¹⁶

32 5 5
                                    

"Deniz kenarında ki en iyi mekan"


...
Han,Minho'yu alıp arabaya bindi gençlerde onları istedikleri yere götürmek için hazırdı.

"Nereye gitmek istiyorsunuz?"

Han ağlamaktan kızaran burnunu bir kez daha çektikten sonra Minho'ya döndü.

"Ne istersin?"

"Deniz kenarına inip güzel bir akşam yemeği yemek istiyorum"

"Gidelim"

...

En iyi deniz kenarında ki mekana gittiler.Garson geldi ve sordu.

"Buyrun ne istersiniz"

Han ayağa kalktı.

"Pardon kenarda konuşabilir miyiz?"

"Tabi efendim"

Gençlerin onu duyamayacağı yere gittikten sonra Han titreyen sesi ile konuşmaya başladı.

"Ş-şu mor saçlı adamı görüyor musun?"

"Evet"

"Onun 3 günlük ömrü kaldı...Onun için en iyi masayı donatabilir misiniz?"

Garson bunu duyunca dudaklarını sıktı,içi burkulmuştu.

"Tabi ki efendim en iyisini yapacağız"

"Ancak alkol olmasın lütfen"

"Bana bırakın efendim en sağlıklı ve en iyi masayı ayağınıza sereceğim"

"Çok teşekkür ederim"

...

Normalde 1 saate hazırlanıp sunulan yemek yarım saaten kısa bir süre içerisinde hazırlanıp en iyi şekilde masaya gelmişti.Herkes yemeğini yerken masanın yanına 1 kemancı ve 1 pianocu gelip müzik çalmaya başlamıştı.

Yemekler yeniyordu ancak Han'ın boğazından geçerken çok zorlanıyordu.Her Bir lokmada tabağına göz yaşı damlıyordu.

[1.Gün Gitti.]

Devam edecek...

Eyes Don't Lie|MinsungOn viuen les histories. Descobreix ara