Seksendört-Söyle
**
Karşımda gördüğüm beden ile dona kalırken ne yapacağımı da şaşırmıştım, içeriye girmeyi nasıl başarmıştı? Dahası nasıl burada olduğumu tahmin edebilmişti?
Yutkundum ve üzerime yürümeye başlayınca biraz korkarak gerime yürüdüm ve dudağımı ıslattım.
O ise cevap vermiyor sadece üzerime doğru yürüyüp beni korkutmaya çalışıyordu. "Bu odada olma nedenin ben değil miyim?" dedikten sonra ben duvara çarpınca elini duvara yasladı ve duvarla onun arasında kalmamı garantiledi.
Lanet olsun! Şimdi ne yapacaktım? Ama bakışlarımı ondan kaçırmam sadece korktuğum manasına gelirdi bu yüzden onun istediği şeyi yapmadım ve bende ona sertçe baktım, hırçın ve korkusuz bir genç kız gibi.
Bakışları alay ve etkilenme arasında gidip gelirken sahte bir kahkaha yankılandı odada. "Buradayım işte konuş benimle" dedi. Şaşırmıştım, açıkçası gelmesini beklemiyordum. "Açıkçası...seni görmeyi beklemiyordum.." yutkundum ve tekrar ona baktım. "Dediğim şeyi düşündün mü?" dediğimde ise elini geri çekti ve normal bir bakışa büründü yüz ifadesi. "Düşündüm,ancak sen beni kafanda yanlış biri olarak düşünmüşsün. Ben küçük kızlara yardım etmem,sadece amcan gibi adamlar ile anlaşırım..-" yanıtının olumsuz olduğunu fark ettiğimde oflamıştım, şimdi ne yapacağım hakkında en ufak bir fikre sahip değildim, belki de bu işin peşini bırakmalıydım..
"Ancak sanırım sen ilk olacaksın.."
*
Kapüşonlu ile anlaşmamız şu şekildeydi;
Madde-1:Kimliğini bilsem dair kimseye ifşa etmeyeceğim
Madde-2: İş dışında onu görürsem tanımıyormuş gibi yapacağım.
YOU ARE READING
TAKİPÇİ
Action#4 aksiyon Bir sabah gözlerini açtığında kendisi ansızın karakolda bulan bir kız,Berfin. Annesinin katili olmakla suçlanıp iki ay hapis yattıktan sonra katilin o olmadığının ortaya çıkmasıyla gerçek katilin peşine düşer. Ve bu sırada ona yardım edec...
