KAVGADAKİ ÇOCUK-2

2.1K 147 1
                                    

Sinirlenmişim zaten daha ne kadar üzerime gelebilirler acaba. Ona döndüm ve "bence sen anında burdan git çünkü tek yaptığın sevgiliciğini rezil etmek baksana şuan benimle kavga etmek yerine seninle konuştuklarımı dinliyo aslında beni zorlayacağını düşünmüştüm ama sağol çok iyi gösterdin böyle olmadığını sonuçta ben olsam şuan konuşmamızdan istifade üzerine saldırırdım neyse bence hala şansın var tabi sevgilini bilemem ama bence en azından daha az rezil olur unutma bidahakine sevgilinin rezil  oluşunu izlerim bu sadece bir kerelikti!!" O kadar uzun cümle kurmuştumki ben bile şaşırdım. Karşımdaki çocukta ben ve diğerleri gibi dediklerime şaşkındı. Ben hemen kendimi toparladım. Sonuçta o kadar laf ettik sonrada şaşırabilirim. O da kendine geldi sustu ve geri çekildi. Ben de karşımdaki bayan özgüven patlamasının yanına gittim. Ona hala çok öfkeliyim. Aslında normalde dedikleri pek umurumda olmaz. Ama dedikleri doğru beni öfkelendiren bu. Kız yerde olduğu için eğildim. "Bir asla bana bulaşma
İki hayatım hakkında konuşma
Üç birdaha karşıma çıkma Ve son olarak dört bir dahakine bana yumruk atmaya çalışan o  elini kırarım bu yaptıklarıma dua et ve bir daha bana bulaşma ANLADINMI?" İlk düşündüklerimi sindirmeye çalıştı bu haline gülesim geldi. O bana dediklerini ödüyordu sadece. Bu benim suçum değildi. Ah kimi kandırıyorum. Ben hep vicdan azabı çekeceğim. Yüzüme sadistçe bir gülüş ekledim. Ve kıza bir daha sordum "ANLADINMI!!" Bana baktı ve başını öne eğdi "a-anladım" dedi. Bende ona son bir kez baktım. Ve yine sadistçe güldüm. Bu halim onu daha çok korkutuyordu. Ama bilmiyorduki bu gülüşün altında mahvolmuş bir hayat perişan bir kız ve koca bir pişmanlık var. Keşke o gece eve hiç gelmeseydim. Kıza arkamı döndüm ve merdivenlere yöneldim. Durdum onlara son kez omzumun arkasından baktım ve gittim.

LUCAS ROUX (kavgadaki çocuk )

Luke ile okula giriyorduk. Benim aklım hala iki gün önce kavgada gördüğüm kızdaydı. Yeni biri olduğu belli. Buralarda beni bilmeyen yoktur. Belkide tanıyamamıştır kim bilir. Ama bana bir daha karışırsa komada beni öğreniceğinden eminim. Lukenın omzuma vurmasıyla düşüncelerimden arındım. "Lucas ne bu kalabalık gezi falanmı var?" Ne kalabalığından bahsediyor bu. Herkes koridora toplanmış ne oluyor burda ya. Yürüyen birini durdurdum. "Ne oluyor burda bu kalabalık ne!" Çocuk çok korktu ya yazık. Tabikide yazık değil. "DÖKÜL" "yeni gelen kız sevgilini jessıcayı dövüyo abi" haha abi mi neyse. Kim lan benim sevgilimi dövmeye cürret eden. İyice sinirlendim. Ve bağırmaya başladım "sevgilime vurmaya kim cürret etti" sonra birazdaha ilerledim. Bu o kızdı biraz durdum. Onu burda görmeyi beklemiyordum. Sonra bağırmaya başladım "sevgilime ne yaptığını sanıyorsun sen!!!" Sinirlendiği belliydi. Hatta fazla öfkeliydi. Jessıca ne yapmış olabilirdiki bunu sonra tartışabilirdim önemli olan şuan oydu. Cevap vermeye başladı. "bence sen anında burdan git çünkü tek yaptığın sevgiliciğini rezil etmek baksana şuan benimle kavga etmek yerine seninle konuştuklarımı dinliyo aslında beni zorlayacağını düşünmüştüm ama sağol çok iyi gösterdin böyle olmadığını sonuçta ben olsam şuan konuşmamızdan istifade üzerine saldırırdım neyse bence hala şansın var tabi sevgilini bilemem ama bence en azından daha az rezil olur unutma bidahakine sevgilinin rezil  oluşunu izlerim bu sadece bir kerelikti!!" Bu kadar uzun cümle kurmasına şaşırmıştım. Ama haklıydı. Bu yüzden kendimi düzeltip geriye çekildim. Oda jessıcanın yanına gitti eğildi ve birşeyler fısıldadı sonrada bağırdı "ANLADINMI!" Bu kızdada ne gür ses varmış arkadaş. Jessıca cevap vermedi. Bir daha bağırdı "ANLADINMI" jessıca kekelemeye başladı "a-anladım" dedi bu kızı gittikçe daha çok merak etmeye başlıyorum. Sadistçe güldü. Ve merdivenlere yöneldi. Merdivenlerde bir kez daha durdu. Omzundan buraya baktı güldü ve gitti. Bende hemen jessıcanın yanına gittim. "Jessıca sen bu kıza ne dedin" duraksadı "bir şey demedim canım bir den saldırdı" buna kanıcağımımı sanıyo cidden "ne dedin!!!" Şaşırdı bağırmamı beklemiyordu sanırım ama sorduğuma cevap alamıyınca deliriyorum benim suçum değil. Anlatmaya başladı. Ah tanrım boşu boşuna dayak yememiş en azından "bir daha böyle birşey yaparsan beni unut sanane lan başkalarının hayatından ben sana karışana karışma demiyorumki karışmayana karışma bak yedin dayağını oturdun aşağı!" Oturdu ve ağlamaya başladı. Umurumda değil benim de annem öldü bu yüzden aile konularında çok ciddiyimdir. Belkide bu kızında ailesi öldü. Bu yüzden bu sinirim. Jessıcayı orada bırakıp sınıfa doğru yol aldım. Koridorda bir kırılma sesi duydum. Hemen döndüm. Kızlar tuvaletinden geliyordu ses. Oraya giremezdim. Bir kız girdi hemen içeri arkasındanda lisa. Laura girerken kolundan tuttum. "Ne oluyor içerde" göz devirdi. Derken içerden bir ses geldi "ash!!" Laura hemen kolumu itti ve içeri girdi. Ardından luke yanıma geldi. Ve beraber sınıfa çıktık. Nasılsa öğrenecektim. Kasmaya gerek yoktu.

