Vampirin Karanlık Yüzü

KAÇIRILMA

Sıkıcı bir hafta sonundan sonra ki hep şirkette çalıştım. Pazartesi sendromu yaşıyorum. Ama bugün kendimi mutlu etmek için bir sebebim var. Bugün lucaslarla sinemaya gideceğiz. Harika! Mutluluktan uçuyorum ki alarmdan önce kalkmamda bunun cabası. Çok heyecanlıyım. Bu mutluluk niye bilmiyorum. Bilmek istediğimide sanmıyorum. Ben böyle iyiyim. Duşumu alıp giyindim ve kati uyandırmaya gittim. Katın kapısını yavaşça açtım ve bağırdım "deprem oluyor kaçın!!" Kız resmen uçtu ya. Tabi her uçan yeri boylar o da aynı şekilde yeri boyladı. Yeri kucaklıyo şuan. Ben ona kahkahalarla gülerken o bana öldürücü bakışlar gönderiyordu. Veklediğim gibi bağırmaya başladı. "ASH!!!" Bu sesi jordan bile duymuş olacakki odaya daldı. Yani bildiğin daldı. Ve bir bana birde kate baktı. Ve gülmeye başladı. Kat ona döndü ve "ashi öldürdükten sonra bana gülmenin hesabını vericeksin jordan" jordan bir adım geriledi. "Golmonon hosobono vorocokson jordon" dedim. Anında bana döndü. Kırmızı renk görmüş boğa gibiydi şuan veya kan görmüş vampir gibi.
-konumuz bumu ash cidden
Birde iç ses eksikti
-kızım kaçsana
Ha doğru uzayım ben
-bencede yani
Kes sesini
İç sesimle tartışmam bittiğinde katın bana doğru geldiğini gördüm. İyiki pijamalarla değilim yoksa vay halime. Neyse vampir hızımla okula koştum. Ama bu yaptığımın ne kadar saçma bir fikir olduğunu okula gelince anladım. Tamam konu katın beni yakalayabileceği değil ayrıca biz dışarda kavga etmeyiz asla. Sorun şuki ormandan okula neredeyse 4km var ve ben şuan baya yoruldum. Kan içmeliyim. Sınıfa gittim. Tabi vampir hızımla değil yorgunum ben. Sırama oturdum ve kate mesaj yazdım.
(Ash:A kat:K)
A:kat ben okuldayım bugün kavga yok okey ayrıca bugün sinemaya gideceğiz unutma..
K:iyi bu seferlik yırttın ama bir dahakine acımam ona göre ayrıca tabiki unutmadım ve ash o kadar yolu nasıl gittin koşarak aptal...
A:o da benim sırrım ki şuan aşırı yorgunum
K:nese bay
A:bay :)
Telefonumun aniden çekilmesiyle karşımdakine baktım. Laura bana bakıp sırıtıyordu. "Akşama kadar sırıtmayımı düşünüyorsun ve ayrıca telefonumu ver hemen!" Ani dönüşüme şaşırdı ama telefonum yani. Her neyse. "Tamam be" dedi ve telefonumu verdi ve yanıma oturdu. Arka sıramızdaysa lucas ve luke vardı. Arada omzumun arkasından ona bakıyordum. Oda bana bakıp gülümsüyordu. Sonra zeka küpü hoca geldi. Bu hocaya zeka küpü dememin sebebi hoca yalnış söylüyo biz düzeltince bağırıyor. Hocadan sonra nöbetçi geldi "hocam müdür ashleyi çağırıyor" hoca tamam dedi ve bana 'git' bakışı attı. Bende sınıftan çıktım bir vukuat yoktu. Ee ne yaptım ben bu sefer birşey yapmadımki hatta en sakin kaldığım okul burası. Müdürün kapısına geldiğimizde nöbetçi gitti. Bende içeri girdim. Bu sefer kapıyı tıklatarak ne yaptığımı bilmiyorum ve şuan gerginim. Müdür girdiğimde bana gülümsedi bana gülümsedi vukuat yok vuhu da o zaman beni niye çağırdı keltoş müdür? "Otur kızım" oturdum ne yapıyım yani şaşkın ben. "Seni buraya çağırmamın nedeni müzik yarışması okulumuzu temsil edeceksin" ben şok ben vefat ben iptal sen nerden biliyon lan "katden öğrendim" ve yine aklımı okudu bundan vazgeçmeliyim. Her neyse katıde unutmadım tabi sen öldün kat. "İtiraz istemiyorum!" Peki dedim ve çıktım. Kat bittin sen. Zil çaldı. Bizim sınıfın önünde çıkan hocayı gördüm. Bende sınıfa girdim. Kat bana meraklı gözlerle bakıyordu senin o gözünü oyacağım evde haberin yok. "Kat" dedim. Meraklı gözlerle bana bakıyordu.
" müzik yarışması sana birley hatırlattımı?" O sırada ona 'bunun eve gidişide var' bakışı atıyordum. "Ash please ve müzik yarışması bugün" deiğinde benim şalterler attı tabi. Vampir yüzümde çıkmıştı. Hem müzik yarışmasına kaydediyorlar hemde gününde haberim  oluyo oh ne ala memleket. Vampir dişlerimi yerine soktum. Arkamdan lucas geldi. Ve kulağıma fusıldadı "yarışmadan sonra konuşmalıyız" dedi ve gitti. Ay ne diyecekki merak ettim ama ya. Kahretsin. Ve bir o kadarda oley!!

