Kumarhane Kızları

Mesaj

Önüme kırılan arabayla ani bir fren yaptım hemen. İki elimle direksiyona yapismistim.

Birazda olsa kendime gelince torpidoda duran silahı aldığım gibi aşağı indim.

"Sikerim seni lan öyle araç mi kullanılır. " Diyerek bağırdım diğer araçtaki kişiye. Oda inince karşımdakinin Ateş olduğunu gördüm.
Kaşlarımı cattim.

"Hayırdır. Arabanın  önüne kesmece mi oynuyoruz?" Dedim alaylı alaylı.

"Hayir ama senle konuşmaya çalışsam da istemicektin . Yanılıyor muyum?"

"Tabi ki istemicektim . Niye isteyeyim ki?"

"Bak dun olanlar..."  Tam cümlesine devam ediyordu ki ben yarıda kestim .

"Dün  sen öyle bir şey olacağını bile bile çağırdın. O esnada nasıl bulacağımı da bekliyordun ki katili soruyorum sana ha nasıl bulacaktım. Bildiğin benimle oynadın." Dedim sinirli sinirli .

"Ama sana kızmıyorum tüm suç bende baştan inanmiyacaktim." Deyince elleri yumruk oldu.

"Evet biliyordum ve sende biliyordun çünkü hazırlıklı da gelmiştin." Dedi tek kaşını havaya kaldırarak.

"Nerde ne olacağını bilemiyoruz dimi kuru kuruya da güvenmek olmazdı." Dedim bende.

"Haklisin. Ama sana gerçekten yemin ederim ki bu kadar karisacagini bilmiyordum. Ben sandım ki..." Deyip durdu.

"Sen sandın ki o kişi beni görünce ortaya çıkacak kendisi oldurecek , dimi sen tam da bunu sandın." Dedim. Onun cümlesini devam ettirerek.

"Hem sana bir şey diyeyim mi. Bir korkakla yola çıkmak benim ahmakligim. Cidden bak hata sende değil bende." Dedim silahın namlusuyla kendimi göstererek.

"Korkak?" Dedi .

"Korkak kendi yüzünü,  sesini ,gözünü bile saklayan birine ne denir başka hitap bulamadım. Üzgünüm." Dedim kollarımı yukarı aşağı hareket ettirerek.

Onunda sinirli sinirli güldüğünü anladım. Sinirleri bozulduysa tabi.

"Ee hadi lafi kısa tut önümü niye kırdın. " Dedim iğneleyici bir tonda.

"Ozur dilemek için." Deyince kocaman bir kahkaha attım.

"Ya bir siktir git . Benlen kafa mı buluyorsun. Sana bir koyarım belanı benden bulma şimdi defol." Dedim ilk başta sesim gülerek çıksada sonlara doğru öfkeli çıkmıştı.

Yönümü ondan çekip arabama doğru giderken "Tekrar görüşeceğiz biliyorsun dimi. Sözün var unutma." Dedi.

"Sözünü gotune sokmak vardı ama işte bizde de söz namustur . Yaptık bir hata . " Diyerek arabaya bindim. Oda arabasına binip yoldan çıktı.

Gaza basarak depoya doğru giderken cam açık olduğu için  silah seslerini duydum. Ama sesler birden kesilmişti. Daha da hizlandim sesin de kesildiğini duyunca.

Deponun önüne gelince hemen indim arabadan. Koştur koştur kapısını açtım.
İçerideki herkes oturmuş çay içiyordu.

"Lan o sesler nerden geldi. Noluyor?" Dedim nefes nefese .

"Kız az bir soluklan hele nasıl nefes nefesesin. Gel otur Dedi." Zeynep. Yanlarına gidip bir sandalyeye oturdum.

Arabadan hızla inerken koltuğa attığım silahı geri almıştım kaşla göz arasında nasil aldigimi ben Bile hatırlamıyorum. Silahı da basaya koyup başımı ellerimin arasına aldım.

"Kız noldu ne bu hal?" Dedi Eftalya da .

"Gelirken silah sesini duydum. Siz duymadınız mı? Ay yok vallahi ben deliriyorum. Akıl hastanesine mi kapatsam kendimi." Deyince herkes kocaman bir kahkaha attı.

