•9•

333 48 83
                                    



O güzel yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen. İyi okumalar~

Küçük Serçe, her zamanki gibi neşeyle uçuyordu etrafta. Kendini bildi bileli, onu mutlu eden tek şeydi uçmak. Hiçbir şeyi umursamadan, sadece özgürce kanatlarını çırpardı uçsuz bucaksız mavi gökyüzüne.

Uzun süredir kanat çırptığından olacak ki, sonunda yoruldu ve dinlenmek için bir bahçe duvarına kondu. Bir yandan neşeyle en sevdiği şarkılardan birini söylüyor, bir yandan da bahçedeki çiçekleri izliyordu. Mor, mavi, sarı, pembe... Rengârenkti bahçe.

Bahçede gezinen meraklı gözleri, beyaz bir çiçekte takılıp kaldı. Bembeyaz yapraklarıyla, rengârenk çiçeklerin arasında neredeyse hiç dikkat çekmiyordu. Buna rağmen küçük serçe, büyülenmiş gibi gözlerini bu çiçekten alamıyordu. Bu güzel çiçeği daha da yakından görmek istediğini fark edince, usulca yanına yaklaştı.

Yeşilin ve beyazın en güzel tonundaki yaprakları, nefes kesiciydi. Dikenlerle dolu gövdesi etrafa tehlike saçıyor ve güzelliğiyle tezat oluşturuyordu. Ama Küçük Serçe dikenlerini bile güzel bulmuştu bu çiçeğin. Bahçedeki diğer çiçeklere nazaran sıradandı. Herhangi bir çekiciliği yoktu aslında. Ama Küçük Serçe bu çiçeğe öyle bir kapılmıştı ki, minik kalbi kanatlanıp uçmak istercesine atıyordu hızla.

Küçük Serçe çiçeği hayran hayran süzerken, çiçek üzerindeki bakışları fark etti ve merakla başını çevirdi. Küçük Serçe'nin ona olan bakışlarını gördüğünde şaşırdı. Kimse şu ana kadar ona bu şekilde bakmamıştı. Bu bahçeye her gün onlarca kuş gelirdi. Ama bahçede o kadar güzel çiçekler vardı ki, hiçbiri durup da kendisiyle ilgilenmezdi. Merakla gözlerini kırpıştırdı çiçek.

"Neye bakıyorsun?"

Küçük Serçe birden heyecanlandı. Onun gözünde çiçek, sabahın ilk ışıklarının altında parlayan büyüleyici bir güzelliğe sahipti. Bu yüzden çiçeğin kendisiyle konuşması, onu çok heyecanlandırmıştı. Çok yeniydi. Bu adlandıramadığı duygu, Küçük Serçe için çok yeniydi.

Simsiyah gözlerini, çiçeğinin gördüğü tüm manzaralardan daha güzel olan gözlerine dikti Küçük Serçe. "Güzelliğine." dedi hayranlık dolu bir sesle. Çiçeğin gözleri şaşkınlıkla açıldı. Başını olumsuz anlamda iki yana doğru salladı hızlıca. "Yanılıyorsun. Ben güzel değilim." dedi buruk bir sesle.

Bu sefer başını olumsuz anlamda sallama sırası Küçük  Serçe'deydi. İçten içe kızmıştı çiçeğe. Ne kadar güzel olduğunun farkında değil miydi? Ona bakan kişiyi, büyülediğinin farkında değil miydi?

"Hayatım boyunca durmadan uçtum. Kimsenin gezmediği yerleri gezdim. Kimsenin görmediği güzellikleri gördüm. Ama sen öyle bir şeysin ki, seni her gün görebilmek için bir daha uçmamaya bile razıyım." dedi Küçük Serçe bir an bile tereddüt etmeden.

Çiçek daha da şaşırdı. Küçük Serçe'nin onun hakkındaki düşünceleri, dikenlerini bile aşmayı başararak kalbini hafifçe titretmişti. Yine de çiçek inatçıydı. Onca rengârenk ve güzel çiçeğin arasında, kendisini güzel bulmuyordu. Küçük Serçe'nin kendisini izlediği gibi diğer çiçekleri de izlerse, onu artık güzel bulmayacağını düşünüyordu.

"Teşekkür ederim. Sözlerin beni gerçekten çok etkiledi. Ama dön bir etrafına bak. O kadar güzel çiçekler var ki, onları gördüğünde ben sana daha fazla güzel gelmeyeceğim." dedi çiçek hafifçe gülümseyerek. Çiçeğin yüzünde beliren küçük tebessüm, Serçe'nin yüreğinde büyük bir yangın demekti. Küçük Serçe daha ondan gözlerini bile alamıyorken, çiçek nasıl kendisini güzel bulmayacağını söyleyebilirdi? Çiçeğin kendisine çok haksızlık ettiğini düşünüyordu.

Gülüşün Uğruna / ChanBaekWhere stories live. Discover now