1.BÖLÜM

95 42 4
                                    

Bir yaz gününün sabahı ve ben (-yani Melike-) yine uyuyorum. O kadar yorulmuşum ki (-sanki ne yapmışım-) 10 saat boyunca aralıksız uyumuşum. Kalkayım diye düşünüyorum ama kalkmaya üşeniyorum. Eh işte klasik ben (-işe yaramaz tembel ben-). Kalkayım da kurs için hazırlanayım bari.

Bugün ne giysem acaba diye düşünürken annem birden odaya dalıp çabuk kalk diye bağırdı.

"Annecim kalkmıştım zaten."

"Özür dilerim kızım hiç ses gelmeyince uyanmadın sandım hadi gel kahvaltı yap kursa geç kalacaksın."

"Tamam anne biraz sonra geliyorum."

"Tamam kızım." diyip odadan çıktı.

Acaba kırmızı elbiseyi mi mavi elbiseyi mi giysem? Of çok kararsızım. Ben en iyisi anneme sorayım.

"Anne" diye bağırdım. Annem hemen geldi ve sordum.

"Mavi mi kırmızı mı?"

"Mavi" dedi annem.

"Neden kırmızı bana yakışmaz mı?"

"Benim prensesime herşey yakışır. Ama kızım fikrimi sordun bende maviyi giy dedim. Sana çok yakışır."

"Tamam annecim teşekkür ederim." dedikten sonra annem odadan çıkıp mutfağa gitti. Ve ben elbisemi giydim saçımı yaptım çantamı alıp odadan çıktım. Annem kahvaltı hazırlamıştı. Hemen yiyip otobüs durağına gitmek için evden çıktım.

"Of nerde bu otobüs geç kalacağım."diye söylenirken otobüsü gördüm. Geldi ve bindim. Arkaya doğru giderken bir dengesiz bana çarptı.

"Dikkat etsene ayı!!!!"dedim birden.

"Özür dilemek isterdim bal arısı ama sen çarptın."

"İyi misin kardeşim?" dedim ve sorar gözlerle baktım ona.

"İyiyim sonra görüşürüz inmem gerek."

"Mümkünse bir daha görüşmeyelim." dedim ve oturdum. Yemin ederim dağ ayısı gibiydi. Benden iki kat uzun ve kaba. Gerçi beyin olmadıktan sonra boyun da bir anlamı yok. Neyse Otobüs kursun önündeki durakta durdu ve indim. Saate baktım tam saatinde orda olmuştum. Mutluydum:)

Sınıfa girdim ve onu gördüm o ayıyı.

"Hoşgeldin bal arısı. Aynı sınıftaymışız demekki. Merak etme çok iyi anlaşacağız." dedi ve göz kırptı.

Göz devirip sıraya oturdum. Ne kursu diye soruyorsunuz biliyorum. Müzik kursu. Küçüklüğümden beri şarkı söylemeyi çok severim sesime de güzel diyorlar.

Ben sırada masum masum otururken yanıma doğru bir ayı geliyordu. Geldi ve oturdu.

"Selam" dedi. "Biraz önce ki olay için özür dilerim kafam dalgındı görmedim ve çarptım."

"Önemli değil ayıcım."dedim birden. Ağzımı elimle kapatırken gülümsedi.

"İznin varsa tanışabilir miyiz bal arısı?"

"Olur önce sen tanıt kendini." dedim ve başladı tanıtmaya.

"Ben bora 19 yaşındayım yay burcuyum balıkesirliyim boyum 1.85" diyip devam etti. "Ve gördüğün gibi istanbulda yaşıyorum."

"Tanıştığıma memnun oldum boracım. Bende Melike 17 yaşındayım balık burcuyum boyum 1.70 ve erzincanlıyım." dedim.

"Bir kıza göre boyun çok iyi devecim."diyip güldü.

"Evet öyle." dedim. Ve önüme döndüm.

"Sonra görüşürüz" diyip gitti yanımdan.

Bir aşk yavaş yavaş başlıyordu. Umarım sonu çok güzel biten bir aşk olur....

DEVAM EDECEK İNSANCIKLARRR...

KALBİMİN KRALİÇESİKde žijí příběhy. Začni objevovat