"Yok henüz delirmedin. Atış ogreniyorlardi." Dedi Tuğrul. Benle dalga gecercesine söylemişti ilkini.

"Siktir bok." Dedim bende ona .

"Sende iyi alıştın küfüre bak. " Dedi Oguz.

"Ne yaparsın aci biber mi sürersin. " Dedim.

"Kız bu ne agresiflik. Noldu? Bir şey mi oldu?" Dedi Şura  Ben gözlerimi kapatmış duruyordum.

Her şey üst üste biniyordu. Atesin ne isteyeceği , kardeşim,  ayakkabı. Offf.

"Ne offlayip pufluyorsun . Anlat bizde bilelim. " Dedi Tuğrul.

"İyi misin ?" Dedi Asel. Kafamı sağa sola salladım. Biz konuşurken Oğuz bir bardak çay koymuştu önüme. "Sunu iç kendine gel valla bir koyarım Allah yarattı demem. Asabımı bozma. " Dedi.

"Gelirken Ateş le karşılaştık yine söz meselesini açtı birde Gelirken silahı duyunca sinirler alt üst oldu. Özür dilerim. " deyip çaydan bir yudum  aldım.

"Bu sik ne demeye karşına çıktı yine ." Dedi Asel sinirli sinirli. Bu konu hepimizin sinirleriyle oynuyordu çünkü ne isteyeceğini bile bilmiyorduk. 

"Bilmiyorum ilk başta özür diledi dün olanlar için. Ondan sonra da geldim zaten . Ee siz dünden beri nasılsıniz. İlk defa öyle bir şeye maruz kaldınız. Soramadım bir türlü. İyi misiniz?" Dedim kızlara doğru.

"Turp gibiyiz turp." Dedi Şura kizlarda ona katılınca kendime gelmiştim.

"Haa bu arada annem bizi yemeğe çağırdı en yakın zamanda." Dedim.

"AA bak Canan Teyzeye uzun zamandır gitmiyoruz. Çok aksattik kadını. Kadın haklı bizim gitmemiz lazımdı." Dedi hemen Zeynep.

"Bir şey olmaz en yakın zamanda gideriz." Dedim. Herkes kafasıyla onayladı.

"Ee neler yaptınız. Alistiniz mı birbirinize?" Dedim.

"Alıştık alıştık. Bugün de silahı yaptık. Senden daha iyiler . " Dedi Tuğrul. Ona göz devirdim.

"Cideen iyiler bakma sen Tugrula ama 1 aya kalmaz çok iyi olurlar." Dedi Oguz.

"Aferim benim yavru kurtlarima ." Dedim hepsine opucuk göndererek. Oğuz tiksintiyle bakarken ogurdu .
"Kusucam." Deyince Eftalya da "Kus sana ne oluyorsa yani." Deyince anladım ki hala bir tartışma vardı.

"Bu ikisi hep böyle dimi." Dedim. Hepsi canından bezmiş gibi kafalarını salladilar.  Eftalya da şok içinde "Vay yazıklar olsun demek koynumda yilan besliyorum he. " Deyince hepimizi gülme tuttu.

"O zaman bitti mi antrenman?" Dedim.

"Bugünlük bitti de sen aksatiyorsun. Haberin olsun. Hamliyorsun sonra." Dedi Oguz.

"Hallederiz onuda. " Deyince kafa salladi.

"Ee hadi kalkın eve gidelim." Deyince kalktık hepimiz. Bulaşıkları hemen burda olan mutfakta hallettim ben onlar da hazirlanana kadar.

Herkes hazır olunca çıktık. Onlar iki arabayla gelmişti. Herkes yine nasil geldiyse öyle bindi Asel ise benim arabaya geldi.

Arabaya binince son ses şarkı açıp arabayı çalıştırdım. Ana yola çıkınca telefonuma mesaj geldi. Arabayı sürdüğüm için Asele "Okusana kimden gelmiş." Dedim.

Telefonu eline aldı şifreyi girdi "Bilinmeyen numaradan ." Dedi.

"Ee okusana ne diyor?" Deyip şarkının sesini kıstım.

"Diyor ki 'Atesin gerçek kimliğini öğrenmek istiyorsan 3 gün sonra atacağım konuma gel.' Diyor."