-4-

5.3K 218 6
                                    

2 YIL SONRA

Genç kız pazara gitmiş ve alışveriş yapıyordu aslında eltisiyle gelirdi hep pazara ve birlikte yaparlardı sonra da Baran gelip onları alıp cehennemi olan konağa giderlerdi ama eltisi 2 aylık hamile olduğu için artık dışarı çıkılmasına izin verdimiyor Adar ağa. Baranında işi olduğu için onu almaya gelmeyecekti.
Onu izleyen adam dan habersiz alışverişine
BEJNA'DAN

Ellerimdeki poşetlere bakıp geriye ne eksik aldığına baktım ' Soğan, biber,patlıcan,domates,marul,patates başka ne kaldıkı geriye?'
'Düşün biraz daha en önemli olanı unuttun bak !' 'Söyle neyi unuttum bak önemli diyorsun bide bak hani!' 'Onu söyleyemiyoruz maalesef ' Of birşeyde yardım etsen olmaz mı ? Sen ne biçim iç sessin ya sanki bana düşmansın'
Etrafıma baktığımda yanımdaki insanlar bana tip tip bakıyordu bu delimi ne? Diyerek bakıyorlardı onlara gülümseyip yürümeye başladım 'Bak senin yüzünden rezil oldum hayırsız şey '

YAZAR'DAN

Kız hâla ne unuttuğunu düşünüyordu ve ona acıyan gözlerle bakanları görmemezlikten gelmeye çalışıyordu. En sonunda ne unuttuğunu bulup muz satan tezgah aramaya başladı bir yandan konuşuyordu 'Daha geçen hafta burda muzcu vardı.' Biraz ileride gördüğü muz satan tezgah geldi bir şeyler alan teyzeler Bejna'yı görünce hemen konuşmaya başladılar aralarında ' Yazık bu kızada tam Fatma hatundan kurtuldu derken daha beteri geldi ' 'Doğru diyon ha baksen kesin Azad ağa geldiğinde bir aya kalmaz kuma gelir Bejna'nın üstüne .'
Bejna bunları duymaktan bıkmıştı artık ama onlar konuşmaktan bıkmamışlardı . Bejna muz'uda alıp çıkmıştı pazardan ve cehennemide doğru yürümeye başladı .

Azad ağanın daha hiç bir şeyden haberi yoktu kız kardeşinin kaçtığında ve berdel kararı verildiğinden . Haberi olsaydı çoktan gelmişti
Gaziantep'e

Bejna konağa gelmiş ve tahtadan kapının açılmasını bekliyordu kapıyı Yekta açmıştı ve sevinçle bağırıp ' Bejna geldii' demişti Genç kız yekta'nın bu hallerini çok seviyordu ve gülümseyerek konağa girdi . Artık poşetleri taşıyamaz hale gelmişti parmakları ve hemen mutfağa gitmek istiyordu Yekta konuştu 'Bejna aldın mı bana muz?' Bejna gülümseyerek 'Tabii aldım prensimin muzu'nu hiç unuturmuyum? Hadi mutfağa geçelim veriyim muzunu.' Yekta kafasını sallayıp mutfa doğru yürüdü arkasındanda Bejna yürüdü mutfağa girdiğinde eltisi yine turşu yiyordu kütür kütür ' Sana Adar ağabeyim ne demişti ?' Derken elindeki poşetleri masaya koyuyordu poşetleri bıraktığında parmakları ağrımıştı . Arjin hemen eltisine dönüp 'AA eltim.' Bejna gülerek ' Ya eltin eceba Adar ağabeyime söylesem mi ?' Bir elini göğsünün altına koyup diğer elini üstüne  koyup düşünüyormuş gibi yaptı ve Arjine baktı . Arjin kafasını hayır anlamda sallayıp ' Bak eltim sende gebe kaldığında bende sana gizli yasak olan yiyecekler getiririm vallah.'
Arjin sanki büyük bir suç işlemiş gibi konuşuyordu  bejna tamam diyip konuyu kapatmıştı ve yanında duran Yekta'ya muz verip gitmişti Yekta .

