2.Bölüm:Gerçek olamayacak kadar saçma

127 13 44
                                    

Gözlerimi çalan alarm sesi eşliğinde açtım. Homurdanarak alarmı kapattım ve zorda olsa kendimi ikna ederek yataktan kalktım. Saat daha sabahın altısıydı. Millet bilmem kaçıncı rüyasını görürken ben bu saatte kalkıp okula gidiyordum.

Bu arada Merhaba! Eminim siz beni öldüm sanıyordunuz. Bende öyle sanmıştım. Taki kendimi burda bulana kadar. Ve saçma bir şekilde Japonyadayım. İnsan uzun süre Mersinde yaşayınca Japonya değişik geliyor. Ama el mecbur çektim. Bir kaç hafta böyle ileri geri yaşadım.

Sonra bir telefon geldi. Kendisi teyzemmiş(!) okula gitmem gerektiğini söyledi. Bende el mecbur tamam dedim. Ertesi gün okula gittiğimde zaten uzaktan her şey halledilmişti. Ders hocası bana sınıfa kadar eşlik etti. İçeri gireceğimiz zaman bana beklememi söyledi. Sınıfa girdikten birkaç dakika sonra bana seslendi.

Derin bir nefes alıp sınıfa girdim. Herkes bana bakıyordu. Gerilmiş bir şekilde tahtanın önüne gelip kendimi tanıttım.

"Merhaba, ben Matsuki Yani. Tanıştığımıza memnun oldum."

Kendimi tanıttıktan sonra cam kenarındaki tek boş sıraya oturmak için hareketlemdim. Fakat gözlerim oraya değdiği anda durdum. Hareket kabiliyetimi kaybettim bir anda. Gözlerimi kırpıştırdım. Hayal mi görüyordum? Gördüğüm kişi Yuta olamazdı değil mi? Ama basbayağı oydu. O kadar da kör olamazdım.

Hocanın bana seslenmesiyle kandime geldim ve özür dileyerek Yuta olduğunu düşündüğüm kişinin yanına oturdum. Hoca ders işlemeye başladı. Onunla konuşmamak için kendimi zor tuttum.

Bana yıllarmış gibi geçen sürenin sonunda tenefüs çalınca heycanla Yutaya döndüm. Dalgın bir şekilde defterine bir şeyler karalıyordu.

"Selam! Ben Yami. Sen?"

Onunla konuşmama şaşırmış gibi bir süre bana boş boş baktı. Ardından oda kendini tanıttı.

"Okkotsu Yuta."

Gülümsemem büyüdü. Gerçekten oydu. Galiba ölürken dileğim kabul oldu.

"Şansa bak! İsimlerimiz ne kadar benzer. Bence seninle çok iyi anlaşıcaz."

Ben gülümserken o durgunlaştı. Tam nedenini soracakken arkamdan bir ses geldi.

"Hey! Yuta!"

Arkamı döndüğümden gelen kişilerin Yuta'ya zorbalık yapan kişiler olduğunu gördüm. Kaşlarımı çattım. İşte bu sinirlenmem için bir sebepti.

(Adlarını bilmiyorum. Eğer bilem varsa lütfen bana yazsın ♡)

"Hadi buraya gel!"

Yuta'yla emrivaki konuşması canımı sıktı. Yuta ise ikletmeden ayağı kalktı. Tam adımını atacakken kolundan tuttum ve onu durdurdum.

"Üzgünüm ama şuan benimle bir işi var. Daha sonra gelirsin."

Onunla böyle konuşmam hoşuna gitmemiş olacak ki kaşlarını çattı. Yuta ise korkuyla bana bakmaya başladı. Böyle çıkışmam onu korkutmuştu.

"Hey! Velet. Kendini gözünde pek büyütmüşsün anlaşılan. İyi bir dayağa ihtiyacın var."

Bende ayağı kalkıp karşısına geçtim. Benden uzundu. Kafamı kaldırıp gülümseyerek yüzüne baktım.

"Hmmmm, lütfen devam et. Ne yapabileceğini merak ediyorum."

Böyle alaya almam onu dahada sinirlendirmişti. Bir eliyle yakamı tutup diğer eliyle bana yumruk attı. Daha doğrusu çalıştı. Yumruk yanağıma gelmeden tutmuştum. Saşkınlıktan gözleri irileşti. Bense dişlerimi gösterek gülümsedim.

Jujutsu Kaisen 0 X Reader "TAMAMLANDI" Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin