chocolate

5.7K 265 342
                                    

0

sabah servisten inerken zayn'in gün hakkında tek planı derse girmek, futbol antremanına gitmek, belki biraz amigo kızlarla flörtleşmek ve gün sonunda louis ile karınlarını doyurup evine gitmekti. 

sabahın ilk dersinde müdür yardımcısı tarafından çağrılmak değil.

içeri girip oturduğunda güzel giyinimli bay harrison onu süzdü, zayn her zaman bay harrison'ın onu kıskandığını düşünmüştü. egoist bir tavır olabilirdi ama zayn yaşıtlarına göre fazlasıyla karizmatik ve çekiciydi ve aksine de bekardı. zayn sadece arkadaşlarıyla takılıp futbol oynamayı seviyordu ve kimseyi de kendinden fazla sevmiyordu. sevemezdi de.

"zain." dedi adam, sesini biraz yükselterek. kel adamın tipine göre de bayağı kalın sesi vardı yahu! "evet bay harrison." dedi zayn, dik oturarak ona olan saygısını gösterip bu işten paçayı kurtarmalıydı oysa konu ne onu bile bilmiyordu. "zayn, notların konusunda öğretmenlerin oldukça şikayetçi. dersleri geçebilmek için belirli bir kredinin olması gerek ve malesef sadece futbol takımında olman bu krediyi karşılamıyor."

zayn dudağını ısırdı, daha senenin ortasında olmalarına rağmen yıl sonu notları hakkında konuşuyorlardı ve bu zayn'in sıçtığı anlamına geliyordu. "biliyorum bay harrison ve ama ben kaptanım yani takımın bana ihtiyacı var ve başka klube katılamam."

"üzgünüm zayn ama katılmak zorundasın. "

ocak ayında boş bir okul klubü bulabilir miydi? "açıkta kalan çok klüp kalmadı ve seni ingilizce öğretmeninin başkanlığı altında tiyatro klübüne almak zorundayım." dedi adam direkt olaya girerek. zayn gözlerini büyüttü, tiyatro klübü kesinlikle olmazdı. "tiyatro klübü olmaz." dedi , sandalyesinden ileri kaydı. "satranç klübü filan yok mu, gerçekten tiyatro klübü olmaz."

"zayn, ingilizce dersi kredisi için bunu yapabilirsin ve hayır başka bir klüp olmaz."

tiyatro klübüne girmesi demek zayn'in okuldaki popüleritesinin düşmesi demekti. ne yani, bir grup çocukla beraber dans edecek ve şarkı mı söyleyecekti? tiyatro ona göre değildi, müzikaller ise hiç ona göre değildi ve zayn kaptan olarak saygınlığını koruması gerekiyordu. tiyatro klübü onun için oldukça gaydi. fazla homo, diye düşündü zayn, ama sanırım saklayabilirim.

"okul arası ingilizce öğretmeni bayan manny ile konuş, mutlaka seni alacaktır."

zayn düşündü, belki de sahne arkası dekor filan yapabilir ve bundan bahsetmeyebilirdi. bay harrison'ın odasından çıktığında bu sırrı saklamak konusunda en iyisini yapması gerektiğini düşündü.

başka çaresi yoktu.

1

"bay harrison'ın odasına neden gittin?" louis onu gördüğü anda sorduğu soru bu olmuştu. zayn çantasını sırtına atıp sınıfa doğru yürümeye başladı. "önemli değil."

"ne demek önemli değil zen, özel olarak bay harrison seninle konuşmak istedi, ya okuldan atılacaksındır ya da başın beladadır."

"bir şey yok, lou."

"siktir, yoksa okuldan mı atıldın? ama neden"

louis çok çok fazla konuşuyordu. zayn gözlerini devirdi ve yürümeyi kesti. "bir şey olduğu yok, notlarım hakkında konuştu ve kredi alabilmem için öneri sundu. bu kadar."

"vee?"

zayn en yakın arkadaşına baktı, çocuk kaşlarını kaldırmış ona bakıyordu. "ve ne? bir şey yok işte, bana seçenek sundu bende onları değerlendireceğim."

caramel and chocolate | ziamTempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang