24. Bölüm (DÜZENLENDİ)

8.8K 518 469
                                    

Düzeltilme tarihi; 16.08.2020
İnstagram adresi; p.phoenix_girl
Medya da yorulmuş bir Ciara var!!

⚔⚔⚔

Hatırlatma;

Boş boş bakan mavi gözlerimin aksine dudaklarımı yukarı doğru kıvırıp sırtımı olabildiğince dikleştirdim. "Beni tanıdığını zannediyorsunuz sanırım Müdür Drake ama gerçekten tanısaydınız benim asla kaçmayacağımı bilirdiniz." dedim soğuk hatta buz gibi sesle yine de bu müdür kılıklıyı etkilememiş olacak ki hala aynı ukala ve bilmiş gözleriyle beni süzüyordu. Onun aksine daha fazla bu saçmalığa katlanmamak için arkamı dönüp koyduğu görünmez engele tek elimle dokundum.

"O engel benim iznim olmadan asla açıl-"

Engel, bir cam misali dokunduğum an çatlarken Müdür Drake'ın sözlerini bitirmesine izin vermeden elimin altında çatlayan engeli tamamen tuzla buz ettim. Görünmez engel yok olduğunda tam karşımda olan biteni az çok tahmin eden Stephanie'yi bakıp omuz silkerek hiçbir şey olmamış gibi yerime geçtim. Koyduğu engel zaman farkını bile azaltmış olacak ki buradakiler için sadece kağıtları verip tekrar yerime gelmişim gibi hissettirmiş olmalı. Bu tür büyüler sanılanın aksine epey güç tüketmesiyle bilinirdi zaten odaya girdiğimden beri Drake denilen herifin güçlü olduğunu hissetmiştim ama az önce söyledikleri 'Beni tanıması!' saçmalıkları neydi tam olarak anlamış değildim.

Gerçekten beni tanıyor muydu?

Hayır o kesinlikle yeni beni tanımıyordu.

Ama tanıyacaktı, o ve onun gibi bana üstten bakan herkes elbet tanıyacaktı. Ve buna hepsi bin pişman olacağına yemin ederim.

⚔⚔⚔

"Ben zaten o odaya girdiğimiz an anladım bir şeylerin tuhaf olduğunu!" deyip eliyle mavimsi küt saçlarını geriye attı Stephanie ve kendini gururla göstererek, "Senin o dosyaları verdiğin sıra o bariyer gibi şeyin parlaklığı cılız da olsa görünüyordu ama bunu ancak odadan çıktığımda anlayabildim. Sence de bu çok tuhaf değil mi?"dedi dudaklarını sarkıtarak, başımı sallayarak hemen ödlek cadıyı onayladım.

Müdür Drake'ın odasından çıkalı bir kaç dakika bile olmamışken olan biten her şeyi saniyesinde Stephanie anlatmıştım. Ben olanları anlattığımda ise sanki her şeyi çözmüş bir bilim insanı gibi anında kendini övmeye başlamıştı.

"Stephanie sadece sen değil diğerleri de bir tuhaf bakışları falan tamamen boş gibi hiçbir şeyin farkında değiller sanki ayrıca neden koridorda dolaşıyorlar ki odalarına gitmeleri gerekmez mi?" dedim tek kaşımı kaldırarak bir yandan da arkamızdan bir o yana bir bu yana yürüyen ekibe baktım. Elena hemen ötemizde bir duvara yaslanmış saçma saçma gülüyordu hemen karşısında ki duvarda ise Kim Joon vardı ve o da sanki baş düşmanına bakıyor gibi çaprazında ki Kevin'ı süzüyordu.

Aynı şekilde Black, Arrigo, Amy ve Blary de el ele tutuşmuş koridorun tam ortasında kahkahalar atarak dönüyorlardı ki bu gerçekten ama gerçekten çok tuhaftı!

Neye şaşıracağıma karar dahi veremezken Stephanie beni kendime getirecek sözleri alçak bir sesle sordu. "Peki biz neden burada bekliyoruz?.."

Tüm sesler kesildi, nefes dahi alamadım sadece gözlerimi sonuna kadar açıp tam karşıma benim gibi şoka uğramış kıza baktım. Burada bir şeyler gerçekten tuhaftı, hayır tuhaftan da öteydi bir büyünün etkisindeydik ama neden, niçin ya da kim tarafından? Biri düşüncelerimizi hatta davranışlarımıza kadar bizi etkiliyordu. Nedeni az önce odasından çıktığımız Müdür Drake olabilir miydi?

ANKA KIZ (ASKIDA)Kde žijí příběhy. Začni objevovat