Enemies Or Lovers ♧~MATTHEO RİDDLE~

~2.BÖLÜM~

Her batan günün ardından pırıl pırıl bir güneş doğar

Bugün hogwarts başlıyordu her zamanki gibi kabus gibi bir yaz tatili geçirmiştik bavulumu zorlayarak kapattım ve dracoya seslendim "draco şu bavulu indirsenee" söylenerek odama geldiğini duyuyordum "kendi elin yok sanki ben indiriyorum" dedi ve bavulumu alıp aşağı doğru inmeye başladı "teşekkür ederim" güldü ve "işini yaptır sonra teşekkür edersin" dedi cevap vermedim
     
           İstasyona geldiğimizde ilk gördüğüm kişi pansy oldu yaz tatili boyunca kimseyle görüşememiştik ve herkesi çok özlemiştim pansy bizi görür görmez yanımıza geldi "off seni çok özledim ya".     " pansy boğuluyorum"
Fazla sıkı sarılıyordu  neyse ondan ayrıldıktan sonra boş kabin aramaya başladık kabinlere bakarken Tom, mattheo ve blaise i gördük o kabine girdik ben cam kenarına geçmek istedim ama cam kenarının birinde Tom birinde mattheo oturuyordu ve pansy hemen tom'un yanına geçti bende mecbur mattheonun yanına oturdum sonrasında tren kalktı ve sonunda hogwartsa dönüyorduk birden bilekliğim titredi bu yeni mesaj anlamına geliyordu bileklik cedrice bağlıydı yani sevgilime bir malfoyun huflepuff lı biriyle çıkması herkese garip geliyordu... Pansy sesi duyunca sırıttı "ne sırıtıyorsun yine pansy" dedi blaise "sevgilisi lavinia yı çok özlemiş glb msj geldi"
"ee açsana" açmak istemiyordum çünkü ne dediğine dair hiç bir fikrim yoktu
"yok ya bakarım ben sonra"
"açsana ne demiş bulanık".
"açmak istemiyorum Tom boşver"
"kavga mı ettiniz yoksa" dedi draco
"bence başka birşey den de neyse" dedi kafasıyla yanımda oturan mattheoyu işaret ederek bizi duymuyor gibiydi kafasını cama yaslamış dışarıyı izliyordu " ne alaka ya"
" aç o zaman" dedi bende gaza geldim ve açtım " laviniaaa hangi kabindesin iki saat seni aradım güzelim abinlerle değilsen yanıma gel"
Mattheonun burnundan güldüğünü duydum başımı ona doğru çevirdiğimde göz göze geldik hafifçe gülümseyip bakışlarını dışarıya doğru çevirdi diğer yanımda oturan draconun omzuna başımı koydum ve uyumaya çalıştım
15-20 dakika sonra bilekliğimden bir mesaj daha geldi bu sefer bakmak istemiyordum gözlerim kapalı birşekilde dururken blaise in söylediği şeyler kafamı kaldırdım " ee sanırım bu çocuğun mattheo riddle olduğunu hepimiz biliyoruz tanışamıyacak kadar cesaretsiz misiniz" mattheo "cesaretsiz olmalarını gerektirecek birşey yok insan öldürmüyorum herhalde" bu sözüne ben cevap verdim "yani hiç öyle birşey yaparmısın" mattheo bizim okula bu sene gelmişti küçükken en büyük hayalimiz aynı okulda olmaktı ama artık bu istediğim son şeydi mattheo benim verdiğim cevaba karşılık vermedi ve herkesle sırayla tanıştı ve bilekliğim bir mesaj daha geldi
"sevgilim neden bana cevap vermiyorsun küs müyüz"
"moralin falan mı bozuk odalara yerleştikten sonra konuşuruz biraz"

