Patlama

14 4 9
                                    

Bazı şeyler yaşanarak görülecek şeylerdir. Bizde yaşayarak görecektik bazı şeyleri.

Aselinde komutunu aldıktan sonra hemen toparlanıp evden ciktik. Arabalara binerken herkes bana dikkatli ol diye bağırdılar.  Bende onlara aynı şekilde karşılık verdim.

Arabaya binip hemen konumun olduğu yere sürmeye başladım. Diğerleri beni arkadan takip ediyorlardı.

Telefonumdan bir mesaj sesi duyunca hızımı azaltıp telefonu elime aldım. Mesaji sesli bir şekilde okudum.

"Biz sana yalnız gel dedik. Peşine ordu takmaya ne gerek vardı. Bu son ikazim. Ya onlar geri döner ya da onlarin oldugu aracta ki bombayi patlatirim." Mesaja kaşlarımı çattim bunlar nerden öğrendiler ki . Peşime adam takmistilar tabi yaa.

Icimden konuşmaya devam ederken telefondan Oğuzu aradım. İlk calista açıldı hemen.

"Noldu ? Niye arıyorsun?" Dedi hızlıca.

"Herkesi topla geri dönüyorsunuz.  Herif peşimize adam takmis . Geri  dönün arabadan da hemen ayrılın . Duyuyor musun beni. Bomba olabilir . Sikeyim ya." Deyip daha da hizlandim.

"Ne bombası,  ne takibi?"Dedi oda hızlıca.

"Gidin ,bu işi halledip yanınıza donucem ." Deyip telefonu kapattım.

Bir saat sonra konuma ulaşmıştım. Ulaştığım konumda bir sürü araç vardı. Arabayı durdurup sakince indim arabadan. Zaten hepsi de arabadan inip arabalara yaslanmisti. Arkalarında ise depo vardı.

Bende onlar gibi yapıp kalcami arabaya yasladım.

"Evet beyler derdiniz nedir?" Dedim.

"Yanında olduğun adamın gerecekte nasıl  olduğunu bilmek istemiyor musun?"

"Ama tabi ya öğrenmek istemesen niye buraya kadar gelesin dimi." Diyerek konuşan kişi arabaya yaslanmayi bırakıp bana doğru yürüdü aramızda bir kaç adım mesafe kala durdu. Ellerini cebine sokup bana "Yanlış mı düşünüyorum?" Diye bir soru yöneltti.

"Hayir doğru düşünüyorsun. İsmini bile bilmediğim isimsiz kişi. Merak ediyorum da işlerinizi hep böyle mi hallediyorsunuz?" Bana anlamayarak baktı.

"Nasıl?"

"Nasıl olucak böyle gizli saklı. Kendinizi saklayarak beni buraya kadar getirdiniz. Kimliğiniz bilinmiyor . Hep bu kadar korkak misinizdir?" Deyince gözlerinden bile sinirlendiğini anladım. Ama ona rağmen sinirlendigini belli etmek istemeyerek güldü.

"Ahahaha ilahi sen yani. Bak görüyor musunuz bize korkak diyor." Dedi arkasındaki gruba bakarak.

Göz ucuyla bakınca hemen hemen 15 kişi ya vardı ya yoktu. Tek başımıza da halledemezdim. Laf ebeliği en güzeli.

"Ee başka ne diyecektim ki . Baksana bana tek gel dedin ama sen kendi ordunla gelmişsin.  Taktir ettim." Deyip ufak bir alkış çaldım.

"Ee hadi boş yapmayı kesecek miyiz? Gerçekleri soyle bakalım. Neymiş benim bilmediğim de sizin bildiğiniz." Diyerek arabaya daha çok yaslanıp kollarımı bağladım.

Benim bu rahat tavirlarimi gördükçe de enayi saniyordurlar beni bence. O yuzden onlara da bir rahatlık gelmişti.

"Sen kendini çok üstün görüyorsun. Bayanlarda hep olan bir şey tabi bu. Anlıyorum.  " Deyince kocaman bir kahkaha attım.

"Hangi hemcinsim seni üzdüyse tebrik ediyorum kendisini." Deyince bozuldu. Erkekler hep böyleydiler. Kendilerini üstün görünce böyle oluyor tabi.

"Bana bak!" Deyip parmağını yüzüme salladı.

"Ay hadi bak çok sıkıldım. Söyleyeceksen soyle ne sikime burda tutuyorsun hala. "

"Agzida pek bozukmuş." Dedi arkadan biri.

"Öyledir çok bozuk hatta bozuk olan tek  yer ağzım değil. Kafadan da bozugum ben. Deli raporum var." Deyince hafif yutkunup geri çekildi.

"Çokta cesurlarmis." Dedim karşımdaki kişiye doğru.

Her dediğim aleyhime isliyordu. Ama yüzlerini böyle görünce acayip hoşuma gitmedi desem yalan olur.

"Sendeki de aptal cesareti o zaman . Sonuçta tanımadığın birinden mesaj geliyor ve tek başına buraya kadar geliyorsun. Senin ki ne oluyor?" Dedi tek kaşını havaya kaldırarak.

"Lan amip sende B12 eksikliği mi var ? Yalnız gelmiyordum . Sen tehdit etmedin mi lan got ." Dedim kollarımı ayırarak.

"Ahahah tabi yaa. Sende benim sözümü dinledin. Ne kadar da iaatkarsin." Dedi . Tiksinerek ona baktım.

"Yettin he gidiyorum ben. " Deyince "AA güzelim nereye gidiyorsun bir misafirimiz daha var." Deyince durdum.

"Kimmiş misafirimiz?" Derken bir araba daha geldi .  Arabayı durdurup içinden indi. İnen kişiye bakınca Maskeli beyimizi gördüm. Direk gözlerimi devirdim.

"Hosgeldin, bizde seni bekliyorduk." Dedi karşımda ki isimsiz kişi.

"Bu ne lütuftur. Çok duygulandım bak." Dedi Ateş. O öyle diyince benden hafif bir gülme sesi çıkınca isimsiz direk bana bakınca ne bakıyorsun dercesine baktım.

"Umarim çokta beklmemissindir. O güzel narin ayakların beni ayakta çok bekleseydi çok üzülürdüm." Dedi bir kez daha Ateş. O sırada koca ayağı olan isimsizin ayağına baktım.

"Baya narin yalnız. " Dedim bende Ateşe uyarak. Ateşte o sıra yanımıza gelmişti.

"Beni buraya Atesin yüzünün gul cemalini görmeye mi getirdin ?" Dedim Atesin maskesine bakarak.

"Yani dimi böyle şeylere gerek yoktu. Zaten bu güzel mi güzel hanfendi istese ben hep gelirim." Dedi.

"AA utandiriyorsun ama." Dedim sanki utanmış gibi yaparak.

İsimsiz bize köyüne uzayli inmiş masum köylülerin uzaylılara baktığı sekil bakıyordu.

"Lan ne dönüyor burda?" Deyip silahına sarıldı.

"Ama oluyor mu bak alınıyorum.  Senin gibi bir beyefendiye yakışıyor mu silah?" Dedim dudaklarımı büzerek.

O sırada hem ben hem Ateşte silahlarimizi çıkardık belimizden. Onlara karşı tutuyorduk ama sayıca bizden fazlaydilar . Ben tek yenemezdim ama ikimiz birlikte savasirsak yenebilme ihtimalimiz bir tık daha vardı.

Herkes birbirine silah tutmusken onların arkasındaki depo birden patladı.

Kumarhane Kızları Where stories live. Discover now