"Asker Kurgusu"
Asker-Doktor🏚🩶
Bir ailenin ocağı yanmıştır yine. Kızlarının şehit haberi kasıp kavurmuştur ocaklarını. Sadece ailenin değil ,sevgilisinin de yüreği yanmıştır. Ama beş yıl sonrası yine ortalık darmaduman olmuştur. Bir havaalanı ay...
¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.
Time görevi dikkat çekici detaylarıyla anlatıp benim ve bomba imha uzmanı için gelen helikoptere bindim.Bindiğimde sarışın güzel bir kız görmeyi beklemiyordum doğrusu.Selam durdu,oturmamı bekleyip benden sonra oturduğunda "Denildikleri kadar varmışsınız komutanım."dedi.
Emir verici bir tonla "Yol boyunca benden konuşacaksak yandık,biraz da kendinden konuş."dedim.
"Başak Özhan,bomba imha uzmanı olduğumu zaten biliyorsunuz."dediğinde aklım soyadına takıldı.Barkın Yüzbaşı'nın soyadı da Özhan'dı,elbette aynı soyada sahip olduğumuz bir sürü insan olabilirdi ama takıldım işte.
"Barkın Yüzbaşı'yı tanır mısın?"dediğimde tebessüm edip "Tanırım."dedi.
"Soyadlarınız aynı olunca sormak istedim,bir akrabalık durumunuz var mı?"dediğimde iyice arkasına yaslanıp "Var komutanım,abim olur kendisi."dediğinde şaşkınlıktan gözlerim istemsizce açıldı.
"Kardeşi olduğunu bilmiyordum."dediğimde "Pek kimse bilmez zaten komutanım."diyerek karşılık verdi.
*********************
Helikopterden indiğimizde yüzlerimizde siyah kar maskesi vardı.Kıyafet değişimi yapana kadar tanınmamamız gerekiyordu.
İkimizde kahverengi takımlarımızı giyindik,Başak ayrıca içine koruyucu bir siper geçirmişti çünkü asıl tehlikede olan oydu.
Timle iletişim sağlayabilmiştim,bölgeyi keşife çıkmışlardı.Doğukan önemli detayları benimle paylaşıyordu.
"Başak,görevin içindeyken Laura'sın artık."dedi bizimle ilgilenen görev arkadaşımız.
Başak"Anlaşıldı,"diyerek karşılık verdiğinde bizim için gelen araca yerleştik.
"Şifre,bölünmez millet yoktur."diyerek yanımızdan ayrıldı aracı getiren asker.
Dağ başında bir kulübeye geldiğimizde etrafımızı gözetledim.Bizimkilerden bir iz bulmaya çalışırken gözüm yerdeki mermiye takıldı.Bizim kullandığımız yerli mermilerimizdendi.Biz buradaydık...
Bahçeye doğru ilerlerken içeriden çıkan iki adam arabaya yaklaştı.Başak arabayı durdurduğunda yaklaşan adama aynı anda "Bölünmez millet yoktur."dedik.
O an birkaç el silah sesi işittik.Adam"Tamam,dikkatli bir şekilde içeri girin.Bir çuval inciri berbat etmeyin."dediğinde hızlıca arabadan indik.Adam koşar adımlarla içeriye ilerlerken Başak cebinden çıkardığı bıçağı adamın sırtına sapladı.Kimseye görünmemeye çalışarak adamı arkaya sürükledik.