Final

5.9K 394 130
                                    

07.12

Jungkook, piknik hazırlıkları için işe koyulmuştu bile. Her şeyin en güzelini yapmak istiyordu. Bunun için de sabahın erken saatlerinde kalkıp hazırlıklara başlamıştı.

İçecekler, atıştırmalıklar ve birçok şey
Her şeyi sepete eklemişti.

Mutfaktaki hazırlıklarını tamamladıktan sonra banyoya geçti.
Sıra kendi hazırlığındaydı. Kısa bir duştan sonra banyodan çıkıp odasına geçti.

Bugün için çok heyecanlıydı. Tamam ilk buluşmaları değildi ama içindeki heyecan her zaman baki kalacaktı.

Düşündükleri ile yüzünde gülümseme oluştu Jungkook'un, bir an önce Taehyung'u görmek istiyordu.

Kıyafet dolabına yönelip giyeceği kıyafetleri çıkardı. Hızlıca üzerini de değiştirdikten sonra saatin kaç olduğuna baktı.

Saatler 9.50'yi gösteriyordu. Taehyung gelmek üzeredir diye düşünüp, adımlarını mutfağa yönlendirdi.

Masanın üzerinde duran sepeti de alıp kapıya yöneldi. Taehyung daha gelmemişti. Onu arayıp aramama konusunda kararsızdı, kafasındaki düşünceleri atıp aramaya karar verdi.

Telefon ilk çalışta cevaplanmıştı.

"Taehyung"

"Efendim sevgilim."

Jungkook birkaç saniye durmuştu. Taehyung ona ilk defa sevgilim diyordu.
Bu hitap Jungkook'un yanaklarını kızarmıştı.

"Jungkook bebeğim orada mısın."

"Evet evet buradayım."

"Bir şey mi eksik."

"Hayır, her şey hazır seni bekliyorum."

"Geldim bile."

Taehyung'un cümlesinin bitmesi ile kapının çalması bir olmuştu.

Jungkook büyük bir mutlulukla kapıyı açtı. Karşısındaki beden ona gülümseyerek bakıyordu. Daha fazla dayanamayıp sarıldı sevdiğine.

Boynuna sarılan kollar ile şaşıran Taehyung, vakit kaybetmeden ellerini küçüğünün beline sarmıştı bile.

İkili uzun bir süre sarılı kalmıştı.
Zaman onlar için durmuş gibiydi.
Birbirlerinin kokularını içine çekiyor, anın tadını çıkarıyorlardı.

Birbirlerininden ayrıldıktan sonra Taehyung konuştu:

"Hadi çıkalım artık."

Jungkook kafa sallamakla yetindi.
Sepeti eline alacağı sıra da Taehyung ondan önce davranıp sepeti almıştı.

"Zaten araba ile gideceğiz, sen yorulma ben taşırım."

Jungkook, Taehyung'un bu hareketini çok tatlı bulmuştu. Sırıtmasına engel olamıyordu.

Arabaya geçene kadar aralarında sessizlik hâkimdi, sessizliği Taehyung bozdu.

"İlk durağımız piknik mi? Lunapark mı?"

"Lunapark."

"Bebeğim nasıl isterse."

Jungkook, Taehyung'un her kelimesine utanıp kızarıyordu, buna çözümü var mıydı hayır.

Yarım saatlik yolun ardından istedikleri yere vardılar. Jungkook heyecanla arabadan inip tepiniyordu. Taehyung bu hallerine dayanamayıp öpücük kondurmuştu küçüğünün yanağına.

Jungkook öpücüğün etkisiyle kaskatı kesilmişti. Hâlâ alışamamıştı Taehyung'un ani hareketlerine.

Taehyung'un ellerinden tutup onu aletlerin olduğu yere sürüklemişti.
İlk önce neye bineceklerine karar dahi vermemişlerdi.

laten | taekookWhere stories live. Discover now