Daha hogwartsa girmemiştik ve odalara yerleşmekten bahsediyordu cedric bir iki gündür bana karşı daha ilgisiz geliyordu ve bu durum canımı sıkmaya başlamıştı
" dracolarlayım yorgun olurum yarın konuşuruz" dedim be bilekliği çıkarıp dracoya uzattım "napacağım ben bunu ben mi konuşucam sevgilinle"
"sende kalsın uğraşmak istemiyorum" dedim mattheo bayaaa dalmış görünüyordu her ne kadar ona sinirli olsam da şuan ne düşündüğünü bilmek isterdim ama ben direk akıl okuyabilecek kadar güçlü bir cadı değildim birinin aklını okumak için temas etmem gerekiyordu Tom ve Mattheo ise direk okuyabiliyolardı yavaşça bacağını bana doğru yaklaştırdım ve benim bacağıma değdirdi ve bu aklımı okuduğu anlamına geliyordu

                       Mattheo nun Zihni

"keşke sende bizim okulda olsaydın matt"
"belki birgün ama lord buna şuan izin vermiyor baby"
"off lordun saçma salak kurallarından çok sıkıldım"
Yavaşça bana baktı kendine doğru çekip sarıldı "ne olursa olsun birgün oraya senin için gelicem"
"ne olursa derken"
Gülümsedi "birgün benden nefret ediyor olsan bile geleceğim ve seni tekrar kendime inandıracağım cadı"
_________________
             
Bu anı istemsizce gülümsememe sebep oldu ama bu hala ondan nefret ettiğim gerçeğini değiştirmiyordu mattheoya baktığımda ısrarla hala dışarıyı izliyordu kendime itiraf etmek biraz zor Du ama bazen onu özlediğimi hissediyordum sonra ise yaptığı aklıma geldikçe daha da çok nefret ediyordum aradan tam 3 yıl geçmişti bu üç yıl boyunca mattheo başta benimle konuşmaya anlatmaya çalıştı ama sonrasında vazgeçti ve bana kurduğu son cümle şuydu "madem düşman olmak istiyorsun. olalım malfoy ama ben seni karşımda değil yanımda isterdim cadı"
Ve o günden beri görüşmemiştik yani bazen aile yemekleri ve benzer yerlerde karşılaşıp aynı ortamda bulunmak zorunda olduğumuz zamanlar mutlaka oluyordu ama o zamanlar da da ikimizde birbirimizi bitirmek için çabalıyorduk mattheonun bana düşman olacağına başta hiç inanmamıştım ama riddle işte gerçekten çok iyi bir düşman oldu bana bu sene okulda ise tam bir işkence olacağına emindim çünkü biz sürekli kavga edecek birbirimize büyü yapacaktık ve bu yüzden slyhtherin de puan kırılacaltı
                sonunda geldiğimizde herkesi yemek salonuna topladılar dumbledore klasik açılış konuşmalarını yaptıktan sonra 1. Sınıfların bina seçimleri oldu son olarak konuyu riddle a getirdi
"ve bu sene aramıza katılan bir kişi daha var kendisi 11. Sınıf mattheo riddle"

"ne bir riddle daha mı"
"bu çok tehlikeli zaten biri yetiyordu"
" çok yakışıklı değil mii"
"bu çocuk benim"

Gibi sesler geliyordu riddle'ın binasını zaten biliyorduk ama yinede seçmen şapka falan geçtikten sonra nihayet yemekleri yemeye başladık çok acıkmıştım
Prf. "evet çocuklar eşyalarımız odanıza yerleştirildi herkesin oda numarası tabaklarının altında güzelce dinlenin yarın dersler başlıyor dedi ve bizi odalarımıza gönderdi   tabağımı kaldırıp numaraya baktığımda." 145" numaraydı geçen sene pansy ile aynı odadaydı ama bu sene odaları karma da yaptıklarını duymuştuk umarım bizim kızlardan biri çıkar diye düşünürken yavaşça 145 numaralı odayı arıyordum sonunda odayı bulduğumda kapıyı çalma gereği duymadan içeri daldım " yavaş sana kapı çalman gerektiğini öğretmediler mi"
"asıl sana bir kızın odasına girmemen gerektiğini öğretmediler mi"
"kızın mı benim odam burası ne arıyorsun burada"
"dalga geçme riddle defol odamdan hemen"