Fatih: Çılgınsın, ama yapma öyle bir şey.
Anonim: Neden?
Fatih: Kızım gider acayip hayvanlara benziyorsun çaldırırsın sen şimdi.
Anonim: Yav,
Anonim: Aşk olsun.
Telefonun ekranını karartarak piyanistin yanına ilerlemeye başladım. İstek parça çalınmayan düğün mü olurdu ki?
Açıkçası Fatih'in beni fark edip etmemesi pek de umurumda değildi. Ki olsa, ona düğüne gideceğimi söylemez, ne giydiğimin fotoğrafını atmazdım.
"Merhaba abi," dedim ufak bir tebessümle. Aynı tebessümle bana kafasını eğerek cevap verdiğinde, elimde sıkı sıkı tuttuğum, üstünde şarkı ismi yazılı olan peçeteyi uzattım.
Hiçbir şey demeden alıp görebileceği bir yere koydu. Demek ki anlamıştı ve umarım çalardı.
Fatih'in fikri beni bayağı etkilemişti ama şu anda kafamdaki düşünce farklıydı. Çaldırdığım şarkıdan etkilenir miydi, veya şarkı karşılığında bana bir şey yazar mıydı bilmiyordum.
Yerime gelip oturduğumda telefonun ekranını aydınlatarak gelen mesajlara tıkladım.
Fatih: Yapar mı yaparsın.
Fatih: Nereye gittin?
Fatih: Şaka...
Fatih: O şarkıyı çaldırırsan, düğünden giderim.
Fatih: Ya da gitmem, kimse bana çaldırdığını anlamaz.
Fatih: Bak ismimi falan verirsen...
Fatih: Gerçi neden ismimi veresin ki?
Anonim: Ya bir sus.
Anonim: Bak müziği kaçıracaksın.
Devamını yazacağım sırada çalan müziğin sesi azaldı ve piyanistin sesi duyuldu.
"İstek üzerine bir şarkı geliyor."
Adımda yılların sınırsız adımları
Niyetimde her gün aynı yer buluşmaları
Sürüyle beyaz gül, bi' bak bu kırmızı
Sesimde kırgınım, sesimle sargılı
İçimde korkutan, içimde toz duman
Ellerinde duran benim bu baldıran, iç
Sende var mıyım?
Sende yok muyum?
Sende var mıyım, yok muyum?
Ben sende var mıyım sende yok muyum?
Anonim: Seni düşünürken dinliyorum, Fatih,
Anonim: Sende var mıyım?
Ama çevrimiçi değildi.
Gözlerim pistteki iki bedene kaydığında, çevrimiçi olmamasının sebebini anlayabilmiştim.
