BAŞLANGIÇ

701 264 92
                                    

"Şimdi bir ölüyüm ben, bir ceset, bir kuyunun dibinde."

Adım Selim Sezgi,İstanbul'un en temiz ve en huzurlu Semti Çengelköy'de yaşıyorum.Semtin ne kadar temiz ve huzurlu olmasına rağmen evimi bok götürüp hiç huzuru yoktu.Hayır bir öğrenci değilim evimin pisliği bu yüzden değil!Hayır hayır sevdiğim kız tarafından terk edilmedim de evimin huzurunun olmamasının nedeni bu da değil!Aksine sevdiğim kız var Adı Defne.Onunla 2 yıl önce Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü sınıfında karşılaştım.Çok güzel,kokusu cennet.Ama onu aldattım çünkü beni bırakmadı,beni hep sevdi bende onu.Onu sevdiğim için aldatmak zorundaydım yoksa benden gitmeyecekti.Onunla evleneceğim,hayalim bu.Ama düğünümüz çok farklı olacak çok sessiz bir yerde,ay ışığında sessiz bir şekilde dans edilecek.Şuan farklı bir kişiyle beraberim ama hala Defne'yi seviyorum ve kararım net onunla evleneceğim.Her şey tamam bir ben eksiğim,gelinliği,düğün yeri,kişiler hepsi hazır davetiye gönderildi hepsine.Her şeyden önce bir ailem var.Annem,babam ve kız kardeşim.Onlarla aram pek iyi değil,herkes farklı yerlerde.Annem ve babam beni gözetleyecek kadar yakınımda karışamayacak kadar da uzaktalar.Kız kardeşim var adını bilmiyorum,nerede,ne yapıyor hiç bir bilgim yok.İki hayalim var,insanlara kendimi göstermek ve Defneyle evlenmek.İnsanlara kendimi gösterdim bunu başardım.Bu semtte herkes beni tanır fakat adımı sorsanız kimse bilmez.Çünkü ismin bir önemi yok bu zamana kadar yaptığım tüm kötülüklerde kendi adımı imza olarak atmadım.Kendi adımı bir tek siz biliyorsunuz,çünkü sizler benim en yakınımsınız.Herkes zamanla kendi ismimi öğrenecek bir gün iyilik yaptığımda ismimi gururla açıklayacağım.Ama iyilik yapmak için fazla vaktim yok.Çünkü ben bir ölüyüm!Evet dediğim gibi şuan birlikte olduğum bir kız var,İsmi Çağla.Çok masum ve ona kıyamıyorum.Kendimce şiirler yazar,kitap okur ve tüm gün boyunca televizyon izlerim.Yapacağım başka bir şey yok zamanın gelmesini bekliyorum.Kimseye bağlı değilim,kimse beni ilgilendirmiyor.24 yaşındayım,hayatımın baharındayım.Fakat üzerime sağanak yağmur var.Bu hayatta beni anlayan tek kişi Defne,o yüzden aldattım.Yakında yanına gittiğimde beni kabul etmek zorunda çünkü oda bana aşık.Giderken son sözü "sana aşığım"demekti çünkü.Biz çok farklıydık evimde ikimizin odası,dolabımda ikimizin kıyafetleri,yatağımda ikimizin kokusu vardı.Bize kalsa tüm gün birbirimizi izlemek bizim için en güzel şeydi.Fakat lanet olası üniversite buna engeldi,zaten bizi ayıran onu aldatma sebebim üniversiteydi ya.Hayır hayır Çağla bizim üniversiteden değil.Onunla okuldan ayrıldıktan sonra tanıştım.Defne ile karşılaştığımda aramızda kısa bir muhabbet geçmişti ;

-Merhaba,ben Selim.Kendimce iyi bir insanım tanışabilir miyiz?

-Merhaba,ben de Defne.tanışabiliriz tabii ki.

Bu ön konuşmayı bitirdikten sonra kendimize yer bulup oturduk ve konuşmaya daldık.Önce ben;

-Demek ki sende psikoloji okuyorsun ha.Bizim iş zor,ne kadar deli,psikopat varsa bizi bulacak ve biz onlarla zorunlu bir şekilde uğraşmak zorunda kalacağız.
-Evet işimizin zorlu yanları var fakat ben işimi seviyorum o deli,psikopat insanları normalleştirmek bizi ayrı kılar.Böyle düşünerek kafandaki olumsuzlukları atmalısın Selim.

