sope : orman 2

9

Bu gün jimin ve jungkook'un evlilik yıl dönümleriydi, jungkook hepimizin şaşıracağı bir şey yaparak hoseok'u bana emanet etti.

Bu gece yalnızdık, şimdi ise salonda oturmuş film izliyorduk, film bana göre iyiydi.

Hoseok elini bacağıma koyduğunda saçlarını öptüm, parmakları giderek yukarı çıktığında yutkunarak durdum, kolunu boşluğuma vurdu ve sinir ile konuştu.

"Yah bana sırnaşsana dağ ayısı"

Sinir ile söylendiğinde derin bir nefes alıp yutkundum, kollarımı etrafına sardığımda yüzünü diğer tarafa çevirdi.

"Bebeğim ölmemi mi istiyorsun, elin ne kadar ağırmış"

Omuz silktiğinde boynunu öptüm ve kollarımı sıklaştırdım, gülerek kafasını omuzuma koydu, öpücüklerim ıslandığında yutkunarak elini saçlarıma çıkarttı.

Elimi gecelinin yakasına getirerek aşşağı çekiştirip öpücüklerime devam ettiğimde elini aletimin üstüne sardı, sıktığında inleyerek omuzunu ısırdım.

Kapı çaldığında hemen toparlandık, jungkook korkusu iliklerimize işlemişti resmen, kalkarak kapıya gittik.

Açtığımızda namjoon gülerek baktı.

"Yoongi"

Sinir ile kafasını salladığımda namjoon ensesini kaşıdı.

"Tae ve jin kavga etti de, jin tae'ye vurdu, taehyung uyanmıyor, korkup elleyemiyoruz, sen bir baksan"

"Sen ne bokuma doktor oldun namu"

"Ben doktor değilim amk, bilgisayar dan izleyerek konuşuyorum ben"

"Tanrım canımı al da ben bunların katili olmayayım"

Hoseok'a döndüğümde kafasını salladı, evin anahtarını aldı, içeri giderek televizyonu kapattım ve evden çıktım.

Hoseok'un beline sarıldım, eve geldiğimizde kapıyı açarak eve girdik, jin taehyung'un başında oturmuş tatlısını yiyerek korku ile taehyung'a bakıyordu.

Bizi görünce kalktı.

"Çok sert vurdum galiba"

"Jin her bok senin yüzünden oluyo fark ettin mi?"

"Sus be, seni de onun gibi yaparım görürsün"

"Sonrada tanrıya dua edersin ağlayarak"

Göz devirdiğinde eğildim.

"Ne yaptın çocuğa"

"Kavga ettik, tatlımı yemiş hadsiz, bende dizide gördüğüm osmanlı yokadını onda denedim, kafasını yana savruldu sonra böyle oldu, yanlız iyi şaklattım ha, ses çok iyi çıktı, tam dizideki sesti"

Övünerek konuştuğunda hoseok güldü.

"Ruh hastası"

Kafamı sallayarak namjoon'a baktım.

"Ambulansı ara, boynunu oynatmayalım ne olur ne olmaz"

Namjoon kafasını salladığında jin korkarak baktı.

"Lan o kadar değildir"

"Çocuk yüz üstü yatıyo amk, bir öldürmediğin kaldı zaten, bir namu,bir tae, elinde ölücekler"

"Sus şom ağızlı pislik,kedi boku suratlı imansız putperest itin götü fil dışkısı"

Sinir ile kafamı salladım, hoseok jin'in omuzuna vurdu.

"Sus be, o en azından bir şeyler yapıyo, senin sevgilin dolandırıcı amk"

"Neresi dolandırıcı benim sevgilimin, iftarıcı köpek"

"Lan doktor taklidi yapıyo, daha ne yapsın"

"O bu yıl içinde üç ameltiya girip başarı ile çıktı amk, neresi dolandırıcı?"

Namjoon gülerek jin'e baktı.

"Ben başka doktoru sihir etkisinde bırakıp ben görünmesini sağladım, ameliyata girmedim"

Jin kafasını çevirip elini namjoon'a uzattı.

"Sus yalan söyleme"

Galiba fazla klişe dizi izlemişti, namjoon sustuğunda jin sinir ile ona döndü.

"Konuşsana salak"

"Jin-"

"Sus konuşma inanırım"

Namjoon yine susunca jin sinir ile arkasını döndü.

"Salak hala konuşmuyon, konuşsana"

"Ama dedin ki-"

"Sus konuşma"

Yukarı çıktığında namjoon arkasından gitti, bu ukeler ne yaşıyordu amk, ambulans sesi gelince kapıya çıktık, araç durdu, sedye indi, eve girdiler taehyung'u aldılar, bizde arkalarından gittik.

Bu gün cidden anormal geçiyordu.