palyaço

670 27 32
                                    

Stan; "SEN KAFAYI YEMİŞSİN!"

Richie; "Delirmedim,kafayı da yemedim.Sıkıcı sıkıcı duruyordu sadece."

Eddie; "Richie,bir gün aramızdan birini öldüreceksin!"

Richie; "Pff."

Beverly; "Çocuklar,Valensia neden hâlâ sudan çıkmadı?"

Jane; "Siktir."

Jane,hemen suya atladı.Arkasından Richie ve Eddie atladı.

Richie; "Onu buldum!"

Hep beraber Valensia'yı sudan çıkardılar.

Eddie; "Nefes almıyor?"

Jane; "Suni teneffüs bir şey yapmamız lazım"

Eddie; "Bana bakmayın ben mikrop kapmak falan istemiyorum."

Richie; "Peki,ben yaparım"

Richie,Valensia'ya yaklaştığı anda Valensia gözlerini açtı ve,

Valensia; "Bö"

Hepsi bir çığlık attı.

Jane; "İyi misin?"

Valensia,Richie'ye bakıp gülümsüyordu.

Valensia; "Evet,iyiyim."

Richie; "Tanrım,lütfen eğer bir daha böyle bir şey yapma ödüm koptu."

Eddie; "Hangisi daha korkunç Richie?Senin onu yaklaşık 10 metrelik bir yerden aşağıya suya itmen mi onun boğulma şakası yapması mı?Aslında iki şaka da iğrenç gidiyorum ben sizi pislikler.Geliyor musun Jane?"

Jane; "Geliyorum."

Richie; "Komik miydi?"

Valensia; "Ama sen de itme o zaman Richard."

Richie; "Bunu söyleyip durma demiştim,nefret ettiğimin farkındasın."

Valensia; "Evet."

Richie ve Valensia diğerlerinin yanına varınca herkes sohbet etmeye başladı.Beverly,Valensia'ya sessizce,

Beverly; Gözlerini alamıyorsun ha?

Valensia; "N-ne?"

Beverly; "Richie'den gözünü ayıramıyorsun."

Valensia; "Sadece..gözüm daldı.."

Beverly; "Anlıyorum."

Beverly gülümsedi.Valensia da öyle ancak sonra yüzündeki gülümseme kayboldu ve kafasını Richie'ye doğru çevirdi.Bir engel vardı ve onu asla kıramayacaktı.

Valensia; "Eddie'ye baksana."

Beverly; "Jane."

Valensia,kafasını salladı.Eddie,Jane'den hoşlanıyordu ama bunun grupta sadece Beverly ve Valensia farkındaydı.

Valensia; "Yakışıyorlar."

Richie; "Hey,siz ne konuşuyorsunuz kendi kendinize?"

Beverly; "Hiç."

Bill; "Kızların h-her lafına k-karışma R-richie."

Richie; "Aman be."

Richie,Ben'in çantasını karıştırdı.

Richie; "Dostum,yazın bile ders mi çalışıyorsun?"

Ben; "Dersle ilgili değil."

Ben'in araştırmaları vardı defterinde.Derry ile alakalı haberler ve hepsi cinayet ve kayıplarla ilgiliydi.Ben,yetişkinlerin kaybolmasının normaldekinden 6 kat daha çok olduğunu söylüyordu.Çocuklarda ise durum daha da kötüydü.Ben,evde daha çok araştırma olduğunu söyledi ve diğerlerini eve çağırdı.Herkes Ben'in odasındaki araştırmalara bakıyordu.Eddie biraz korkmuş,Jane ise onu sakinleştirmeye çalışıyordu.

Ben'in evinden herkes ayrılmıştı.Eddie ve Jane eve beraber gidiyordu.O an Jane bir şey unuttuğunu hatırladı ve hemen geleceğini söyledi.Eddie de biraz yürümeye karar verdi.O sırada çürümüş bir binanın önünden geçiyordu ve binanın kapısı birden açıldı.

"Eddie.."

Eddie etrafa bakındı.

"Ne arıyorsun?"

Eddie korkudan elindeki hapları yere düşürdü.

"Siktir,annem beni öldürecek."

Eddie,haplarını yerden toplarken birden bir şey ona hapını uzattı.

"Bunun bana yararı olur mu,Eddie?"

Eddie kaçmaya başladı.

"İmdat!"

Eddie tellerin oraya geldiğinde bağırmaktan başka bir şey yapamadı.O sırada karşısında elinde balonlar olan bir palyaço gördü.

Pennywise; "Selam,Eds.Nereye gidiyorsun böyle?Keşke burda olsan.Burda hepimiz uçuyoruz.Eğer gelirsen sen de bizimle uçarsın Eds."

Eddie çığlık attı.O sırada palyaço ortadan kayboldu ve Jane onun yanına geldi.

Jane; "Eddie iyi misin?"

Eddie; "E-evet sadece bu ev beni korkuttu biraz."

Jane; "Bir şey olmadığına emin misin?"

Eddie kafasını salladı.Az önce ufak bir halisülasyon gördüğünü düşündü ve bu yüzden bu konu ile ilgili tek kelime etmedi.Jane ile beraber evlerine gittiler.Biraz kafası karıştı Eddie'nin.Gerçek miydi yoksa hayal mi?Hayal olsa bile bir hayal nasıl bu kadar gerçek olabilirdi?Düşünmeyi bırakıp uyumaya karar verdi yoksa annesi onu azarlayacaktı.

Ancak bu palyaçoyu görecek tek kişi Eddie değildi.

a clown - ITUnde poveștirile trăiesc. Descoperă acum