Ölümün kıyısındayım. Saat 03:20
'Boğazımda nefesimi kesen bir düğüm. İstemsizce akan gözyaşımla vesselam.'
Ne güçtür yazamamak. Lanet olası kalbinin içindeki ağrının bütün vücudunu işgal altına alması, burnunda kan kokusu, tıpkı onun kokusu gibi ciğerlerine işlemiş bir koku, yastığının ıslaklığı ve sırtından aşağıya damlayan terin soğukluğuyla beklemek. Bunlar hepsi eş değer değil miydi, ölümün kıyısında oluşuna? Aklındaki binlerce intihar girişimleriyle kıyaslandığında, en zoru değil miydi kasıklarına kadar hissettiğin acı. Ölmek için yalvartan, bedenini kuşatma altına alan başlı başına biri değil miydi?
Peki o uçurumdan atlarken içinde büyüttüğün çocuğun ölmesini düşünmek zor olan değil miydi yine, kahretsin!
Bana soracak olursanız şişenin dibinde kendimi aramaktan yorulan, bulduğum ana kadar kana kana bizi içme arzusuylayım. Hoşça kal mevzusuna gelince de hıçkıra hıçkıra ağladığım hoşçakallara, güle güle sarılıyorum yalnızlıkta ki o uç noktalara. Umarım en kısa zamanda ruhlarımızla görüşüp griye bürünme dileğiyle...
_ Kendinize iyi bakın.
![](https://img.wattpad.com/cover/59683703-288-k387870.jpg)
YOU ARE READING
Kutsal Adama Dair
RomanceYıkık bir şehir gibi. Enkazın altından çıkması güç onlarca duygu. Mezarlık kokan bir kadının satırları. Ölümün gelmesi için iflasa meyilli organlar... İhanete uğrayan babasız yanının katili Ve hala faili meçhul olan anneliğine ihanet etmiş bir adam...