6. Bölüm | Final

6.7K 507 1.6K
                                    

Eğer sondaki notu okumazsanız, hikayenin sonunu öğrenemezsiniz.

Sevişmelerinden sonra daha yakın olacaklarını, daha sık beraber zaman geçireceklerini düşünen Louis bu düşüncesinin yalan olduğunu okulun ilk günü fark etmişti.

Pazar sabahına da beraber uyandıklarında araları gayet iyi ve normaldi. Fakat pazartesi sabahı Louis finallerinden birini vermek için okula geldiğinde bulmayı beklediği Harry kesinlikle kendisinden köşe bucak kaçmaya çalışan Harry değildi.

İçi içini yiyordu. Pişman mı olmuştu? Bir şey mi yapmıştı? Yanlış bir şey mi söylemişti? Fazla kibar değil miydi? Yanlış şeyler hissetmesine neden olacak bir harekette mi bulunmuştu? Onu üzmüş olabileceği korkusu küçük bir dalga hâlinde içinde büyümüş sonrasında kendisini yutmuştu.

Kafeteryada oturmuş karşı masada arkadaşlarıyla gülüşen Harry'i izlerken fazlasıya endişeliydi. Çocuğun kendisine bakmamak için özel bir çaba gösterdiğinin farkındaydı ve bu daha da delirmesine neden oluyordu. NEDEN? NEDEN? NEDEN?

Olivia ve Calvin masaya geldiğinde düşüncelerinden ayrılıp onlara döndü.

"Ödev nasıl gidiyor?" dedi Olivia gayet rahat bir tavırla. Arkasına yaslanmış, kolunu başka bir sandalyenin arkasına yasladıktan sonra kafasını da eline yaslamıştı.

"Biraz... yavaş." dedi Louis. Arkadaşlarına söylememeye o anda, Harry'nin kendisine endişeyle bakan gözlerini görüce karar vermişti.

"Demek muhteşem oğlanımız bile senin çiziminin altından kalkamıyor."

Louis gülerek onayladı, altından kalkamama kısmı gayet doğruydu fakat farklı belirtili nesnelerle.

"Perşembeye yetiştireceğimize eminim."

"Harry Styles hiçbir şeyi geciktirmez zaten ama bu süreçte sıkıntı çekmeyeceği anlamına gelmiyor."

"Harry Styles'a bu kadar büyük sempati besliyor olman normal mi? Sevgilisiyle onu aldattıktan sonra." dedi Calvin de konuşmaya dahil olarak.

"Sarhoştuk." dedi Olivia pat diye. "Sarhoştan da öte o gece partide bir çocuğun verdiği saçma sapan bir şeyi içtim. Kafamın nerede olduğuna dair bir fikrim yoktu. Anlaşılan Xander'in de öyleymiş çünkü sabah kalktığında ağlayacak gibi görünüyordu. Harry ile ben de konuşmayı denedim ama dinlemedi. Xander'i de bir daha dinlemedi. Dinlese affedecek aslında ama inat ediyor."

Louis bir an soluğu kesilmiş gibi hissetti. Bunu belli etmemek için öksürüp aksırdı. Ardından gözlerini çocuktan en sonunda çekmeyi başararak en yakın arkadaşlarına döndü. "Nasıl yani dinlese affedecek?"

Çocuk belki de Louis'yle sadece intikam için sevişmişti? Louis'nin zihni bir senarist gibi en kötü senaryoları hızla yazıp önüne koyarken Louis delirmek üzereydi.

"Tabii ki affedecek." dedi Olivia gayet emin bir şekilde. "On yılı aşkın süredir tanışıyorlar ve kim bilir ne zamandır sevgililer. Sadece inadı yüzünden ayrılar."

Louis iyice nefes alamaz hâle geldiğinde kendisine sinirlendi. Onun kiminle sevgili olup olmadığıyla bu kadar ilgilenmek zorunda mıydı?

"Bence affetmemeli." dedi Louis hızla, neden söylediğinden bile emin değildi. Ardından hızla devam etti, "Çocuk o ilaçları içtikten sonra kendisini bir kızın kollarında bulduysa bunu arzuluyormuş demek ki."

Olivia suratını buruşturdu, "Daha önce hiç kafayı bulmamış gibi konuşma."

Louis cevap vermedi, saçma sapan bir şey içtiyseniz gerçekten ne yaptığınız farkında olamayabiliyordunuz. Xander o sırada Olivia'yı, Harry bile sanmış olabilirdi.

The Project | Larry StylinsonWhere stories live. Discover now