"Bana ismimle hitap etmesi ve benden farklı düşünceleri hoşuma gitmedi değil.Aslında güzel kızda yakınlaşırsam iyi olur"iç sesiyle ;

-Yapımda nedenini bilmediğim bir negatiflik var,çözemiyorum ilk hastan ben olabilir miyim psikolog hanım ?
"Gülerek" evet cevabını almıştım.İlk görüşte etkilendiğim gibi konuştukça şaşkınlığımın ilk yolu kalbim olmuştu.Çünkü eve gittiğimde onla konuştuğumuz dakikaları hatırlayıp,hiç sevmediğim üniversiteye gitmek için erken uyumuştum.Sabah her zaman ki kalkmamdan farklı bir şekilde kalktım.Yüzüm gülüyor,evin içinde şarkılar söylüyordum.Söylemek gerekirse o gün üniversiteye gitmeden önce aynaya baktığım ilk gün olmuştu.Güzel bir mavi gömlek onun altına kot pantolon ve şık bir spor ayakkabı giyip,parfüm sıkıp,saç düzenleyip evden çıkmıştım.Psikoloji sınıfına ilk girdiğimde gözlerim onu arıyordu fakat ne oturanlarda ne de gelenlerde onu görmüş değildim.Hoca derse girmişti,bir umutla geldiğim derste yüzümün düşmesi hiçte hoş olmamıştı,derse kendimi veremiyordum.Dersi dinlemediğimi biliyordum fakat kapının açılıp birinin girdiğini gördüm o Defne'ydi.O zaman anlamıştım sakar bir kızdı çünkü merdivenlerden çıkarken ayağı kaymış yere kapaklanmıştı.Herkes Defne'ye gülüyor ve benim sinirim herkese bozuluyordu.Yanına gidip hemen kaldırıp yanıma oturttum.

-Defne iyi misin sen ? Bir yerinde bir şey var mı ?

-İyiyim Selim,nasıl güldü öküzler ya of rezil oldum herkese.

"Şşşş sessiz olun derse konsantre olun" bu ses şuan dersimize giren Mehmet hocanın sesiydi.Ders bitmiş ve biz dün oturduğumuz masaya tekrar oturmuştuk.Sürekli"Düşerken çok rezil miydim of Defne of az dikkat etsen bunların hiç biri başına gelmez" diyerek söyleniyordu.Benim gülüşümü görünce"Gülme be pislik orada saol kaldırdın ama şimdi oradaki öküzlerden farkın kalmadı"diyerek sinirlenmişti bende özür dileyip gönlünü almıştım.

-Eee psikolog hanım ne zaman boşsunuz?Tedaviye ihtiyacım var.
-Benim zamanım var efendim,ama mekan bulmak gerek.

Aklımdan bizim evin uygun olacağını düşündüm ama Defne açısından sıkıntı olabilirdi.Sorduğumda şaşırmış "tamam gelirim"cevabını almıştım.Çengelköy'deki evime ikimiz beraber geldiğimizde içerideki vaziyeti unutmuştum,adeta bok götürüyordu.Defne'nin ilk tepkisi ;

-Önce burayı temizlememiz lazım bu ne böyle ne zamandan beri temizlik yapmıyorsun sen ? demek olmuştu.Ben ise mahcup bir duruş sergilemiştim.O günlük duracağımız odayı acele bir şekilde temizledik ve işe koyulduk.
-Anlatım bakalım Selim Bey şikayetiniz nedir ?
-Ohoo bu ne ciddiyet olmaz ki böyle.
-Öhö öhö SELİM BEY!

-Tamam Defne Hanım şikayetçi olduğum tarafım,çok takıntılı bir insanım.Kafama koyduğum şeyleri yapmam güzel ama kafama koyduğum her şey güzel olmayabiliyor.

-Anladım Selim Bey.Durumunuz insana göre anormal bir durum ilk önce bir hastaneye gidip %100 insan raporu alsanız?Çünkü can sağlığımı tehlikeye atmak istemiyorum.

-Öhö öhö DEFNE HANIM!

-Neyse neyse (gülerek) anladım ben sizi.Ancak şuan elimde bulunan bilgiler bu kadar detaylı olmadığı için size yardımcı olmam pek mümkün değil.Aramızda birbirimize laf sokarak bu tür muhabbetlerin geçmesi çok güzeldi,yavaş yavaş hoşlandığım kızla ciddi anlamda 2 günde aşırı yol kat etmiştik.Yaklaşık 1.30 saat kaldıktan sonra ailesinin beklediğini hemen gitmesi gerektiğini bildirdi ve bende uğurladım.Günümün çok güzel geçtiği için teşekkürlerimi ilettim tabii ki ve bir daha ki randevuyu 2 gün sonraya almayı başarmıştım.




Dipteki SessizlikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin