2.4

400 43 13
                                    

Koşarak heyecanla kafeye giren minik, kocaman açtığı gözleri ile etrafında döndü.

"Minho burası çok güzel ki!" dedi mutlulukla. Minho gülmüş saçlarını okşamıştı. "Beğendin mi minik?"

"Evet! Çok beğendim!".

Kafe yenilenmiş, mavi tonlarının ağırlıklı olduğu huzuru yansıtan bir ortam oluşturulmuştu.

"O zaman yeni halinin ilk müşterisi olarak ne isterdiniz Lixie bey" dedi garson edası ile.

Felix gülmüş, Minho'nun yardımı ile sandalyesine oturmuştu. Eli çenesinde bir süre düşündükten sonra "Çilek pasta!" demişti.

"Şaşırmadım, minik çilek seni" burnunu sıkarak uzaklaşması ile Felix gülüp artık hep yanında taşıdığı kedi peluşuna sarılmıştı.

Arkadan gelen "Tüh ilk müşteri olamadık, minik kedi kapmış" ses ile heyecanla dönüp "Minseo!" demişti.

Minseo gülüp yanına oturdu. Sarışını kollarının arasına almış, saçlarını okşarken "Nasılsın Lixim?" diye sormuştu.

"Harika! Minho bana çilekli pasta getirecek" dedi mutlulukla ayaklarını sallayıp.

"Minik çilek seni" diyip burnunu hafifçe vurması ile Felix yanaklarını şişirdi. "Minho da aynısı dedi ya. Ruh eşi sizi".

Minseo kahkaha atmış "Sen ruh eşini nasıl öğrendin?" diye sormuştu. "Herkes öyle diyor çünkü. Birbirini çok seven iki kişi ruh eşi".

Onun tatlı tatlı el hareketli ile anlatması büyüğünü güldürdü. "Hm sanırım öyleyiz ama bu sadece aşık insanlar arasında olmaz".

Felix başını yana eğdi "Nasıl yani Minseo?". Minseo omuz silkti, bir elini çenesinin altına koydu.

"Mesela bir insanın ruh eşi çok sevdiği bir evcil hayvanı olabilir ya da her zaman, her anında yanında olacak en yakın arkadaşı".

Dönüp Felix'i işaret etti "Ya da aniden hayatına giren minik bir çocuk". Gözlerini kırpıştırdı minik "Minho ben mi?" diye sordu.

"Tabiki, aranız da bir kan bağı yok ama birbirinize ilk anda bağlandınız. Bu sizi ruh eşi yapar" dedi.

Bu sırada gelen Minho pastayı masaya bırakmış, gelen sevgilisine göz kırpmıştı. "Hoşgeldin güzelim, ne konuşuyorsunuz bıcır bıcır".

Minseo gülüp omuz silkerken Felix heyecanla ona döndü. "Minho biz ruh eşi imisiz! Minseo anlattı bu baba çocuk da da olurmuş!".

Minho güldü, yanına sandalye çekip oturmuş sarı saçları okşamıştı. "Minseo haklı bebeğim, ruh eşim tabiki sensin".

"Yaşasın!" diyerek ona sarılması ile gülüp sıkıca kollarını ona doladı. Kucağına alıp pastayı önüne çekmiş, miniğini yedirirken üçü beraber sohbete başlamıştı.

"Oğlum sen çok kötü bir patron oldu, sabahtan beri koştum burada kalk artık". En sonunda dayanamayan Jisung başlarına dikilmiş ve hiç susmadan şikayet etmeye başlamıştı.

Minho gözlerini kapatıp başını geriye attı, Felix'i kendi sandalyesine bırakıp ayağa kalkmış "Geldik baş belası geldik" diyerek ensesinden tuttuğu ile ilerlemeye başlamıştı.

Jisung ise bağırıyor bir yandan da arkasına dönüp el sallıyordu. "Görüşürüz Lixie! Sana da Minho'yu bekar kalmasından kurtaran Minseo!".

İkisi ona gülerken "Jisung çok deli değil mi Minseo?". Minseo başını salladı "Evet. Ailen çok güzel ama".

Felix mutlulukla başını sallayıp pastasından bir çatal aldı. "Evet ailemi çok seviyorum ben!".

---

S

onraki bölüm final
O yüzden normalden uzun yapmaya çalışacağım 🤏

Baysss

My Baby // Minlix ✓Where stories live. Discover now