'cause i love u // texting - #wattys2018

1.5

Multimedia: Manga- Cevapsız Sorular

Bu bölüm ve önceki bölüm için oldukça uygun bir şarkı gibi geldi. Umarım beğenirsiniz.

Sonraki bölümde Texting geliyor.

Keyifli okumalar.

Anonim'in Ağzından

-2 yıl önce-

(Part-2)

Şok içerisinde gözlerim Murat bey ve Sarp'ın annesi arasında kararsızca gezinirken üzerime elbise gibi olmuş olan Sarp'ın V yaka t-shirtinin ucunu sıkmıştım. Aldığım nefesler içersinde boğuluyordum resmen. Bu adam... her şey bu adamın suçuydu. Önüme düşen açık kahverengi saçlarımı kulağımın arkasına sıkıştırdım fakat uzun ya da düz olmalarından mı kaynaklanıyor bilmiyordum, onlar için ayrılan yerde durmayıp yüzümü perdelemeyi seçmişlerdi.

Sarp'ın annesine baktım. Kumral saçlara ve beyaz teniyle harika bir uyum sağlamış olan gri gözlere sahipti. Gözlerim yüzünde gezindiğinde yılların armağanı kırışıklıklarını saymaya başlamıştım. Çok fazla yoktu aslında, ama onu 'Yorgun' göstermeye yetecek kadar fazlaydılar.

Bakışlarımdan veya sorusuna henüz bir cevap veremediğimden olsa gerek, kadın tedirginlikle kıpırdanmıştı.

"Bak canım," Bana yaklaşmaya başladı. Her ne kadar onun da bu hikayenin kurbanı olduğunu bilsem de kendimi bir adım gerilemekten alıkoyamamıştım.

Bu hareketim onu da rahatsız etmiş olsa gerek ellerini teslim olur biçimde omuzlarının üzerine kaldırdı ve öyle devam etti.

"Sakin ol, sana zarar vermeyeceğiz. Sadece duyduklarını unutmanı istiyoruz, tamam mı?"

Sözlerine odaklandığım için etrafa karşı dağılan dikkatimden yararlanmış olsa gerek, yanıma gelmişti.

"Sarpla yakın mısınız?" Yüzüne hafif bir gülümseme yayılırken önüme düşen saçlarımdan bir tutam aldı ve okşadı. Ne yapmaya çalıştığı açıkça ortadaydı: Beni sakinleştirmeye çalışıyordu. Ama pek de işe yaradığını söyleyemezdim doğrusu.

Dudaklarımı birbirine bastırırken kendime bir kez daha bu kadının hiçbir suçu olmadığını hatırlattım ve yavaşça başımı salladım.

Adını bilmediğim bu kadın bana nazikçe gülümserken aramıza giren Murat Bey olmuştu.

"Bırak Nesrin, ne yakınlığı. Bu kız Sarp'ın her şeyini biliyor. Burdan çıktığı anda gidip yetiştirir."

Gözlerim onu buldu.

"Yetiştirmek?' Sanki küçük bir şeyi ispiyonlamaktan bahsediyorsunuz." Kelimeler ağzımdan otomatik olarak çıkarken kendime engel olamamıştım. Adının Nesrin olduğunu öğrendiğim nazik bayanın gözleri beni bulurken başını iki yana sallamıştı. Yapmamı söylüyordu.

Aldırmadım. Aksine gözlerimi Murat Bey'e diktim ve öyle devam ettim.

"Sarp'ın gerçekleri bilmeye hakkı var." Bu sözüm üzerine sanki çok komik bir şey söylemişim gibi bir kahkaha patlatmıştı karşımdaki adam.

Arkasını dönerken elini bir hışımla kitaplığa vurdu ve tekrar gözgöze geldiğimizde artık gülmüyordu.

"Ne Sarp. Ne bir başkası. Hiç bir şeyi. Bilmeyecek."