Canım Yanıyor / 66

1.9K 298 661
                                    


500 yorum sınırı dolarsa yeni bölüm gelir inşallah...

Satır arası yorumlarınızı merak ediyorum inşallah...

🪷🪷🪷🪷🪷

İnsanoğlu niçin elindekini kaybetmeden bilimiyordu ki değerini. Bazen değerini bilse bile sanki benden gidemez diye düşünerek can yapabiliyordu. Şahin'in durumu da aynı bu gibiydi. Tunç ve Şahin hemen Güleyşa'yı aramaya çıktılar. Ama yoktu hiçbir yerde. İstanbul Havaalanına indiğini öğrenmişlerdi ama ondan sonrası yoktu.

Şahin aklını kaybetmek üzereydi.
" Olamaz böyle bir yangın abi...! Güleyşa'm yoksa hayatım mahvolur...! Hele de benim yüzümden karımın saçının teline zarar gelse kendimi asla ve asla affedemem...!" Deyip durdu.
Tunç sakinleştirmek için ne dese fayda etmiyordu.

Pembe ve kocası eve dönünce gelinin gittiğini duyunca donup kalmıştı adeta. Adem bey oğlunun ve yeğeninin yanına gitmişti kızgın bir şekilde. Pembe tek kelam etmedi ne ağladı ne bağırdı. Adeta kadına kal gelmişti. Şifa ve Cevriye hanım, Cemile ve Ceylan korku içinde
" iyi misin..." diye defalarca kez sordular ama ağını açmıyordu. Ne kadar öyle durduktan sonra sessiz sessiz ağlamaya başladı. Bu sakinlik ve sessizlik Pembe'ye göre bir durum değildi. İnanılır gibi de değildi.

Şifa'nın gözyaşları sel olmuştu Güleyşa için. Cevriye hanım ve kızları da ağlıyorlardı. Akşam vakti Tunç ve Şahin, Adem bey eve geldiler üzgün bir şekilde.
Pembe ayağa kalktı. Ağlayarak oğlunun karşısına geçip " olacak olan oldu...!" Dedi bağırarak.

Tunç hemen öne çıkıp " Yenge sakin olsan..." der demez " Tunç oğlum sen kenara çekil...! Dedi.

Oğluna bakıp " vur şimdi başını taşlara benim aptal oğlum...!" Dedi bu defa hıçkırarak ağladı. Herkes şaşkındı.

Şahin üzgün bir şekilde " anne ben " der demez " beni iyi dinle aptal oğlum... Ben Güleyşa'yı ilkte gelinim olarak istemedim...! Ama sevginiz için Pembe dikenli gül misali tepkiler versem de razı geldim...! Ben öyle sevgi böcekleri gibi konuşamam...! Ben buyum!" Dedi titreyere. " Ben kendimi korumak için böyle oldum...! Mecburdum...!" Ağladı gözünün önünde ki çökmüş oğluna.

" Benim babam bir zalimdi... Benim anam rahmetliyi on üç yaşında döve döve vermişler insafsız babama...! Güya çok sevmiş anamı...!" Hıçkıra hıçkıra
" seven adam incitir mi?! Ama incitmiş...! Sürekli dövmüş...! On beş yaşında iki çocuk anası olmuş...! Sürekli aldatmış...! Hatta metrelerini eve getirir anama hizmet ettirirmiş...! Bu böyle böyle devam etmiş çünkü sahip çıkıp alıp götürecek kimsesi yok...! " Yorgun bir şekilde yere oturdu.

" Ben üç yaşındaydım, abim dört yaşında. Zar zor hatırlarım çektiklerini... ! Anam abimi ve beni öptü af diledi...!" Sesi titremişti. " Önümüze evde olan kuru ekmekle suyu koydu...! Çünkü babam metrelerle yiyince bize düşen oydu...! Benim anam açtı...! Benim anamın o gün yüzü gözü, tüm vücudu dayaktan çürümüş haldeydi...! Benim annem on dokuz yaşındaydı...!" Gözyaşlarını silerek " benim anam bizi bırakıp diğer odaya gitti...! Ağlıyordu...! Odadan çıkmadı uzun zaman...! " Feryat ederek " abimle ben bekledik öyle...! Gece hava kararınca korktuk karanlıkta...! Odanın kapısını ittik ama açılmadı...! Biz de ağladık ana diye bağırarak...! Komşular geldiler sesimize...! Odanın kapısını açtılar ki anam kapının ardına aşmış kendini...!" Bunu Şahin ve Tunç, Ceylan ve Cemile, Şifa ilk defa duymuşlardı.

" Anam bırakmıştı bizi...! Çok geçmeden evimize bir pavyon kadını getirdi babam...! Abimle benim zor olan hayatımız daha da zor oldu...! Dayak, her türlü işkenceyi, açlığı çektik...! O iğrenç adam ben biraz büyüyünce anama ettiği gibi bana mertreslerine hizmet etmemi istedi...! Mecburdum...! Bir yıl... İki yıl...Üç yıl...dayandım. Dördüncü yıl büyümüştüm...! Anamın acısı ve intikamı her geçen gün arttırıyordu içimde...! Bir gece yine beni döverken bu defa kalkıp elime sobanın maşasını aldım artık Allah ne verdiyse vurdum o adama...! Anam için, abim ve kendim için...! Vurdum...! O gece yemin ettim artık ezilen zavallı Pembe olmayacaktım...! Ben anam gibi olmayacaktım...! Ben kocama dahi eyvallah etmeyecektim...! " dedi.

Sabrı Sükut 8. Seri ( Esaret Hayat )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin