Bölüm 5

768 60 20
                                    

Ofiste işe alındıktan sonra

Kai nin ağzından

Ofiste kalbim ağzımda geçen zamandan sonra gazeteden çıkıp şehri turladım. Aklım hâlâ Sehun daydı. Sesini bile özlemiştim. Ve ben gideli sanırım çoğu şey değişmişti. Benim tanıdığım, aşık olduğum adam asla sesini yükseltmezdi kimseye karşı. Ama bugün gördüğüm kişi bambaşka biri gibiydi. "Kalbinde nasıl bir yara açtım da acısını başkalarından çıkarıyorsun Sehun. Bu kadar mı soğuttum o kalbini? İnsanlara karşı asla mesafeli olmazdı benim Sehun um. Suho ile konuşması bile eskisi gibi değildi. Kalbine ördüğün buzları da, insanlara karşı ördüğün duvarları da yıkmam gerek. Ve bunu yapacağımı ikimiz de biliyoruz. Hâlâ bana aşıksın. Ve yeniden aşık olacaksın. Bu sefer seni asla bırakmayacağım. Ne pahasına olursa olsun. Hâlâ uykunda adımı sayıklıyorsun. Hissettin mi beni? Elimi tutarken, bana bakarken neden yüzümdeki maskemi çıkarmış hissettim kendimi? Karşında başka biri olarak durmak gerçekten zordu."

☆☆☆

Bugün sabahki olaydan sonra

Sehun ve Kai gün içinde birkaç kez karşılaşmış. Ama Sehun ondan uzak durmaya çalışmıştı. Bilerek yaptığını anlamıştı Kai. "Demek Jongin ile arana mesafe istiyorsun Sehun ama üzgünüm. Sen benden kaçtıkça, ben sana geliyor olacağım. Ta ki aramızdaki mesafe yok olana kadar" dedi Kai. Ve bütün gün saçma sapan sorular sorup Sehun un yanında dolanmaya çalışmıştı. Aldığı cevaplar kısa bile olsa, onun için başlangıçta bu kadar konuşuyor olabilmek bile iyi bir adımdı. Bütün gün o görmeden birkaç kare fotoğrafını bile çekmişti. Ve Sehun a asılmaya çalışan herkesi uzaklaştırma işini de kendine görev edinmişti Kai. Bu kadar güzel ve masum olmak zorunda mıydı. Kendine asılan bay bayan kimseye yüz vermiyordu Sehun. İşini düzgün yapmayan insanları azarlıyordu.
İş çıkışında Sehun kendine yanık kremi almak için karşıdaki eczaneye gitti. Geri dönüşte kaldırımda tek başına yavru bir kedi görünce etrafta bakınıp annesini aradı. Bulamayınca kimsenin bakmadığından emin olduğu bir zaman yavru kediyi alıp, ceketinin içine koydu. Marketten küçük bir kap ve süt aldı. Hemen yan taraftaki parka ilerleyip kedi için sütü kaba koydu. Kediyi de ceketinin içinden çıkarıp sütü içmesini bekledi.
Kedi sütünü içerken ilerden gelen miyavlamayla o tarafa döndü Sehun. Biraz daha büyük bir kedi gelip yavru kediyi yalamaya başladı. "Sanırım anneni bulduk ne dersin? Size güzel günler kedicikler" dedi ve kalan sütü de kaba boşaltıp ikisinin de içmesi için oraya bıraktı. Etrafına tekrar bakıp kimsenin olmadığından emin olunca işyerinin garajına doğru ilerledi. Ahh yapmayın tabikii Kai hâlâ onu izliyordu. "Sanırım ikimiz de maskelerle yaşıyoruz. Sen hâlâ o masum Sehun sun. Hâlâ benim tanıdığım adam. Kalbinin kapılarını o kedicikler gibi tırmalamam bile gerekse, bana açacaksın. Bunu biliyordum ama artık eminim. Seni hâlâ seviyorum. Yarın görüşürüz sevgilim" dedi Kai. Ve Suho nun evine doğru yola çıktı.

☆☆☆

Sehun Min i okuldan almış eve gelip yemek faslını halletmişti. Yanıkları için aldığı kremi de sürmüştü bacağına. Aklı hâlâ bugün olan şeylerde kalmıştı. Tv izleyen oğlunun yanına gidip onunla izlemeye başladı. Ve yine marsupilami. Min ile sohbet edip, çizgi film izlerken zaman akmaya devam ediyordu. En azından akşamı eğlenceliydi oğlu sayesinde. Uyandığında koltukta uyuya kalmıştı baba oğul. Min, Sehun a kollarını sarmış, başını da appasının kalbinin üzerine koymuştu. "Gel bakalım koca bebek" deyip, oğlunu kucaklayıp, tv yi kapatarak üst kata yöneldi. Dolaptan oğlunun pijamalarından birini alıp uyandırmadan ona giydirdi. Kapıyı ve bebek telsizini açıp, kendi pijamasını giyip yatağına uzandı. Yeniden düşüncelerle. "Neden marsupilami ailesinin peşindeki avcıyı tutuklamazlar ki? Baba marsupilami ve ailesi rahatça ormanda yaşayabilir bu sayede" deyip kendini uykuya teslim etti :) :)

BİLİNMEZ // SEKAİ ~ KAİHUNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin