60

3.9K 230 39
                                    

"Orhan kalk artık hadi bak işe gideceğim ben"

Sevgilisinin enerjik sesi kulağına geldiğinde kaşlarını çatıp dişlerini sıktı. Çoktan uyanmıştı ama yataktan kalkmak bile istemiyordu. Resmen güzel sevdiği canını çıkarmıştı. Hayatı boyunca kimseye trip atmamış adam ona fena halde tavır yapmak istiyordu. Ama Buğra'yı öylece göndermekte istemiyordu.

Ona arkası dönük şekilde yatarken birden yatakta hissettiği hareketlilik ile kalbi hızlandı. Kendisine veda etmeden yada yüzüne bakmadan giderse delirirdi. Onun elini belinde hissettiğinde kasılarak gözlerini açtı.

"Uyanık olduğunu biliyorum Orhan. Nefeslerinden belli. Küstün mü bana?"

Sevgilisi gülmeye başladığında kaşları çatık şekilde ona doğru dönmek istedi ama Buğra belinden tutup engel oldu.

"Dönme krem süreceğim. Eğer dayanamazsan gel iğne yaparım" sevgilisi aniden kahkaha atmaya başladığında Orhan bir çocuk gibi dudağını ısırdı. Ona sinirli bile kalamıyordu. Aslında kızgın değildi ama götünde hissettiği acı dün gece yaşadıklarını aklına kazıyordu. Onun parmağı yavaşça deliğinin etrafında gezerken sessizce sırıttı. Eğer Buğra yerinde başkası olsa onu nefessiz bırakırdı ama bu oğlana asla hayır diyemiyordu.

Dün gece de onun hiç bir isteğine yok demedi çünkü Buğra kendisine hep açıktı. Onu tersleyip üzmektense kendi kafasını kırardı. Sevdiği büyük bir özenle soğuk kremi deliğine sürdüğünde üstüne eğildiğini hissetti.

"Orhan bak yüzüme ulan. İşe gidemem böyle yaparsan. Çok mu kızdın gerçekten bana. Özür dilerim bebeğim ama ben sana göre çok yavaştım. Kızma bana hadi kalk"

Buğra yanağına doğru eğildiğinde Orhan hızla onu belinden tutup kendisine çekti. Sevdiği afallayarak yatağa düştüğünde Orhan üstündeki üniformayı bile umursamadan onu altına aldı. Hızla bacak arasına girerken Buğra çarpan kalbiyle yüzüne saf saf bakmıştı.

"Sana kızabilir miyim ben yavrum. Gerçi götüm sızlıyor ama olsun hak ettim. Naz yapmakta bana göre değilmiş. Çok seviyorum seni" dedi gözlerine bakarken. İçinden bazen sevgisini bas bas bağırmak geliyordu.

Buğra sözleri ile hafifçe sırıtıp kollarını beline doladığında Orhan beklemeden dudaklarına eğildi. Biraz oynaşmaktan zarar gelmezdi. Sevdiğinin sıcak dudaklarına aşkla yapışırken dilini ağzına soktu. Onun tadına bayılıyordu. Buğra'nın bacakları daha çok açılırken Orhan heyecanla kendisini ona bastırdı.

Dün gece o da yapmak istemişti ama Buğra için vazgeçti. Bu oğlana karşı hiç sınırının olmaması bazen kendisini bile korkutuyordu ama sevgisi aşırı fazlaydı. Dudaklarını zevkle emerken sevdiği mırıldanmaya başladı. Kendisi yüzünden işe geç kalsın istemezdi ama şuan sevgi patlaması yaşıyordu.

Üstünde aşağı yukarı hareket ederken Buğra dudaklarını çekmek istedi ama izin vermedi. Ona doymak istiyordu. Daha sert öptü. Öptükçe isteği arttı. Aletini sertçe ona bastırdığında sevdiği parmaklarını tenine bastırıp durmasını sağladı. Ama kendisini hala sertçe itiyordu. Öpüşleri daha da hırslandı ve isteği arttı.

"Orhan" Onun zar zor konuşması ile keyfi yerine gelirken yavaşça çekildiğinde sevdiğinin çatık kaşlarla nefeslendiğini gördü. Çok güzeldi. Kendisine karşı hep isteğinin olmasına bayılıyordu.

"Orhan işe gideceğim niye azdırıyorsun ulan?" Onun sitemi ile ıslak dudağını yalayıp daha çok sırıttı.

"Gitmeden iki dakika yapsak olmaz mı? Doyamıyorum sana şerefsizim. Çok güzel olmak senin suçun." Derken boynuna doğru eğildi. Dudaklarını bastırıp çekti. "Seni her saniye öpsem yine yetmiyor. Aklımı kaçırdım sonunda. Ölüp bitmişim sen diye" tekrar boynuna Dudaklarını bastırdığında sevgilisi derince soluyup başını kaldırdı.

HEMŞİR (bxb)Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon