Duvar (Ladrien) ✔️

17. Bölüm: Let's Evlenmek Programı (Özel Bölüm)

'Evet Sayın Seyirciler kimsenin eve tek gitmediği programa hoşgeldiniz! Ben sunucunuz Duru,'

'Ben Sena,'

'Bugünkü konuklarımız gelsin bakalım.'

Duvarın pembe tarafından güzel, kırmızı atkılı kısa saçlı bir kadın (alın be bayan demedik); mavi tarafından Sunucu Sena'nın gözlerini alamadığı, yakışıklı bir adam girdi.

Kayıt alkışlar çalındıktan sonra konuklar uzun sandalyelerine oturdular.

'Öncelikle ikinize de bugün burada olduğunuz için teşekkür ederiz. Kendinizle ilgili birkaç soru cevaplamanız istenecek.' dedi Sena.

'İsterseniz başlayalım.'

'Öncelikle, adınız nedir bayım?'

'Levi (Livay) Ackerman (Ekırmın).' dedi adam soğuk bir sesle.

Kadının yüzünde hafif bir şaşırma oluşmuştu. Amanlı mamanlı olmasa da ağzı açılmıştı.

'Adınız nedir hanımefendi?'

Kadın cevap vermemişti. Anlaşılan hala şaşkındı.

'Be-Benim adım Mikasa. Mikasa Ackerman.' dedi kadın çekinerek.

'Ay şaka. Şaka yapıyorsun.' dedi Duru uzun zamandır düzgün dedikodu duymamış komşusunu satmaya her an hazır komşu gibi.

'Akraba olabilir misiniz?' dedi Sena sanki Levi ona kalmış gibi havalara uçarak.

'Hayır akraba değiliz. Soyadımız aynı sadece.' dedi Levi soğukluğunu koruyarak.

'Peki o zaman sıradaki soruya geçelim.' dedi Duru olayı yöneterek.

'Bir erkekte aradığınız özellikler nelerdir?'

'Güven. Güven çok önemli.'

'Ya siz Bay Levi, siz bir kadında ne ararsınız?'

'Size ne? Zaten bu programa katılacağım yoktu.'

'*ikisi de aynı anda* Hepsi Hanji yüzünden.'

'*ikisi de aynı anda* Bekle, sen Hanji'yi tanıyor musun?!'

'Bu program çok saçma. Ben gidiyorum.' dedi Mikasa ayağa kalkmaya çalışırken.

Nitekim sandalyeden çıkan demir kilit ile bacakları sandalyeye kilitlenmişti.

Aynı şeyi Levi denediğinde de aynı sonuçla karşılaştı.

'Neler oluyor?' dedi şaşırmış ama hala ve hala soğuk sesiyle.

'Ah, çocuklar. Ne kadar da safsınız. Kontratta yazdığı üzere buradan evlenmeden gidemezsiniz.' dedi Duru kötü karılar gibi gülerek.

'Hey Duru, bu sefer bir ayrıcalık yapabiliriz. *biraz daha sesini kısarak* Baksana adam taş.'

'Hayır Sena, Patron bizi keser.'

'Doğru diyorsun.'

'Şimdi şu kağıtları imzalayın!' dedi.

İki taraftan da kağıtlar kulaklıklı mikrofonlu çalışanlar tarafından getirildi. Sandalyeler birbirlerine döndürüldü ve duvar indirildi.

Bir nikah müdürü geldi.

'Kabul etmezseniz gidemezsiniz. Sonsuza kadar.' dedi Duru. Sena hala üzgündü.

'Siz Mikasa Ackerman, Levi Ackerman'ı hiçbir etkinin altında kalmadan eşiniz olarak kabuk ediyor musunuz?'

'Etki altında kalıyorum ama!'