerekirse ve sen istemezsen ben seninle ilgilenirim ama dediğim şeyleri ikiletmeden yapmak şartıyla" vay be zeki çocuk, iyi biliyordu tabii hangi seçeneği seçeceğimi. Kesinlikle doktora gitmek istemediğime göre yerde ikinci seçenek kalıyordu.

"Uhmm....tamam" dedim ve başımı eğip ayak uçlerıma baktım. "Ne tamam?" Derin sesle başımı kaldırdığımda tek kaşını kaldırmış Taehyungla göz göze geldim.

"Yani tamam işte. Yanii.... dediklderini yapıcam, ikiletmicem" dediğimde Taehyungun dudağının tek kenarı yukarıya doğru kıvrıldı. "Güzell" diyip memnun bi ifadeyle bana baktı. "Tamam o zaman çıkar pantalonunu"

"Ne? Hayır, hayır olmazz!" Taehyung bi anda yine pantalonumu çıkarmamı isteyince yine şok olmuş ve bi anda bende Taehyungun üstüne çıkışmıştım. "O zaman gömleğini giyin doktora gidelim" off harbiden işini iyi biliyordu.

"Sen varya çok zekisin. Zeki bir arkadaşa sahibim ama keşke zekanı benim üstümde kullanmasan" dediğimde Taehyungdan ses çıkmadı. Yine bana boş bakışlar artığında konuşmayacağını anlayınca ben söze atılıp bi teklif sundum.

"Şöyle yapalım mı Taehyung? Ben sadece pantalonun düğmesini ve fermuarını açayım. Zaten bacaklarıma bi şey olmadı sadece biraz kasıklarıma darbe yedim o kadar" Dediğimde Taehyung başını hafifçe olumlu anlamda salladı. "Tamam, öyle yapalım". Çok çabuk ikna olmuştu bu kadar çabuk ve kolay olacağını düşünmemiştim.

Taehyungun ikna olmasıyla arkaya adımladım ve hafifçe tatlı mı tatlı yatağımın ucuna oturdum. Daha sonra elimi pantolonumun düğmesne indirip açdım. Fermuarımı aşağı çekdiğimde Taehyung dizleri üzerine eğildi ve tam önünde yerde oturup elini önüme uzattı. Açdığım fermuar ve düğme boşluğuna parmaklarını yaklaştırdı ve bi anda duraksayıp bana baktı. Qaliba gömleği çıkartırken olduğu gibi yine izin istiyordu. Ben de karşılık olarak onun bu ince düşüncesine başımı hafifçe aşağı yukarı sallayarak cevap verdim.

Çok gecmeden parmaklarını tenimde hissettim. Parmaklarıyla tenime dokunduğunda bedenim titredi. Çok nazik dokunuyordu ve bu beni titretmeye yeterde artardı bile. Garip bi şey hissediyordum. Bi yandan soğuktan titrer gibi titrerken, bi yandan sıcak basıyordu.

Parmaklarıyla pantalonun belini yanlara doğru çekiştirip biraz daha büyük bir alan yarattı. Açdığı alana ve karnıma baktığımda çok çirkin görüntüyle karşılaştım. Ben kendi yarama sadece baktığımda bile yüzümü buruştururken, o başkasının yarasına dokunurken bile ifadesizdi. Ben bile kendi bedenimin bu görüntüsünden tiksinirken onun tiksinmemesi imkansızdı.

"Uzanır mısın Jungkook?" Taehyung dizleri üzerinden kalkarken ben de yatakta yan dönüp geriledim ve uzandım. Taehyung daha az önce bedenimdeki morkukları gördüğünde şok olurken cebine tıkıştırdığı merhemi yeniden cebinden çıkarttı ve yatakta benim yatan bedenimin yanına oturup, merhemi parmak ucuna sıktıp karnımdaki morluklara sürmeye başladı. Merhem soğuk olduğu için istemsiz irkilmiş, kendimi kasmaktan kaçamamıştım.