¹⁴

2.6K 113 95
                                    

Bence misafirler gidince sor mutlaka.

Doğru. Sorarım da nasıl sorucam ki?

Sen düşün, her şeyi benden bekleme.

Annem yemekleri getirdiğinde artık yemek yemeğe başlamıştık.

Burda şu anki sohbet 'Erdem oğlum polislik nasıl gidiyor?' Soru annemden gelmişti.

Kendisi Erdem'in gizli bir iş için bizim okula geldiğini biliyor ama nerden öğrendiğini inanın bende bilmiyorum.

"Yani iyi gidiyor. Hemde baya iyi. Zaten şu yemekten sonra gece nöbetim var oraya gitmeliyim" kısaca 'bitsede gitsek' diyordu.

"Kızım sen ne okuyordun?" Sözde ablama sorulan soruyla kafamı yemekten kaldırıp ablama baktım. Çünki bu sorunun cevabını bende bilmiyorum.

"Fotorafçılık okuyorum" Aman banane canım?!

"Ne kadar güzel. Evlenmeyi düşünüyor musun?" Oha!

Git oğluna al! Anneminde ne arkadaşları varmış?!

Ablam sırıttığında gözleri direkt Erdem'i bulmuştu. Ablam, Erdem'e bakarak konuşmuştu "Yakışıklı pardon güzel bir kısmet bulursam neden olmasın?"

Ablamda dünden razı şekilde konuşmasına sinir olmuştum resmen. Ne yani ablam Erdem hocadan mı hoşlanıyor?

"Peki oğlum sen? Yani var mı bi' gelin adayı?" Vallahi bu gün, bu evden kimse evlenerek çıkacak.

"Var aklımızda birisi" yemekten başını ilk bana sonra anneme baktı.

Annemde maşallah hiç çekinmez "Kim o oğlum?"

"Şimdilik bir şey yok da olunca ilk size söylerim ben merak etmeyin siz" Erdem'in dediği şeyle histerik bir kahkaha attım.

Ama çok sesiz olduğu için sadece yengem duymuştu.

Resmen geçistiryordu yoksa Erdem de hiç öyle herkese duyuracak bir tip yok.

Sonunda her kes yemeğini yediğinde yengem ve ben ayağa kalkmıştık.

Yavaş yavaş misafirler ve annegil salondaki koltuklara oturduğunda bizde sofrayı toplamaya başlamıştık.

Ablamız olucak hanfendi her kesden önde oturmuştu koltuklara.

"Kızım kalk kardeşine ve yengene yardım et kurulma öyle baş köşeye" annemin komutuyla oflayarak yerinden kalkan ablama güldüm. Oh ya

Sofrayı ablamın homurdanması eşliğinde toplamıştık. Bu kız benden de tembel.

Ben abimin yanına oturduğumda yengem de diğer tarafına oturmuştu. Abim kolunu omzuma koyduğunda bende kafamı göğsüne dayamıştım.

Ortada bir sohbet vardı ama tam anlayamıyordum.

Gözüm sesizce abisinin yani Erdem'in yanında oturan Mavi'ye kaydı. Hiç kimseyi de tanımıyor yerim ya sesizcede oturmuş.

Zaten yakınımdaki bir yerde olduğu için "Pişt Mavi" sesizce ona seslendiğimde bana baktı.

Hemen gülümsediğinde "Gelsene" dünden razı olan Mavi yanıma geldiğinde kucağıma oturdu.

"Çok sıkıcı burası dimi ya?" Kulağına fısıldayarak konuştuğumda "Evet Mavi abla çok sıkıldım"

"Kaçırayım mı seni?" Hevesle bana baktı "Abim izin verir mi ki?" Suratı düşmüştü ama ben gülümsediğimde ayağa kalktım Erdem hocaya bakarak kısık sesle "Hocam ben kardeşinizi kaçırıyorum haberiniz olsun" güldüğünde kafa salladı.

Öğʀᴇɴᴄɪᴍ/+𝟏𝟖/Where stories live. Discover now