LUCAS ROUX:
Sınıftan çıktığımda yüzümde aptal bir gülümseme vardı. Ben ashleye aşık olmuştum. Ve bunu bugün yarışmadan sonra ashleye söyleyeceğim. Umarım kabul eder ve beni seviyordur. Duvara yaslanmıştım bir mesaj sesi ile doğruldum.
-Üzgünüm roux ama sen itiraf edene kadr o yok olucak ve ben canının yanışını zevkle izleyeceğim..
Mıchael

Kahretsin o ashi elimden alamaz değilmi buna izin vermem asla. Ash istesede istemesede onun yanında olacağım. Mıchaele onu veremem.
Birkaç saat sonra müzik yarışması;
Ashleyden:
Heyecanlı değildim. Hiç bir zaman olmadım zaten. Müzik beni rahatlatıyordu.
-olsanda yaralı müzik sarar yaranı
Bencede öyle. Ve sıra bana geldi. Sahneye çıktım ve selena gomez/champıon söyledim. Şarkı bittiğinde alkışladılar bazıları ise ıslık çaldı. Tam sahneden inecektimki sırtımda derin bir acı hissettim. Etraf kararırken son duyduğum şey lucasın sesiydi "ashley beni bırakamazsın!!"  Sonrası ise karanlık.

LUCAS ROUX:
Dediğini yapmıştı işte hemde herkesin önünde. Adamlarından birine emretmiş ve ashin sırtına kazık fırlattırmıştı. Yere yığılırken tuttum onu ve kulağına fısıldadım "ashley beni bırakamazsın!!"   Ash gözlerini kapattığında bayıldığını anlamıştım. Onu kollarımdan aldı biri. Alana bakınca jordan olduğunu gördüm. Bu herifi kuzeni olduğunu öğrenmeden önce deli gibi kıskanıyordum. Onu aldı ve revire götürdü. Bende kendime geldim ve revire gittim. Doktor "kalp hizasına gelmediği için şanslısınız ama yara derin bir kaç saate düzelmez" dedi ve gitti. Melek gibi uyuyordu ash. Bizde doktorun içeri girmesi ve bir ton lafı ile çıktık. Ben luke nun yanına jordan ise katın yanına gitti.

MICHAEL COSTA:
Adamlarıma söylediğim gibi ashley denen kıza kazığı saplamışlardı. Herkesin önünde yapma nedenleri ise lucasın bunu görmesiydi. Ve istediğimde oldu. Kızı merak ettim açıkçası ama umurumda değil. Her neyse birgün mutlaka görürüm sonuçta. Bunları lucasa yapma nedenim ise o benim kardeşimi öldürdü. O günden beri onun canını yakmaya çalışıyordum. Ve en çok buna etkilendi doğrusu dur bakalım lucas daha yeni başlıyoruz. O sırada odama adamlarımdan biri girdi. "Abi kızı revire almışlar revirde yalnız doktor içeri sokmamış" güzel "yarası ne alemde?" Yarası önemli tabi
hemen ölürse o zaman canı fazla yanmazki. "Bir kaç saat iyileşmezmiş abi" ne gül bir gün böyle. Suratıma şeytani bir gülüş ekledim. Ve adama döndüm. "Kızı alın ordan misafirimiz olucak" adam başını sallası ve gitti. Canın yanacak roux hemde çok.

LUCAS ROUX:
Revirden çıkalı yarım saat olmuştu. Bu yarım saatte luke nın yatıltırmalarına okulun dedikodularına katın feryadına jordanın tesellilerine katlanmıştım. Ama artık yeter. Doktoru ikna etmemle. Tabi baya zor oldu. Revire girdim. Ama burası BOŞ. Ash nerde kaçırılmış olamaz değilmi? Ama dışarı çıkamaz o halde. Costa bunu ödeyeceksin sana yemin ederim...

ASHLEY WILLIAMS:
Gözlerimi yavaş yavaş açtım. Depo gibi bir yerdeydim. Kaçırılma durumum %99 olduğundan kaçırıldığımı anladım. Peki benden ne istiyorlardı? Fırsattan istifade depoyu incelemeye başladım malum bir sonuca varamıyonca. Simsiyah bir depoydu. Duvardan biri çıktı. "Oo lucasınki uyanmış" dedi ve güldü. Adi herif. Yanıdakide "malzemeleri getir o zaman" ruh hastaları. Kıpırdandığımda sırtımdaki yara yüzünden boğuk bir inleme çıktı ağzımdan. Daha sonra elinde bir tepsi ile bir adam geldi. Tepsinin içinde çakı gibi malzemeler vardı. Genel tanım yaparsak işkence aletleri. Önümde durup pis pis sırıtan adama bir tekme attım. Salak yere düştü hemen. Daha sonra sinirle ayağa kalktı ve çakıyı eline aldı. "Bunu sen istedin!!" Dedi ve karnıma bıçağı geçirdi. Hemde tam yaramın hizasına. Birkaç saat içinde müdahale edilmezse ölebilirim anlayacağınız. Şuan canım fena acıyordu. Ve gözlerim kendini karanlığa bırakırken adamın o iğrenç sesini duydum. "pişman değilim" ve o iğrenç kahkahası sonrası ise karanlık.

UMARBEĞENMİŞSİNİZDİR MEDYADA MICHAEL VAR.

VOTE VE YORUMLARI UNUTMAYIN...