IV

495 44 26
                                    

kise!" bağıran, kendisine sarılan, elini omzuna koyup gülümseyen, yaklaşmayıp el sallayan ve daha birçok arkadaşının seslenmesiyle yüzündeki o kasvet kayboldu.

yüzünde kocaman bir gülümseme oluştu.

bu sırada takım kaptanı, kendini dolabına gömmüş, saklanıyordu. gözlerindeki yaşları kimse görmemeliydi. sesten yararlanıp burnunu çekti ve gözlerini sildi.

dolabı kapattı. otoriter bir edayla takım arkadaşlarına seslendi.

"hey! bu kadarı yeterli birazdan sahaya çıkacağız."

kise'nin etrafına toplanan yaklaşık on kişi, kaptanın uyarısıyla ondan uzaklaştı.

"aylardır yoktun!" diyen çocuğa cevap verdi.

"özür dilerim. gelemedim." başka biri konuştu bu sefer.

"biliyoruz kise. ama antrenmanlara gelip kendini zorlamayacak bir şekilde oynayabilirsin."

kise kafa salladı.

"atış çalışırsın." diyen çocuğa, yukio hafif bir yumruk attı. konuşmalar devam ederken o çocuğun kulağına fısıldadı.

"smaçları her zaman daha çok sevdi bilirsin. böyle dersen üzülür." çocuk ona hak vererek özür diledi.

birkaç dakika sonra herkes hazırdı.

kapıya ilerlediler.

yukio, kapıya yaslanıp takım arkadaşlarına döndü.

"too akademisiyle oynayacağız, mucizevi nesilin yıldızı aomine daiki, o akademinin yıldızı. biliyorsunuz ve söylemek de istemiyorum fakat kise yok. bu yüzden ona özellikle dikkat edeceğiz ve elimizden geldiğince geçmesine izin vermeyeceğiz.

kise ryouta'nın, sadece kendisinin değil, takımının da çok güçlü olduğunu gösterelim!"

bütün takım onaylarca bağırırken kise, kaptana bakarak gülümsedi.

"teşekkür ederim yukio-senpai."

kaptan, sarı saçlı çocuğa gülümsedi. diğer takım arkadaşları ikiliye baktı. içlerinden üçüncü sınıf olan biri,

"çok havalısın yukio!" diye bağırınca kaptanları kızardı ve arkasını dönerek kapıyı açtı.

"kazanacağız beyler!"

"umarım sahada da bu kadar özgüvenli olursunuz." duydukları kalın sesle sol taraflarına baktılar.

kise, tüyleri diken diken olurken esmer çocukla göz teması kurmamaya çalıştı.

çabası boşunaydı. çünkü esmer çocuk, diğerlerinin arasından geçip tam önünde durmuştu.

"oynayamaman üzücü oldu kise, kaijo'da beni eğlendirebilecek kimse kalmadı."

let me heal you  ✿  aokise ✓Where stories live. Discover now