~6.BÖLÜM~

141 94 114
                                    

Herkese selamlar yeni bölümle karşınızdayım. Bu bölüm çok tatlı bir bölüm❤️❤️❤️

Buraya haftanın hangi günü okuduğunuzu yazabilirsiniz.

Keyifli okumalar...
.
.
.
.
.

O öyle bir andı ki ilk defa kendimi uçuyormuşçasına kuş gibi hissetmiştim. İlk defa geçmişten arınıp, ilk defa geleceğe odaklanmam gerektiğini o an anlamıştım. Babam dahil daha önce hiç sarılmadığım karşı cinse ilk defa sarılmıştım. Büyük bir şefkatle saçlarıma dokunmuştu.

İlk defa birisi benim saçlarıma kötü niyetle dokunmamıştı.

Düşüncelerimden sıyrılıp, oturduğum kilimden kalktım. Kafamı eğdiğimde az önce sarılı olduğum Baray şaşkın bir şekilde kafasını kaldırmış beni izliyordu. Bu haline gülümseyerek elimi ona uzattım.

Sanırım artık bazı şeyleri aşmanın vakti geldi.

Onun da dudakları kıvrıldı ve uzattığım elimi tuttu. Ben onu ayağa kaldırabileceğimi düşünürken o bana hiç ağırlığını vermeden sadece elimi tutmanın verdiği güçle ayağa kalktı. Pantolonunun kırışmış yerlerini eliyle düzeltti. Dik bir duruş sergileyerek bana bakmaya başladı.
"Bitti resmimiz."

Sorusuyla kafamı aşağı yukarı salladım."Evet bitti. İkimiz başardık."

"Eminim yarışmadan kötü sonuç gelmeyecek. Bu arada boya kurudu vernikle kaplayalım mı?"

"Aaa evet ben getireyim dolaptan."

Arkamı dönüp atölyenin sonunda duvarın tamamını kaplayan büyük dolaplara doğru ilerledim. Bakışlarını sırtımda hissedebiliyordum. Bu durum biraz rahatsız hissettirsede umursamadım.

Dolapları tek tek açıp verniği arıyordum. Bulamayınca son olarak en üstteki dolapları karıştırmaya başladım. Dolabı açtığımda vernik ucundan görünüyordu. Zıplayarak elimi uzattığımda verniği daha geriye ittiğim farkettim. Bunu Baray da farketmiş olacak ki zaman kaybetmeden yanıma geldi. Kısa bir kıkırdamadan sonra yaklaşık 1.85 olduğunu tahmin ettiğim boyuyla rahatça verniğe uzandı ve elime tutuşturdu. "Al güzelim. Herhangi birşeye yetişemezsen söylersin."

"Güzelim mi dedi o!"

Ben, yüzüm kızarırken ve teşekkür ederken o, çoktan atölyede bulduğu rastgele bir sandalyeye oturmuş bacaklarını üst üste atmıştı. Daha fazla oyalanmadan hızlıca kilime oturup tekrardan resime odaklandım.

Verniği fırçaya alıp tuvalin üzerinde yavaşça gezdirdim. Resim tamamen kurumuştu fakat birde verniğin kuruması için süre gerekiyordu fakat bu bizde var mıydı emin değildim. Tuvalin neredeyse tamamını ince bir kat verninkle kapladıktan sonra Baray'a saati sordum fakat hiç hoş bir cevap alamamıştım. Baray saatin 12:00 olduğunu söylemişti ve bizim en geç yarım saat sonra yarışmanın yapılacağı salonda olmamız gerekiyordu. O da saatin farkına vardığında telaşla oturduğu sandalyeden fırladı. Verniklemeyi bitirip hemen bende ayağa kalktığımda Baray cabinde anahtarı arıyordu ve bulamadıkça daha da sinir oluyordu. Elleriyle ceplerine hızlıca vururken o kadar komikti ki hiçbir zaman anahtarın bende olduğunu söylemeyebilirdim. Ben sesli bir şekilde kahkaha ataraken cepleri yerine artık bana bakıyordu gözleri.

Gözleri gülüşüme takılmıştı ve bunu farkedip gülümsememi bir tık azalttım. "Anahtar bende Baray kendini mahvettin. Sakin olmayı dener misin?"

Biraz rahatlayıp hemen hesap sormaya başlamıştı."Ahh içeride kaldık sandım. Neden en başta soylemiyorsun, kalp krizi geçirdim şurada. Birde keyifle izliyor." Sahte siniryle çemkirdi.

BERGEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin