18.BÖLÜM

27 3 1
                                    

Barlas yanıma gelmiş

''Elin de ağırmış '' dedi karnını tutarken. Ateş bir ona bir bana bakıp

''Seninle evde konuşacağız '' yavaşça onun arkasına geçip kolunu tuttuğumda burnundan soluyup

''Sende o bunağı götür buradan yoksa onun da feriştahını sikeceğim '' Barlas ve Aytaç kahkaha atıp

''Ayıp oluyor ''

''Ben ayıbı size göstereceğim. Suratına tükürmeyeceğim beş kuruşluk adamlarla beni aynı ortama sokuyorsunuz '' cidden bu kadar mı rahatsız oluyordu böylelerinden. Midesi bulanır gibi söylemişti tüm sözleri.
Aytaç

''Kusura bakma '' az önce kahkaha atan o değil gibi sessizce söylemişti bunu. Barlas

''Annem Afrayla konuşmak istiyor yukarıda bekliyor '' Ateş bana dönüp hafifçe onlardan uzaklaştırdığında bir eliyle yanağımı okşarken

''Konuşmak istiyor musun? '' gözlerimi kırpıştırarak ona baktığımda kolunda duran elimi yavaşça çekip karnıma doladığımda

''Ne konuşacağım ki '' gözlerinden öyle bir ifade geçmişti ki yanlış bir şey demiş gibi hissetmiştim. Alnını alnıma yaslayıp

''Ah be güzelim '' fısıldayarak söylediği şeye tebessüm edip

''Beş dakika fazlasını istemiyorum sonra sen gel yanıma '' baş parmağı hafifçe dudağımı okşayıp

''Tamam '' Tam gideceğim sıra

''Az önce yaptığın çok fazlaydı''

''Evde konuşacağız '' başımı salladığımda Barlasın yönlendirmesiyle bir odaya girmiştik. Melek Ahdar beni görünce ayağa kalkmış hızlıca bana sarılmıştı. Hafifçe karşılık verip ondan uzaklaşıp tekli koltuğa oturdum.

''İyi misin kızım çok korkmadın umarım '' Barlas gülüp

''Ateşi tek hareketiyle durdurdu anne ne diyorsun sen ''

''Öyle mi? Baya yakınsınız Ateşle o zaman''

Dudaklarımı büzdüğümde

''Aslında pekte uygun bir zaman değil ama hafta içi bizim eve gelsen akşam yemeği için, odanı da görmüş olurdun hem. Daha çabuk alışırsın bize hem '' Bizim eve demişti hafifçe gülümsedim. Sanki bir yabancıyı evine davet eder gibi akşam yemeği diye de belirtmişti. Yüzümdeki gülümsemeyi silmeden

''Odan derken. Bilmiyor olabilirsiniz ama benim kendime ait bir evim ve düzenim var Melek hanım. Tabikide evinize gelip yemeğe katılır sonra da kendi evime dönerim, sizde KENDİ evinizde zoraki bir şekilde kimseyi misafir etmiş olmazsınız ''

''Beni yanlış anladın kızım bir anda alışamazsın diye öyle dedim. İstersen hemen şimdi taşın '' Barlas durgunlaşmıştı. O da farkındaydı olanların.

''Kızım kelimesini kullanmazsanız çok sevinirim Melek hanım. Aramızdaki mesafe gayet yeterli fazlasına gerek yok. Fazlası için kendinizi zorlamanıza da gerek yok on sekiz yıldır nasıl bensiz devam ediyorsanız hayatınıza öyle devam edin çünkü ben öyle yapacağım. Varlığınız benim için hiçbir şey ifade etmiyor çünkü '' kendimden beklemediğim cümlelerdi bunlar.

''Bak beni yanlış anlıyorsun sana alışmam varlığını kabullenmem uzun sürdü kabul ama bana da hak ver onca olandan sonra ''

''Ne oldu anlatsanıza '' göz ucuyla barlasa bakıp

''Sen doğana kadar sorunsuz bir evliliğimiz vardı. Babam başta ne kadar istemese de sonradan çok sevmişti aslanı, oğlu gibi görüyordu hatta. Sen beş aylıkken ilk dayağımı yedim Aslandan o zamanlar başlamıştı alkole. Bir anda değişmişti. Çok değil iki ay sonra babam beni çekip kurtarmıştı onun elinden. Babam beni aldığı sıra aslan seni alıp kaçmıştı. Yıllarca seni aradılar yeni ulaştık bizde '' sahte bir üzüntüyle dudağımı büzüp

BEYAZ TOPRAKWhere stories live. Discover now