109.Bölüm "Dönülmez Akşamın Ufkundayız"

1K 71 24
                                    


¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.


                        Gözlerimi açar açmaz aşağıya indim. Koray'ın odasına girdim, yoktu. Her yere baktım. Yoktu. Telaşlanmıştım. O sırada camdan gördüm. Ön bahçedeydi ve Kerem'le beraber top oynuyorlardı. Bahçeye çıktım.


"Koray.. Gel buraya annecim."

Ko: "Gooooll! Gool attık gool! Ayne bak babama gol attım!"

"B-b-ba-babana mı?" Kerem bana bakıp güldü. "Kerem!" yanına gittim. "Sen nasıl yaparsın bunu ya?"

"Ne var? Yalan mı söylemişim?"

"İnanmıyorum sana ya! Hangi yüzle yaptın bunu? Bunu yapacak yüzü nasıl buldun? Kusmak istiyorum ya. Yemin ederim kusmak istiyorum." Koray'ı kucağıma aldım ve içeriye girdim.


**


¡Ay! Esta imagen no sigue nuestras pautas de contenido. Para continuar la publicación, intente quitarla o subir otra.


                           Koray'ı annemlere bıraktım ve şirkete gittim. Hoşgeldin demek için yanıma gelen insanlarla el sıkışıp odama geçtim. İşlerimi halletmeye çalışırken Kerem girdi içeriye.


                           Simsiyah giyinmişti. Siyah gömlek, pantolon, ceket.. O kadar yakışıklı gözüküyordu ki. Sakalları çok yakışmıştı. Gözlerimi kapatıp derin bir nefes aldım. Ayağa kalktım.


"Neden bunu yapıyorsun bana Kerem? Neden seni unutmama izin vermiyorsun." masanın yanından geçip karşıma geldi.

"Çünkü beni unutmanı istemiyorum. Sende beni unutmak istemiyorsun."

"Yapma bunu Kerem. Sadece babamın hatrı için buradayım. Yoksa çoktan gitmiştim."

"Yani umrunda bile değilim öyle mi? Yani kalbin bana çarpmıyor mu hâlâ?"

"Seni görünce bana olan tek bir şey var. O da mide bulantısı."

Eylül Akşamı | TAMAMLANDI |Donde viven las historias. Descúbrelo ahora