18.

274 5 7
                                    

Sanırım ölecektim. Daha vurulmamıştım belki, ama şimdiden bunun son dakikam olduğunu hissediyordum.

"Deniz! "

Duyduğum sesle kapattığım gözlerimi kocaman açtım. Bu Meriçti. Sanırım kurtulmuştum!

Tabi sevinmem için biraz erkendi. Adam, silahı Meriç'e çevirdi.

"Meriç! "

Diye bağırdım Meriç'e.

"Eğer bir adım daha yaklaşırsan kızı vururum"

Dedi adam ve silahı bana çevirdi. Yutkundum. Geriye doğru bir adım attığımda adam tek gözünü kapattı ve silah sesi duyuldu.

Gözlerim açık bir şekilde yere düştüm. Bulanık bir şekilde Meriç'in sesini işitiyordum. Evet, vurulmuştum. Hemde kalbime yakın bir yerden. Gözlerim kısılmaya başladığında yanıma gelmiş, yere eğilmiş şekilde başımı tutup ağlayan Meriçi fark ettim. Gülümsemeye çalıştım.

"Meriç.. "

"Deniz ne olur konuşma. Çok kan kaybediyorsun! "

"Ben senin gerçekten cennet gözlün müyüm? "

Sorduğum soru buydu. Bilincimi kaybetmeye başlamıştım.

"Deniz sen benim herşeyimsin! Seni kaybedemem!"

"Sil göz yaşlarını. Ağlama.. Ne olur.. "

"Deniz, sen benim herşeyimsin! Yaşaman lazım! "

Hemen üstündeki ceketi çıkardı ve kan kaybettiğim yere bastırdı.
O sırada gözlerim kapandı. Son duyduğum ses Meriç'in sesi oldu.

"KAPATMA GÖZLERİNİ YALVARIRIM"

Meriç'in gözünden

***

Kanlı ceketimle ameliyathanenin önünde bekliyordum. Yanımda Kumsal, Doruk, Denizin kuzeni İlker ve Arda vardı. Hepsi çok kötüydü. Ben oturma yerlerine oturmamıştım. Tam ameliyathane kapısının önünde, duvara yaslanmış şekilde ağlıyordum ve elimde duran kanlı cekete bakıyordum.

***

İçeriden hızla bir doktor çıktı ve bağırmaya başladı.

"Ameliyathane no 3! Kalp duruyor! "

O an gözümün önünden Denizin kanser ameliyatındaki Denizin kalbinin durması ve doktorların koşturması geçti. Resmen aynı şey yaşanıyordu.

Bir sürü doktor geldi ve ameliyathaneye girdi.

"Hayır.. Hayır.. "

Yere eğilmiştim. Çok çaresizdim. Ne yapacağımı bilemiyordum. Ardalara baktığımda Arda fenalaşmıştı. Hemen yanlarına gittim ve Ardaya su verdim.

"Arda sakin ol. O iyileşecek. Ona inanıyorum. "

"Kalbi.. Durmuş.. "

Diyordu. Bir anlığına başım döndü. Yere düşecekken kendime gelmeye çalıştım. Bir anda ameliyathaneden giren doktorlar çıktı.

"Deniz iyi mi?! "

Dedim hepsine.

"Deniz hanım iyi merak etmeyin"

Dediklerinde rahatladım.

"Tanrım şükürler olsun! "

Dedim ama hâlâ içim rahat değildi. Kendimi rahatlatmaya çalışıyordum.

4 saat sonra

Bir kaç saat aradan sonra baş hekim olduğunu tahmin ettiğimiz adam ameliyathaneden çıktı.

Sıradan bir yaz gecesiDonde viven las historias. Descúbrelo ahora