17

3.6K 299 32
                                    

Selam, Yakut.

Bölüm şarkısı: Açık seçik aşk bandosu - Ölüm

Yıldızlamayı unutmaa💗

İyi okumalar dilerim. 💖

Kurtulamadığım bir döngü içindeydim. Kendi içimde yaşadığım çatışmaların haddi hesabı yoktu, dönüp tekrar geçmişe bakıyordum. Oradaydım.

Ben geçmişte nefes alabiliyordum. Eskiden demeye gücüm yetmiyor ancak eskimiş bir geçmişte nefes alıyordum.

Ve artık ne o geçmişteydim ne de göremediğim gelecekte. Ne yapacağımı, nasıl toparlayacağımı bilmiyordum. Aklıma gelen fikirlerle bazen çılgına dönüyordum.

Eğer toparlamak istiyorsam artık buna son vermeliydim. Geçmişi düşünmeyi bırakmalıydım. Evet, zordu. Geleceği yaşayamayan biri için zordu fakat en azından sakin bir hayat bana kalmalıydı.

Sakin, belki huzurlu bir hayat bir yerlerde vardı. Beni bulacak mıydı, meçhul.

Günler sonra Demir ile konuşmak için ikimizinde boş olduğu bir gün ayarlamıştk. Bir kafedeydik, o daha yeni gelmişti.

Karşımdaki sandalyeye oturduğu gibi garsonu çağırmıştı. Kendine türk kahvesi isterken bana dönmüş, sipariş vermemi bekliyordu.

Kahve içmek istemiyordum, sabah ayılmak için bolca içmiştim. Boğazım kuruduğu için su istemiştim.

Garson masadan uzaklaştığında yaklaşık bir hafta sonra tekrar gördüğüm adama döndüm. Görevden yeni dönmüştü ve dinlenmeden soluğu burada, yanımda almıştı. Aslında ona dinlenmesi gerektiğini söylesem de her an tekrar bir görev çıkabilir dediği için buluşmuştuk.

Üzerinde beyaz bir tişört vardı, ceketini çıkarmıştı. Üzerimize çöken sessizlikle kafenin camından dışarıyı seyrediyordu.

Ben de kafamı kalabalığa çevirdim. İnsanların kargaşasını, endişelerini, mutluluğunu hepsini görebiliyordum.
Hafif esen havada sallanan bir balon gördüm. Kalp şeklindeki kırmızı balonun sahibine baktım. Birini beklerken balonun sadece küçük bir direğe bağlandığını görmüştüm.

Gözlerimi oradan çektiğimde karşımdaki adama baktım. Çatık kaşlarıyla beni izlediğini fark edince bakışlarını çekmeden bir soru sordu.

"Nasılsın? " Sorduğu soruyla bir anlık afallarken hemen cevap verdim.

"Daha iyiyim, sen? " Başını salladı.

"İyi."

"Görev nasıl geçti, yaralanan olmamıştır umarım? " Sorduğum soruyla mimikleri değişti. Kafasını iki yana sallayarak cevap verdi.

"Kimseye zarar gelmedi. Sağol. "

Gülümsedim, en azından kimseye bir zarar gelmemişti.

Kollarımı birbirine dolayıp arkaya yaslandım. Ne kadar geçmek istemesem de konuyu açmak için boğazımı temizledim.

"Konu hakkında elimde bir sürü belge var. Elif ve arkadaşları da bu konuda çok yardımcı oldular. " Derken elim çantama gitmiş içindeki getirdiğim belgeleri çıkartmıştım. O pisliğin yaptıkları, sakladıkları bulabildiğimiz, şahit olduğum ne varsa belgelerdeydi.

YAKUT MAHALİWhere stories live. Discover now