10. Bölüm

278 19 7
                                    

Her var oluş kendisiyle birlikte ölümü getirmiyor mu?

-Tezer Özlü

-Tezer Özlü

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

~

"İyi misin yakışıklı çocuk?" Lev karşısında ki kadına baktı. Bu kadın sadece acılardan ve intikam hissinden yaratılmış gibiydi. Kıvır kıvır saçları onu Pera'dan ayıran tek özelliğiydi. Birde gözünde ki o yeşil kısım vardı tabi. Fakat Lev daha Pera'dan haberdar bile değildi. Ondan önce bu kadınla tanışmıştı.

"Senden korkuyorum, beni öldürücekmişsin gibi geliyor." Kadının ürpertici kahkahası bütün sokakta yankılandı. Sesi her bir erkeği etkileyebilecek bir tondaydı. "Bence korkmalısın canım, sonuçta hiç kimse Deniz'in merhametine sahip olamaz." Lev gözlerini kapattı ve arkasına yaslandı. "O yavrucağa çok üzüldüm. Sonu böyle olmamalıydı. Yaşamayı en çok hak edenlerden biriydi o. Üzgünüm Lev, bazen bende her şeye yetişemiyorum."

Kadın bu oğlana çok üzülüyordu. Türk'lere yardım etmişti. Bir örgütü yok etmek için buraya göreve gelmişlerdi. Ancak başarısız olmuşlardı. Hepsi ölecekti ve onları oradan bu kadın çıkarmıştı. Fakat bir kızı kurtaramadı, Deniz... Günler önce Lev, sevdiğini kendi elleriyle kimsesizler mezarlığına gömmüş ve intikam almak için tekrar dönmüştü. Kendilerini kurtaran bu kadını tekrar bulmuştu.

Belki annesi babası yoktu ama o vardı. Deniz kimsesiz değildi. Deniz Kuzey'in bile değil, Ekin'in biriciğiydi. "Bana seni anlattılar. Sakin, sinsi, akıllı, sessiz ve kurnaz. Sakin ve sessizliği hala oturtamadım aklımda." Kadının yüzünde ki o gülümseme soldu. O hep yok sayılan biriydi. Kimse zaten onu önemsemez ve birilerine anlatmazdı.

O sadece bir gölgeydi.

"Beni anlatmamışlar sana. Ben sakinliği ve sessizliği sevmem. Ben çığlık severim, korku severim." Sesinde bir hüzün geçmişti ama buna aldırmadı Kuzey. Şimdi asıl görevine gitmesi gerekiyordu. Biriciğinin intikamını alması gerekiyordu. "Seni tanımak güzeldi. Tekrar yollarımızın kesişeceğine eminim, Varvara." Lev ilerledi. Arkasında kadının bakışlarını hissetti. Bu kadının imajını kesinlikle beğenmişti Lev. Sonra durdu, arkasını döndü. Direkt kadınla gözleri kesişti.

"Varvara... Ne demek?" Varvara gülümsedi. Daha önce kimse ona adının ne anlama geldiğini sormamıştı. Daha doğrusu daha önce kimse ona onun hayatıyla alakalı bir şey sormamıştı. Böyle basit bir şey duyduğu için gülümsedi. Dudaklarını araladı. Bir kaç cümle söylemeye bu çalıştı.

"Yabancı, bilinmeyen demek." Kuzey son bir gülümseme gönderdi kadına. Döndü, yoluna devam etti ve karanlık sokaklarda kayboldu. Arkasında ise sadece düşünceli bir kadın bırakmıştı...

Gri Asker Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin