Eğer asker kurgusu seviyorsanız sizi buraya alalımm...
~~~~~~~~~~~~
Güzelce giyindikten sonra küpelerimi taktım ve kırmızı rujumu da sürdüm, Artık hazırdım. Çantamı elime alıp aynada son bir kez kendimi süzdükten sonra göz kırpıp odadan dışarı çıktı...
Bölüme bir an önce geçelim istiyorum çünkü "Bomba!" Gibi bir bölüm oldu!
İyi Okumalar Efenimmm;)
"Feride ÖzElçi"
Bir insanoğlu neden ertesi gün Dokuz'da kalkması gerekirken sabahın saat Yedi'sine kadar oturup kız kardeşi ile ağlar ki? Bunu kim yapar?
Tabii ki; "Ben!"
Balım'ın horlama sesleri kulaklarımı tırmalarken, ve aynı zamanda güneş tepeden yüzüme vururken, bu da yetmezmiş gibi Dört saat kesintisiz ağladığımız için başımın içinde horon tepen insancıklar varken şu an uyumak benim için şu "Komutan Bozuntusu"nu" unutmak kadar zor bir şeydi...
Dört saat ağlamamızın sebebi ise o kadar saçma ve boş'tu ki...
Dün gece moralimin bozuk olmasının sebebi; O geri zekalı "Komutan bozuntusu" o kadar yaklaşınca beni öpeceğini zannedip heyecanlanmam ve daha sonra ise bu heyecanımdan rahatsız olup dolu gözler ile "Onun" Yanından -Kaçmam- Ayrılmam idi.
Çünkü;
"Dudaklarımda hissettiğim 'O' Baskı" Aslında biz -Tartışırken- Konuşurken arabanın içine giren kelebekti. Kalbim güm güm atarken-Sebebi Emir Asaf- dudaklarımın üstünde azıcık ömrü kalmış masum bir kelebek vardı...
Balım'ın ağlamasının nedeni ise "Şerefsiz Sevgilisi'nin" Onu;
"Aldatması"İdi!
O çocuğa ilk aşık olduğu, ve bana anlatmaya başladığı günden beridir ona güvenmediğimi, onun da güvenmemesi gerektiğini söylüyordum. Ama o hep beni tersliyordu! Ve işte sonuç benim dediğim gibi olmuştu...Açıkçası "Ben demiştim!" Demeyi her zaman çok severim, ama malesef bu durum için aynı şey geçerli değil...
Balım'a o bana yaklaşınca heyecanlandığımı, terlediğimi, ellerimin titremeye başladığını söylediğimde ağlarken buna kahkaha atmış, Ve; "Ben de Kutay'a Aşık olduğumun farkında değilken böyleydim!" Demişti bana.
Bunu söylediğinde ise; Başımdan aşağı kaynar sular dökülmüştü!
Ben düşünceler ile boğuşup yatamazken, sabahın bu saatinde çalan kapı da üstüne tuz biber olmuştu. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldıkatan sonra, ayağa kalkarak kapıya yöneldim.
Ses çıkarıp Balım'ı uyandırmamak için direnirken yavaşça kapı kulpunu indirdim. Ama kapıyı açtığımda karşımda dikilen kişinin -Çok Sevgili Komşum- Emir Asaf olmasını beklemiyordum!
Ben şaşkın gözler ile ona bakarken, O hiç çekinmeden gözleri ile vücudumu baştan aşağı süzdü. Bu durum utanmama sebep olmuştu çünkü Balım'ın bana verdiği -Sözde- Pijama takımı benim iç çamışırlarıma benziyordu!
Üzerimde siyah bir bralet, altımda ise beyaz desenli ve kısacık bir şort vardı...
Ops! Esta imagem não segue nossas diretrizes de conteúdo. Para continuar a publicação, tente removê-la ou carregar outra.
