¹

154 13 52
                                    

"Mor saçlı genç"

Jisung'un isteği gerçek aşkını bulmaktı.Gördüğü her bir sayıdan,rüzgardan uçan yapraktan,kuşlardan sürekli bir işaret alıyordu.

Küçükken iyi bir aile ortamında büyüyemediği için sevgiyi arayan bir gençti o.

Eskiden bu kadar kafasına takmasada son bir kaç haftadır deli gibi aradığını bulmak istiyordu.

Dün gece odasında ki tozları alırken müzik dinliyordu ve duyduğu her bir söz onun kalbine işliyordu,bu onun ağrına gitmişti.Elinde ki bezleri yerine koydu ve müziği kapatıp yatağa geçti,tavana baktı..Hemde çok derin şekilde baktı.

"Beni bul lütfen ve ya seni bulmama izin ver"

Gözlerini kapattı,yorgun kafası sayesinde anında uykuya daldı.Ancak bu uyku diğer uykularına göre oldukça farklıydı.

'Yürüdüğü yeşil çimenli yerde bir bank gördü,bu normal bir bank değildi ona hitap eden bir banktı.Gördüğü yarı renkli yarı renksiz bankın önüne geldi ve renkli yere oturdu,güzel parlayan güneşe baktı,temiz havayı içine soludu gözünü kapatarak.Bir de gördü ki bankın diğer yarısında bir kedi var ancak bu kedi diğerleri pek benzemiyordu.Tüyleri ipek gibi olan beyaz tüylü hatta kuyruğunda küçük bir mor renk olan kediydi.Han'ın en sevdiği renk mordu,bunu görünce yüzünde küçük bir tebessüm oluştu ve kediyi sevmek için elini uzattı.Onun bu hareketinden sonra kedi koşarak gitti ve kedinin tek mor bir tüyü bankta Han'ın yanında kaldı.Jisung kedinin kendisini terk ettiğini görünce onun tek kalan mor tüyünü eline aldı ve o tüy bir küle dönüştü rüzgar ile birlikte uçup uzaklara gitti.'

Sabah saat 10 gibi karışında onu sarsan arkadaşlarını görünce uyandı Jisung.

"Neden uyandırdınız ne oldu?"

"Odaya girdiğimizden beri tutturdun mor kedi mor kedi diye kâbus gördün galiba"

"Kâbus mu?...Ka-Hayır bu bir işaret!"

"Ne işaretinden bahsediyorsun Jis"

"Beni gerçekten sevecek kişide mor bir detay olmalı"

"Ah Jisung çık artık şu kafadan kendini yıpratmaktan başka hiç bir şey yapmıyorsun"

"Sevilmek istemek kendimizi yıpratır mı?"

"Bazen sevilmek istemeyi çok düşünmemelisin çünkü bazen bazı şeyler akışına bırakınca bizi bulur"

"İyi ki varsın Lix!"

İkisi masumca sarıldı birbirine

"Hadi gel bu gün kafanı dağıtmak için biraz bara uğrayalım"

"Yanlız mı?Çok sıkıcı olur"

"Yok be diğerleride gelir"

"İyi o zaman hep beraber oluruz güzel olur"

...

Akşam olunca hazırlanıp evden çıktılar,barın önünde grupları tamamlandı.

Bir anda yoğun sohbet başladı,herkes birbirine laf atıyor konuşuyordu ancak Han sessizce susuyor yere bakıyordu.Felix bunu fark edince kaş göz hareketi ile diğerlerine işaret verdi.

Eyes Don't Lie|MinsungWhere stories live. Discover now