20. Erik Ağacı

59 34 7
                                    

Medya : Ateş ve Doğa

***
SU :

Neymiş erik toplayacakmışım...ulan bana ne erikden? Ben neden topluyorum eriyi? Neden ben ya? Neden ben? Ah anne ah..bana neden öküz'ün insana davrandığı gibi davranıyorsun? -anneye öküz denmez. İşte bu acı gerçek , lan kadının sesi resmen kulaklarımda çınlıyor.

Annemin annesinin , anne annesinin onunda annesinin anne annesinin torunu bize geldi diye biricik anneciğim beni bahçedeki erik ağacımızdan erik toplamaya gönderdi.. Ne kadar da vicdansız annem var değil mi ama? Bir anne elin torunu için kendi çocuğuna erik toplatır mı? Cevap veriyorum benim annem yapar.

Lan şamatayı bırakın da ben bu ağaçtan eriyi nasıl toplayacağım onu düşünün! Ağaca aşağıdan yukarı bakıyorum lan , nasıl yetişiceğim ben buna? Ah anne....😠

Ayy yok bu böyle olmaz ya , mümkün değil. Boyum yetişmiyor bir kere(ne münasebet? Kısa değilim. Sadece ağaç uzun o kadar)Buralarda bir yerde ağacı yere eyecek sopa gibi bir şey olucaktı. Biraz daha etrafıma bakınca diğer ağacın dibinde uzanmış halde duran uzun sopayı görmemle sırıtmam bir oldu. Ve elimdeki sopayı ağaca taktıktan sonra ağacın bir kolunu aşağı eğmeği başardım gerçi çok başaramadım ama olsun.

Elimi uzatıb gözde olan erikleri toplamaya çalıştım ama yine yetişemedim. Off ya delireceğim neden olnuyor abi bu?! Yok yok bu böyle olmuyucak..başka bir şey bulmam lazım....hmm...

Buldum lan yeminle..😄 elimdeki sopayla ağacı eğmek yerine erik olan taraflara hafifce vurucam ve böylelikle erikler yere düşücek ve bende toplayacağım. Bence harika bir fikir. Elimdeki sopayı ağaçtan ayırdıktan sonra yavaş bir şekilde ağaça vurmaya başladım ve erikler yere düşmeye başladı. 😁 işte zafer benim!

Ağaca hafifden vurdukça erikler dökülmeye başlıyordu. Ağaca vurmayı bırakıp yere baktım baya erik vardı. Bence o orangutan maymununa bu kadarı yeter de artar bile.! Tam erikleri toplayıp gidecekken ağacın en kuytu köşesinde bir tane avucum kadar yem yeşil , taze taze , çıtır çıtır bir erik gözüme takıldı ve o benim olmalı dedim. :)

Yerdeki odunla eriyi ezmeden yanına hafifden vurmaya başladım ve tam o sırada kafamda bir acı hiss etmemle bağırmam bir oldu..

"Ahh yandııım anaaaam!!"

Ben kafamın acısıyla yüzümü buruştururken demin ağacta gördüğüm o güzelim erik şimdi yerde bana doğru bakıyordu ve bana 'Su hadi gel ye beni' diyordu.

***

Elimde bir kase erikle eve geldiğimde içerideki maymuna görünmeden direk mutfağa geçtim. Ve ardımdan anneciğim damlayı verdi..

"- Kız , nerdesin sen kaç saattir? Alt tarafı erik topluyucaktın , hanım efendi bi bahçeye indi gelmek bilmedi..."

Annem dırdır'a basmış giderken ben çoktan bir kulağımdan alıp diğer kulağımdan vermeye başlamıştım bile..

"Ya anne tamam uzatma al işte topladım erikleri. Benim başım ağrıyor odama çıkıp dinleceğim biraz. Sana misafirinle iyi oturmalar"

"- Hiç bir yere gitmiyorsun küçük hanım! Ben şimdi salona geçiyorum sende erikleri iyice yuyup güzel bir kaseye koyduktan sonra salona geliyorsun!"

"Ya anne hay-"

Vicdansız şomen! Lan nerde görülmüş SU GÖÇER'in hanım hanımcık kız olduğu? Tabiki hiç bir yerde ;) Erikleri öylesine suya tutub çileklerle karıştırdıktan sonra elimdeki meyve tabağıyla beraber salona ilerlemeye başladım. Annem'in bana olan bakışları şunu anlatıyordu ki..
'Akıllı kız ol , yoksa gebertirim seni'

4 GİRL 1 BOY  #Wattys2019Where stories live. Discover now