Bejna ve Arjin akşam yemeklerini hazırlamaya başlamışlardı ama Bejna eltisi yorulmasın diye onu oturturup salata yaptıriyordu Arjin ne kadar yardım etmek istesede . Bejan izin vermiyordu en sonunda sadece Sofranın serilmesi kalmıştı Arjin onu ben yaparım deyip hemen sofrayı alıp terasa doğru yürüdü . Bejna ise sıniye baktı eksik bir şey varmı diye baktığında eksik birşey yoktu ama kaynanası her zaman onun hazırladığı şeylerde eksik buluyordu sıniyi aldığında baya ağırdı ama birşey demeden mutfaktan çıkıp terasa doğru yürüdü .
Tam o sırada da Baran terasa doğru giderken yengesini gördü  kaç defa demişti yengelerine sıniyi taşırken beni çağırın ama Bejna yengesi dinlemiyor yalandan kızgın sesle konuştu ' Müstakbel yengem ben size ne diyorum şu sıniyi taşırken beni çağırın bak!'
Derken Bejna'nın elinden sıniyi almış konuşmaya devam etti ' Şu Ağır sıniyi taşımaktan çocuğun olmaz hem böyle kaslı kayınçon varken niye sen taşıyorsan ben bu kaslı boşuna mı yaptım?' Bejna boş gözlerle yürüyen kayınçosuna bakıyordu.
İşte böyle biriydi Baran Karahanlı yakışıklılığının farkındaydı ve deli dolu biriydi. Terasa geldiğinde Baran sıniyi Sofranın üstüne koyup yerine geçti arkasındanda Bejna Yektanın yanına oturdu ve ona yemek yedirmeye başladı . Delâl hatun ise dik dik gelinine bakıyordu ' Nerde görülmüş ağa çocuğunun sini taşıdığı!?' Baran sabır çekerek ' Sini ağırdı bende taşıdım oldumu ana' Delâl hatun tekrar ağzını açarak konuşmaya başladığında Ferzan ağa susturdu ' Ben ne dedim yemek yerken konuşulmayak nimetin yanında kavga edilmeyecek demedim mi ?! Ve Delâl hatun çocuk sadece sini getirdi!.'
Herkez sessizce yemeğini yiyip kalkmıştı Delâl hatun Ferzan ağanın kızmasından odasına çekilmişti . Bejna ise bulaşıkları halledip çay götürüyordu çarda ilk önce çayı Fera ağa'ya verip sonra Adar ağabeyine, Arjine , Baran'a verip oturdu .
Baran konuşmaya başladı ' Bir sini taşıdım bin azar işittik nasıl bir şeyse?' Bu dediğine Ferzan ağa hariç hepsi gülmüştü.
1 saat kadar daha konuştuktan sonra yavaş yavaş herkesin uykusu gelmeye başladı Heleki Yekta'nin Bejna'nın kucağina oturmuş uyumamak için savaşıyordu ' Hadi Bejna yatalım artık'

Bejna'dan

Bu dediğinde gülümsedim şu iki yıl içinde beni gülümseten hep Yekta oluyordu Adar ağabey kızarak konuştu ' Lan eşeksıpası ben sana demedim mi? Bejna'ya Bejna değil Yenge dediyeceksin!' Evet Yekta bana ilk gördüğünden beri Yenge veya abla demiyor hep adımla seslenir bunada Adar ağabeyim çok kızardı Yekta babasını takmadan konuştu 'Bir kimse evleneceği kıza Yenge demez ikinci babacım eğer ben sıpaysam sende eşek olursun!.' Hepimiz bu dediğine şaşırmıştık hele son dediğine bi yanda Arjin gülmeye başladı ' Ayy Yekta bak hiç güleceğim yoktu annem ya.' Sonra Baranda güldü ' Kendi oğlun bile sana laf sokuyor Adar ağa.'
Adar ağabey şokun etkisinden çıkıp etrafa bakındı 'Nerde lan o şey?' Arjin sordu ' Ne arıyorsun bitanem?' 'Ne araycam terlik arıyorum!' Yekta bu duyduyla bana biraz daha sokulup fısıldadı ' Kaç Bejna babam terlik hırlatcak babaannem gibi kaç.' Ağızımı açacakken sinirle Arjin konuştu ' Ne yani oğlum duruyu söyledi diye ona terlik mi Atacan he!' Kalkarak ayağındaki terliği çıkardı Adar ağabey kimseden korkmazdı ama Arjinden azda olsa korkardı korkuyla arjin'e  baktı ' Karıcım ben oğlumuza neden terlik atayım değil?' 'Kime atacaktın ozaman?' Etrafına baktı ve gözleri Baranla kesişti ' Baran'a atacaktım bu gün beni baya sinir etmişti değil mi Baran!' Sesinin sonu tehdit eder gibi çıkmıştı yine yanan Baran olmuştu olay bize sıçramadan ayağa kalktım  'Allah rahatlık versin.' Diyip kucağımda  Yektayla odama gitdim onu yatağa yatırıp bende yanına yatdım oda hemen göğsüme yatdı bende her zaman yaptığım gibi pencereden dışarı baktım nedense içimde garip bir his vardı.

------------------------------------------------------------------
Buraya kadar okuduysanız teşekkürler
Yorum yapmayı ve beğenmeyi unutmayın.

İstenmeyen Gelin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin