6. BÖLÜM

414 21 8
                                    


Alarmımın sesini duymamla hızlıca doğruldum yatakta. Uykumu alamamıştım çok fazla. Bunun sebebi dün gece iki saat yatakta dönüp durmamdı. Dün geceyi düşünüp durmuştum. Yüzbaşı'nın sarılışı aklıma geldikçe gülümseyip duruyordum. Aşık liseli ergenlere dönmüştüm resmen.

Alarmı kapatıp yataktan kalktım. Lavaboda işlerimi hallettikten sonra kamuflajlarımı giyip, saçlarımı yukarıdan bir at kuyruğu yapmıştım. Kahvaltıya inmek için daha erkendi o yüzden Dün gece arayamadığım için Göktürk'ü aramaya karar verdim.

Saatin erken olduğunu biliyordum, normalde de Göktürk'ü kessen bu saatte uyandıramazdın ama bugün bu saatlerde dersi olduğunu bildiğim için arayabilirdim.

Göktürk'ü aramamla 3. çalışta açmıştı.

"Hığğ?"

Yeni uyandığını hiçte belli etmezdi canım kardeşim.

"Hığğ ne lan?! Askerlik arkadaşınla mı konuşuyorsun? Karşında ablan var oğlum senin!"

Sahte kızgınlığımı gram ciddiye almadığını biliyordum.

Gülme sesini duydum.

"Abla Allah aşkına, gözünü seveyim ya askerliğimi yanında yapsam o da olacaktım hala asker arkadaşı diyorsun. Ayrıca sen orda 200 tabur erkek cinsiyle bir arada değil misin? Şu kibarlığa bak ya uyarırken bile lanlı lunlu konuşuyor bir de gelmiş bana kızıyor ya!"

"Sus sus! Tamam anladık. Zevzeklik etme, iyi ki bir arayalım dedik lan nankör evlat!"

"Başladı yine haminneliğe. Neyse onu bunu boşver de dün operasyona çıkmışsın. Annemden duydum. İnsan bir arar kardeşine de haber verir be asıl nankör sensin baykuş."

"Ulan...! Neyse ağzımı bozmayacağım. Evet dün gittim gece geç saatte olduğu için ve acelem olduğu için seni arayamadım anneme söyledim zaten sana haber vermesi için o da vermiş. Daha sorun ne?"

"Üff! Tamam be demedik bir şey neyse."

Güldüm bu haline saate baktım. Aşağı inmeme az kalmıştı ben de gecikmemek için hemen gideyim dedim.

Üstümün düzgün olduğundan emin olduktan sonra bir yandan kapıyı açıp çıkarak bir yandan da telefonun ucundaki Göktürk'ü dinliyordum.

"3- 4 gün sonra geliyorum yanına özlemimden çatlayıp ölme sakın."

Alayla söylediği sözler üzerine kapıdan çıkarken güldüm bu sözlerine istemsizce.

Tam o anda koridorun ortasında dikilmiş, yanındaki askerle bir şeyler konuşan Yüzbaşı'yla kesişti bakışlarımız. Gülüşüme takılmıştı bakışları. Telefonla konuştuğumu farkedince kaşları çatıldı.

Daha fazla bakarsam tüm odağımı kaybedeceğimden korkarak gözlerimi ondan çevirip Göktürk'le konuşmaya devam ettim.

KALBİMİN ORTASINDAWhere stories live. Discover now