ASHLEY WILLIAMS:

Merdivenlerden çıktığımda kimse yoktu. Artık kendimi rahat burakabilirdim. Gözümden bir yaş düştü. Ve sonra diğerleri. Lavaboya gittim. Orda kendimi tamamen bıraktım. Yere çöküp ağlamaya başladım. Her geçen saniye daha çok şiddetleniyordu ağlamam. Sonunda hıçkıra hıçkıra ağlamaya başladım. Ellerim titriyordu. Olamaz yine sinir krizi geçiriyordum. Sinir krizim ben daha on yaşındayken başlamıştı. İşte yine oluyordu. Ellerim yine titriyordu gereğinden fazla. Dayanamadım ve aynaya bir yumruk attım. Bu yaşananlar çok fazlaydı. Eskiden pek bir makyaj yapmazdım. Şimdi ise her gün gözümün altındaki kızarıklıkları kapatıyorum ağlıyordum durmadan kimseye belli etmeden içimden ağlıyordum her saniye bir yerde okuduğum gibiydi hayat
- Söylenemiyor çok şey susmadan
Söylenemiyordu cidden elim kanıyordu ama umurumda değildi titremiyordum artık. İçeriye kat girdi sonrada lisa kat bağırdı "ash!!" Etraf bulanıklaşıyordu kimin umurunda vampirken ölmek yoktu. Sonrada laura girdi içeri. Kolumdan tutup kaldırdılar beni ve revire gittik iki sargı yaptı. Bir torba kan verdi. Torbadaki kanı içtim. Artık birazdaha iyiydim. Sınıfa gittim kat ve 2L arkamdan geliyordu zil çalmıştı kimse yoktu koridorda sınıfın kapısını çalmadan açtım bütün gözler bende ve elimdeydi. Hocada diğerleri gibi şaşkınca bakıyordu. Katler oturdu. Bende çantamı hazırlıyordum. Kavgadaki çocuk tam arkamda oturuyordu. Şaşkınca bana bakıyordu diğerleri gibi. Çantamı hazırladım ve çıktım. Kat arkamdan gelmedi yalnız kalmam gerektiğini biliyordu. Bende motoruma binip sahile geldim. Kayalıkların üzerine oturup etrafı izledim. Bir süre. Bana iyi geliyordu sahil yine öyle oldu. Akşam olmuştu kat ve jordandan onlarca mesaj ve arama vardı. Motora atlayıp eve gittim. Evin kapısını açtığımda çantamı yere fıtlattım. Jordan merakla beni bekliyor kat se mutfakta sofrayı kuruyordu. "Aç değilim" dedim. Ve merdivenlere yöneldim. Odama geldiğimde direk kıyafetlerimi giydim ve kendimi yatağa attım. Ardımda bir adet meraklı kat ve jordan bırakarak uykuya bıraktım kendimi...

Vampirin Karanlık YüzüWhere stories live. Discover now