İsteme ve kına merasimlerini ben istemediğim için yapmamıştık. Zaten beni isteyebilecekleri bir ailem de yoktu. Neyseki kimse kararıma karşı çıkmamış beni onaylamıştı.
Ama düğün tam olarak onların istediği gibi oluyordu. Diyarbakır Düğünü, kalabalık, akraba dolu o düğün.
Adar'ın ailesi birkaç gündür bizde kalıyordu, evde çok fazla insan vardı.
Hayatımda hiçbir zaman bu kadar kalabalıkla birlikte olmadığım için bana garip kaçan bir durumdu ama içten içe mutlu ediyordu.
Adar'ın ailesinin bizim için bu kadar çabalaması, heyecanlanması çok güzeldi.
Düğünü İzmir'de yapacağımızdan dolayı, tüm Diyarbakır buraya gelmişti resmen. Onlara kalacak yer ayarlamak için Adar otel tutmuştu.
Düğünden sonra after parti yapacaktık, Adar'ın ailesi akrabaları gittikten sonra arkadaşlarla eğlence planlamıştık.
Şimdi ise Merve ve Selin benimleydi. Hazırlanmama yardımcı oluyorlardı.
"Çok güzel oldun."
"Gerçekten ya bayıldım!!"
Kızların övgüleriyle, kendime son bir kez daha baktım. Gerçekten gelinlik çok güzeldi. Ve üstüme de yakışmıştı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Beğenmeyenler hayalindekiyle devam..)
"Çok heyecanlandım."
"Yanii bu kadar kalabalık aileye gelin gitmek de zor iş." dalga geçercesine konuşan Merve'ye kötü kötü bakıyordum.
Dediği doğruydu, bu kadar kalabalık bir düğün asla planlarımın içinde değildi.
"Ben bir içeriye bakayım, herkes gelmişse sende yavaştan çıkarsın."
"Teşekkür ederim Selin."
💒
Adar kapıdaydı.
Birbirimizi bugün ilk görüşümüz olacaktı.
Damatlığın içinde nasıl göründüğünü düşünmem bile yutkunmama sebep olurken, gördüğümde ne tepki verecektim?
"Enişteciğim bedavaya kız görmek yok."
Klasik Merve, üstüne düşen görevi yapmıştı.
"Merveciğim, bence kapıyı artık açmalısın."
"Ohoo sen bizim kızı 1000tl ye alabileceğini mi düşündün?!!"
