• 10 •

12.5K 1.3K 194
                                    

"Hadi ama Taehyung, keyiflen biraz!"

Jisoo ucunda tatlı olan çatalı karşısındaki omegaya doğru uzattı ama Taehyung kafasını iki yana sallayıp bunu reddetti.

"O moronu bu kadar kafana takma." dedi Ash içeceğini diklerken. Bogum'un dersi olduğu için üçü yine Amestris'e gelmiş onu bekliyorlardı fakat Taehyung'un modu düşük olduğundan arkadaşları onu neşelendirmeye çalışıyorlardı.

"Onu kafama takmıyorum."

"Ne o zaman bu halin?"

Omzunu silkip içeceğine uzanan genç omega cevap vermek yerine etrafı seyretmeye koyuldu. Jungkook'un kendisini reddetmesi şu anda o kadar da üzüldüğü bir konu değildi ama onunla iletişimi kesin olarak kesmek istemiyordu bu yüzden kurdu da kendisi de biraz mutsuzdu. Çok soğuk ve yabani gibi dursa da Jungkook'un güven veren bir yanı vardı ve Taehyung bu yüzden onunla konuşmayı sevmişti.

"Keşke arkadaş olsaydım onunla, en azından şu an konuşuyor olurduk." diye mırıldandığında Jisoo dudaklarını büküp bunun ne kadar mantıklı olduğunu kafasında tartarken Ash ise alaylı bir yanıt verdi.

"Aynen, deli gibi arzuladığın çocukla arkadaş ol ve elindeki ufacık şansı da berbat et."

"Niye öyle diyorsun ya... Belki 'friends with benefits' ilişkisi yaşardık."

Taehyung'un cevabına gülen arkadaşları omeganın modu biraz daha yükseldiği için sevinmişlerdi.

"Sizden sadece 'enemies to lovers' olabilir sanki."

Küçük şeker paketini dalga geçen alfaya fırlatan Taehyung'un kapıdan giren kişiyi görünce yüzündeki gülümsemesi soldu ve bakışları oraya kitlendi. Onun bu ani mod değişikliğini fark eden arkadaşları da kapıya döndüler ve onların masasından bile hissedilen bir ezicilikle tezgaha doğru adımlayan Jungkook'u gördüler.

Alfanın salgıladığı öfke dolu feromonlar yanından geçtiği kişiler tarafından hissedildiğinden masadaki insanlar dönüp dönüp ona bakıyorlardı.

"Ne oluyor? Jungkook neden sinir küpüne dönmüş durumda ve milleti rahatsız edecek kadar feromon salgılıyor?"

Jisoo'nun sorusuna yanıt vermeyen Taehyung pür dikkat bir şekilde bar tezgahına ilerleyen genci izliyordu. Jay, yanına geldiğinde Jungkook hızla ve belli olan siniriyle bir şeyler anlatmaya başlayınca Ash arkadaşlarına döndü yeniden alay etmek için.

"Taehyung, saklan bence. Seni görürse bu öfkeyle ölümüne yol açabilir."

Gözlerini deviren Taehyung, konuşmaları bitince hızla mekandan çıkan ve kendisini asla fark etmeyen Jungkook'a baktı iç çekerek. Feromonlarını net bir şekilde alabiliyordu ve hala o aromatik kokunun ne kokusu olduğunu çözememişti.

"Neyi var acaba?" diye mırıldandı merakla çünkü onu bu hale neyin getirmiş olabileceğini aşırı merak ediyordu.

Ash "Neden Jay'e sormuyoruz?" diye bir öneri yaptığında Jisoo parmaklarını çenesine koyup yanıt verdi.

"Arkadaşının özelini paylaşacağını sanmıyorum. Ama Jungkook konusunda sana yardım edeceğini söylemişti, belki bu yüzden anlatır."

"Artık Jungkook konusu yok ki, neye yardımcı olacak?"

"Olsun, denemekten bir zarar gelmez."

Ash, tezgaha ilerleyip çalışan Jay'e bir şeyler söyledi ve birkaç dakika sonra onunla beraber masaya geri döndü. Omegalara selam veren Jay iç sıkıntısıyla oflayıp yanlarına oturdu. Az önce Jungkook ile yaptığı konuşmadan sonra onun için endişelendiğinden aklı hala oradaydı.

formula of love | taekookWhere stories live. Discover now