Geri Vites // Boy×Boy

37

Siz ne güzel yorumlar yapıyorsunuz öyle. Yerim. Sizi seviyorum.  Canlarım benim yaa. Daha çok  yapın ❤🌹(Yorum yapın diyen yazar yalakalığı hdbdbdbbfbd)

Medya; Lana Del Rey: Blue jeans

***

Kendi kendime salonda dolanıyordum. Bir aşağı bir yukarı...

Çınar yoldaydı ve gelecekti. Çok heyecanlıydım.

Bu gün doğru düzgün hasret bile giderememiştik. Yine de şanslı olmalıydım ki annem ve babam tatile gitmişlerdi. Canım kılıbık babam.

Onların sayesinde sevdiğim beyle başbaşa kalacaktım. Ay onu öpsem kızar mıydı?

Bu gece her şeyi açıklığa kavuşturmak onunla sevgili olmak istiyordum.

Kapı çaldığında hızla koştum. Ellerimle şöyle bir saçlarımı düzeltip kapıyı açtım.

Çınar bana gülümsüyordu. Ay yiycem ben bunu!

İçeri girdiğinde ilk sorduğu şey çayın olup olmadığı idi.

Tabi ki çay demlemiştim. Çayı ne kadar çok sevdiğini söylememe gerek bile yoktu.

Ben mutfakta ikimize çay hazırlarken o salonda oturuyordu.

"Kusura bakma şarap kalmamış. Ayı postlu fantezimizi sonra yapalım." Dedim yanına oturduğumda.

  Bana dik dik baktığında "Gerçekten evde ayı postu mu var?" Diye sordu. Çocuğun hayvanları ne kadar çok sevdiğini biliyordum. Bende böyle şeylere karşıyım. Sırf siz hava atacaksınız diye neden hayvanlar acı çektirilerek öldürülsündü ki? Sokarlar öyle işe!

"Annemin yapay kürkü var. Onu sererdik." Dedim.

Bana bir süre baktı. Sonra gülmeye başladı. Allah'ım ne güzel yaratıyorsun ya.

"Ya ben senin yanında neden ciddi kalamıyorum." Kelimelerini güçlükle toparladığında sesi yüksek çıkmıştı. Ama ona müdahale etmedim. Benim yanımda istediği gibi konuşsun önemli değil. Yüksek sesi beni hiç mi hiç rahatsız etmiyordu.

Gözlerimin içine bakarken dünya duruyordu. Yeşillerinde kayboluyordum her seferinde.

O ise artık bana yeşilleri titreyerek bakıyordu. Kalbimde tarif edemediğim bir his vardı.

Usulca ona yaklaştığımda  "Behlül Utku sana söylemem gereken bir şey var." dedi.

Dediklerini duyuyordum ama anlamlandıramıyordum. Aklımda ki tek şey şekilli dudaklarını öpmekti. 

"Seni seviyorum." Dediğimde yavaşca dudaklarımız buluştu. Telaşsız ve yavaşca öptüm onu. Şu an bize kimse ulaşamazdı. Dünyada sadece ikimiz vardık.

  Sıcak dudakları dudaklarımı kavrarken titreyen elleri omuzlarımı kavradı. Belinden tutup onu kendime doğru çektim. Dudaklarımız ayrılmadan kucağıma yerleşti.

Orada öyle durmuş öpüşmeye devam ediyorduk.  Odaya öpücük seslerimiz nefes seslerimiz ve arada bir kaçan inlemeler hakimdi.

Kendini bana sürttüğünde daha fazlasını istediğini biliyordum. Ben de daha fazlasını istiyordum. Çok istiyordum.

Bacaklarından sıkıca kavrayıp ayağa kalktım. Kucağımdayken o beni öpüyor ben sadece karşılık verebiliyordum.

Alt dudağımı dişleriyle ezerken titredim. Onu düşürmeden yatağıma gitmemiz gerekiyordu ve Çınar bana hiç yardımcı olmuyordu.