Ağzındaki yemeği bitirip suyunu içti. Dün akşam sinirli bir şekilde giden adam henüz gelmemişti ve bu bi bakıma eylülün işine geliyordu. Sonuçta sevgi ablasıyla konuşup daha fazla şey hatırlayabilirdi, sadece biraz zorlaması gerekiyordu.
"Kazayı tam hatırlamıyor musun ? "
Sevgi ablanın sorduğu soru ile düşüncelerini bir kenara bıraktı ve ona odaklandı.
"hayır tam değil ama.....hatırlayacağım başka yolu yok "
Kafasını ağır ağır sallayan kadın hafızasını kazanması için kıza yardım etmek istiyordu ama nasıl yapacağını bilemiyordu işte. Birkaç dakika süren sessizliği kadının sözleri böldü
"Eylül bekle beni, önce gidip onun nerde olduğuna bakayım sonrada eşimle konuşup bu olaya bir çözüm bulacağım "
h-Hızla ayaklanan kadın kapıya doğru gitti ve çıktı. Eylül ise ne demek istediğini anlamamıştı, eşi ile ne alakası vardı ki ? Önemsemedi, zaten şu saatten sonra neyi önemseyeceğini bile anlamamıştı. Hayatı o kadar saçma bir hal almıştı ki. Gerçi onun bir hayatı var mıydı ki ? O kadar saçma bir durumdaydı ki ne yapacağını bilmiyordu. Daha kendini bile tanımıyordu, ne kadarda aciz bir durumdaydı. Ama hatırlayacaktı, ne pahasına olursa olsun hatırlayacaktı her şeyi ve buradan kurtulacaktı. Tabi artık buradan gitmek istediğinden emin değildi . Buradan gitmek demek bir daha onun kokusunu alamamak, bir daha sesini duyamamaktı ve bunun ihtimali bile eylülün ödünü koparıyordu. Onun olmadığı bir hayat olabilir miydi ? Görebileceği ilk şey onun yüzü olmazsa görmenin ne anlamı vardı. Zaten sadece onu görmek için istemiyor muydu görebilmeyi ? Olamazdı, o eylülü atsa bile eylül onu bırakamazdı hele ki ona bu derece bağlı, bu derece aşık iken. Onun Olmadığı bir hayatta yaşayamazdı. Son kararını vermişti hatırlasa bile gitmeyecekti buradan. Adamın onu sevmediğini anlamıştı zaten, itiraf ettiği gün eylüle bir cevap bile vermemişti. Onu bu konuda zorlayamazdı ama en azından bir kerede olsa onu görmeliydi, her şeye rağmen bir kere bakmalıydı gözlerine. Kapının açılması ile biraz tedirgin oldu ama onun gelmediğini anlayınca derin bir nefes verdi.
"Eylül, sana iyi haberlerim var "
Sevgi ablanın heyecanlı sesi ile eylül de heyecanlanmıştı. Kapıyı ardından kapatan kadın hızla yatağa oturdu ve ellerini eylülün ellerinin üzerine koydu
"Eşimle konuştum , tanıdığı bir doktor varmış numarasını verdi "
Kaşları çatılan eylül kadının ne dediğini anlamamıştı
"iyide ne yapacağız ki biz doktoru ? " Alayla güldü kadın
"Aptal, hafızan için yardımcı olabilirmiş "
Sevgi ablanın hakaretine aldırmadan gülümsedi"Ee şey nasıl arayacağız ?"
Hızla cebinden telefonu çıkardı kadın."Benim telefonumla tabi ki "
"Peki o gelirse ? "
"Endişelenme evde değil, gelene kadar hallederiz "
"Emin misin ?"
"Evet " derin nefes alan kadın numarayı tuşladı ve hoparlöre aldı.
-Alo , kiminle görüşüyorum acaba? -
Gelen ses ile iyice heyecanlanmıştı eylül, gelen ses bir erkek sesiydi ve yanılmıyorsa yaşlı bir erkeğin sesiydi.
"İyi günler Mehmet bey ben Asaf tekinin eşiyim, sevgi ben "
-Öyle mi özür dilerim numaranız yoktu bende -
Eylülün duyması için telefonu yükselterek konuşmaya devam etti.
"Sorun değil, eğer müsaitseniz size bir kaç sorum olacaktı da ?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÖR
RomanceEylül kör ve hafızasını kaybetmiş bir şekilde bir odada uyanır. Bir adam kendisinden intikam almak istiyordur fakat o ne yaptığını hatırlamıyordur. ** "Seni gözlerimle değil küçücük yüreğimdeki büyük fırtınalarla sevdim "