U - 24

12.2K 986 88
                                    





Bağ evinde serin havanın keyfini çıkarmak için verandaya oturmuş kahvelerimizi içmiştik. Erkekler ayrı bir köşede oturma grubunda sohbet ederken biz kızlarla masadaydık.

Konuşulanlara ve dönen dedikodulara ilgimi veremiyordum çünkü bir kaç metre uzağımdaki adamı izliyordum.

Konuşurken ara ara gülmesi ve sakalını kaşıması aklımı yerinden çıkarıyordu. Durup durup derin nefesler alma ihtiyacı duyuyordum.

-"Bu akşam Bekir amca neden uzaktı?" Melin'in sorusuyla hayal dünyamdan sert bir şekilde sıyrıldım.

Önüme dönüp sağ tarafımda kalan adamı incelemeye son verdim.

-"Bu konuyu daha sonra konuşuruz olur mu?" Yeterince yorucu bir akşam olmuştu. Şimdi tekrar modum düşsün istemiyorum.

Kızlar ısrarcı olmadan hemen konuyu kapatmışlardı. İyice üşümeye başladığımda üstüme aldığım örtüyü tutarak ayağa kalktım.

-"Benim artık rahatlama seansım geldi kızlar."dedim.

Şehire göre burada hava soğuk gelmişti ve orada terleyip burada üşümek iyi hissettirmedi.

-"Duşa girip yatacağım."diye ekledim. Hala hepimiz düğün kıyafetleriyle duruyorduk.

-"Kandemir."dedim seslenerek.

Sesimi duyduğu gibi başını kaldırmıştı.

-"Ben duş alacağım. Sonra yatarım." Böyle söyleyince bir değişik oldu. Çünkü hepsi aynı odada kalacağımızı biliyordu ve bakışlarıyla utanmıştım. Özellikle Barış abimden.

Kalbim küt küt atmaya başladı.

Kandemir başını sallayarak sessiz kaldı. Diğerlerine el salladım.

-"Sabah kahvaltı hazırlayıp beni uyandırın." İçeri girdiğimde arkamdan laf işittiriyorlardı. Gülerek evin uzun koridorunda en sona ilerledim.

Aslında bu odalarda hiç kalmamıştım. Ara sıra buraya gelirdik ancak uçsuz bucaksız ormanın içinde bir ev olunca tek kalmaya korkardım. O yüzden daima Melin'le birlikte başka bir odada kalırdık.

Şimdi büyümüş,sevgilimle gelmiştim.

Kendi kendime tebessüm ederek ışığı açtım. Gelmeden bizim eve uğrayıp bana da bir kaç parça eşya almıştık. Eğilip getirdiğim çantadan seksi bir iç çamaşır takımı aldım.

Elbisemi çıkartmam için yardıma ihtiyacım olduğunu tam şu an hatırladım. İçeride çağırmam gereken canım kızlarım olmasına rağmen ben biraz yaramazlık yapmak için farklı birini düşündüm.

Dudağımı ısırarak yatağa bıraktığım telefonumu aldım.

'Odaya gelir misin?

Dilimi damağımda şaklatıp sırıtırken telefonu tekrar yatağa bırakmıştım. Göğsüm hızla inip kalkıyordu. Çok geçmeden odanın kapısı tıklatıldı. Önünde durduğum için dönerek araladım.

Kandemir gözlerini üstümde kısa bir an dolaştırdı. İçeri girme girişimi olmayınca elini tutup çektim.

-"Elbisemi çıkaramıyorum. Yardım edebilirsin değil mi?"diye sordum usulca sakince.

Cevabını beklemeden ona sırtımı döndüm. Transparan kumaş kenarlarını birleştiren minik düğmeler eziyet gibiydi.

-"Bu iş için uygun olduğumu pek sanmıyorum."diyince kaşlarımı çattım.

UYUMSUZWhere stories live. Discover now