El

169 23 22
                                    

selamoo
hadi baslayakk
______________________________________

JİSUNGUN GÖZÜNDEN

Arkamı döndüğümde hiç kimse yoktu. Gözlerimi büyütüp etrafıma bakmaya başladım. Korkmaya başladım. Yanımda bir tek Hyunjin duruyordu ve o da korkuyordu.

"Noluyo!"

"Bilmi-" Hyunjin benim arkama bakıp gözlerini büyüttü ve bağırdı

"JİSUNG! TUTUN! "

"Ne" dememe kalmadan geçitten çıkan bir elle içeriye çekildim.

Gözlerim yavaştan kapandığında son duyduğum şey Hyunjin'in sesiydi

"JİSUNG!"

_____________________________________

Gözlerim yavaştan açıldığında zar zor etrafıma bakındım.

Etrafıma baktığımda Hyunjin dışındaki herkesin benim gibi etrafa baktığını gördüm

"Jisung!? "

"Hey! Minho! "

Gidip Minho'ya sarıldım. Daha sonra etrafıma bir daha baktığımda herkesin çizimden fırlamış gibi göründüğünü gördüm.

Anlık bir farkındalıkla anime dünyasında olduğumuz aklıma geldi.

Gözlerimi büyüttüm. En son artık gözlerim yuvasından öıkıcak dereceye geldiğinde Felix konuştu.

"Hyunjin.. Bi dakika! Hyunjin! Hyunjin nerede!"

Cevap vermek için Felix'e döndüm

"En son ağaca tutunuyordu. Bana da tutunmamı söylediği anda içeri çekildim. O kurtuldu sanırım."

"En azından o kurtulmuş" Felix bunu rahatlamış gibi söyledi.

Ortam sessizleştiğinde konuştum.

"Minho, hep burada mı duracağız? Gezdir bari"

Gezmeye başladık. Minho'nun animesindeki yerlere gitmek istedim. Her gördüğüm yere hayranlıkla bakıyordum.

Gözlerimin parladığına eminim. Ben etrafıma 'bu kadar harika şeyler gerçek olamaz' diye bakarken, Minho bunu bana bakarken düşünüyordu sanırım.
_____________________________________

"Miyeon! Anne! Baba! " diyerek o üçüne sarıldım.

Minho onun anne babasına, anne baba diye hitap etmeme sevinmiş bir şekilde gülünsedi bana.

Hepimiz sarıldıktan sonra Miyeon endişeli bir tavırla konuştu

"Sadece, saadece iki sorum var. Birincisi,  niye eksiksiniz?? İkincisi, neden buradasınız!?"

"Bilmiyorum, bir el içeriye çekti bizi. Ayrıca Hyunjin kurtulduo yüzden o yok"

Miyeon şaşırmış bir şekilde bize bakıyordu. Minho'nun annesi ve babası da şaşırmıştı.

"Böyle bir şey nasıl mümkün olsun ki? Emin misiniz bir elin sizi çektiğine? Kendiniz düştünüz bence"

"Hayır, biz düşmedik. Bende inanamıyorum hala. El ne alaka? Kimin eli?" Minho, otururken konuştu.

Kısa bir sessizlikten sonra Minho'nun annesi konuşmaya başladı.

"Ben emin değilim ama aklıma bir şeyler geliyor.. "

Hepimiz ona merakla bakıyorduk.

".. Şimdi şöyle başlıyım. Birinin sizi içeri çekmesi ormana girmesi lazım. Ormana girmek hem çok tehlikeli hem de abartı derecede zor. Hani bir de ordan sizi içeri çekmesi ayrı bir gariplik olurdu. Diyelim ki biri sizi içeri çekti. Ama neden? Diğer bir düşüncem acaba biri çizip sizi içeriye mi çekti diyecektim ama çizerler sadece anime dünyasını kontrol edebilirler. Dünyadan birini içeriye alamazlar. Bilgilerim anca buraya kadar gelebiliyor."

Want So Bad ~ MİNSUNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin