10. Bölüm Ne yapacağım ben şimdi

102 23 1
                                    

Bu neydi şimdi bir tarafta ozan herşey güzelken onu ölüme birakamazdim. Evet benim için çok değerli ama diğer tarafta beni aldatan eski sevgilim var. Bunu o hakediyor kuzenim kurtarsin onu. Ama ben bu kadar acimasiz olamazdim ki. Off Allahim ne yapacagim ben simdi.

"Mira boşver beni sen şu sevgilini al git."

"O benim sevgilim degil!"

"Her neyse siz gidin işte."

"Suus"

Düşünmeye ihtiyacim vardi herşey aklima an an geldikçe ayakta zor durduğumu daha yeni anliyordum. Yere düştüm artik ayakta duramiyordum sadece ağlıyordum. Böyle saatlerce durabilirdim. Keşke böyle seçim olmasaydi kimse bu kadarini haketmiyor heleki ozan hic.

"Ne istiyorsunuz onlardan sorununuzun ne olduğunu anlayamiyorum. Ne olacaksa bana yapin."

Ağlayarak konuştuğumdan zar zor anlaşilmiştı dediklerim. Ozanin sesini duyuyordum ama ona bunu yapamam.

"Demistim sana çok ağlicaksin diye. Hadi seçimi bir an önce yap. Çok isim var daha."

Bir insan nasil olurda bu kadar soğuk kanli olabilir demeyin olunuyormus iste. Bende yeni yeni farkediyorum.

"Buradan çıkinca seninle işim bitmedi başınin belasi olucam."

"Eğer sağ cikarsan tabi." Gülüyordu bu durumda. Zevkle yapiyor bunu çok belli.

"Ozan."

"Efendim."

"Çok özür dilerim." Hayal kirikligina uğramış gibiydi.

"Önemli değil ama söylemek istediklerimi söyleyeyim öyle gidin."

"Dışarda konuşacak bolca zaman var izin ver ben konuşayım simdi."

"Deniz."

Çok zor konuşuyordum o da bana teşekkür etmekle meşguldü ama bu benim umrumda değildi çünkü bilmiyor ki onu değil ozanı alip gideceğimi.

"Kes sesini ve dinle beni. İlk aşkımdin. Seni ne kadar çok sevdiğimi bildiğin halde deryayla beni aldattiniz. Kuzenimdi o hadi senden anlarim ya o." agliyordum hatirlamak sanirim fazla canimi yakti. Ozan çok şaşirmişa benziyordu ve her an kaçacakta yanima gelip sakinleştirecek gibi duruyordu. Ama konuşmam lazim çünkü kimse neyim olduğunu bilmiyor sadece ayrildik saniyorlar.

"Benim için sen diye hiç birşey yok artik." Elimin tersiyle gozyaslarimi siliyordum. Onun döküceğim son gözyaşlarıydi bunlar. Ozana baktiğimda beni dikkatle izlemiyordu. Göz göze gelince gülümsedim herşeyin yolunda olduğunu bilmesi gerek. Canini çok acitti kurtulcam diye.

"Ozani alip gitmek istiyorum."

"Güzel tam tahmin ettiğim gibi. Denize veda et o artik yok veya.."

"Veya ne?"

"Öldürmeyelim. Onu sana yaptiklarinin acisini çektirmen gerek çok erken onun için ölmek. İlk canini biz acitalim ama."

"Nasil?"

"Dövücez."

Ozana baktiğimda rahatlamış gözüküyordu. Denize baktigimda ise tuhaf bir bakişi vardi ölmicekte evet ama tek lafimla öldüresiye dovulcekti.

"Dövün. Ama öldürmeyin. Bu iyiliğini hiç unutmicam melih."

Koşarak ozanin yanina gittim. Ona sarilmak istiyordum ama önce patlayicidan kurtulmasi gerekti melihin sağı solu belli olamazdi.

En sonunda ona sımsıkı sarildim. Onu ne kadar çok özlediğimi simdi daha iyi anliyordum. Kokusunu her içime çektiğim de daha da sıkı sariliyordum.

Cikisa doğru yürüyorduk. Arkama bile bakmiyordum deniz zerre kadar umrumda değildi. Ölmediğine sevindim çünkü bu kadar kolay olamaz. Ozan kolunu omzuma atti sanirim o da farkinda çok yoruldugumun. Ve uykum geliyordu doğru düzgün uyuyamamistim.

"Nereye gidiyoruz?"

"Seni bu halde eve getiremem bir kaç gün dağ evinde kalalim dinlen hem sen.."

"Tamam." devamini dinleyemeyecek kadar yorgundum ve uyumaya başladim. Uyandigimda bir evin içindeydim bahsettiği dağ evi burasi heralde. Evi şöyle geziyordum gerçekten hoş bir evdi.

Disariya baktigimda ozanin kütüklerle ugrastigini gördüm ve onu izlemeye basladim.

"Daha ne kadar izliyeceksin? Böyle bakınca vuramiyorum kütüklere de?"

"Seeen nasil olur farkinda miydin?"

"Evet. Çok gürültü çikariyorsun."

"Ukala!"

Gülüyordu sadece gülmesine rağmen beni etkilemeyi başarmişti. Hadi ama bunlari düşünmemem gerek.

"Aç misin"

"Evet hem de nasil?"

"Tamam ben birşeyler hazirliyim o zaman."

"Çok iyi olur. Mutfak sağda."

"Tamam tamam biliyorum."

Ozandan ...

Mira çok tatli kiz onu gördüğüm ilk günden beri ondan çok etkileniyorum. Her geçen gün daha fazla eğer bugün o eski sevgilisini seçseydi ona herşeyi söyleyecektim. Ölceksem bile herşeyi bilmeli dimi ama. O kadar yorulmuştu ki dağ evine gidene araba da uyuya kaldi onu bir sure izledim. Uykusu baya agir hiç birşey farketmedi bile. Uyandiginda ise evi gezdi biraz beni görünce hemen izlemeye basladi. Onu sinir etmek çok hoşuma gidiyordu ve birazcik unutmasi gerek bazi şeyleri 2 gün sonra geri dönücektik.

"Yemek haziir hadi gel."

"Hemen geliyorum. Çok acim ya"

"Bende öyle valla adam akilli hic birşey yiyemedim."

"Birşey sormak istiyorum ama.."

Ne diyeceğini az çok farkindaydim derya ve denizle ilgili ama bunu konuşmak için hiç hazir değildim. Bu meseleyi sadece emir biliyor bir de şimdi ozan.

"Ozan lütfen simdi olmaz he bu arada kimseye bu mesele hakkında birşey demezsen sevinirim kimse hic birşey bilmiyor sadece ayrildik saniyorlar."

"Nasil istersen ama konuşmak istersen dinlerim."

"Çok sağol ama açım şu an onu hiç düşünemem."

Bu durum bana bile komik gelmişti. Konuyu uzatmadi iyiki kapandi böylece.

Yasak  Where stories live. Discover now