Bölüm 59 ( Büyük Dönüş )

6 2 0
                                    

Herkes ana binanın önüne doluşmuş o kişiyi beklemekteydi. Tacettin herkesin önünde durmuş beklemekteydi. Ardından köşeyi dönen siyah transporter hızla ana binanın önüne gelmekteydi.

Araç insanların önüne gelip durdu. Sürücüde dahil öndeki herkes inip hemen sürgülü kapının yanına toplandı. Bu adamlar kalıplı istanbul kurtlarına benzemekteydi.

Ardından sürgülü kapı açılmaya başladı. Aracın içinden önde Mehmet olmak üzere arkasından Handan, Batu ve Melek indi.

Ana binaya doğru yürümeye başladılar. Herkes şaşkın bir şekilde Mehmet ve yanındakilere bakmaktaydı. Mehmet'de kendisine bakanlara bakmaktaydı.

Mehmet yanındaki arkadaşları ve adamlarıyla içeri girdi. Mehmet'in arkasından Tacettin ve adamları içeri girdi. Ardından ana binanın önüne önünde Türk bayrağı olan bir araç yanaştı.

Yanına hemen takım elbise giymiş adamlar doluştu. Kapısı açıldığında aracın içinden Başkan indi. Başkan uygun adımlarla içeri ilerlemekteydi korumlarıyla birlikte.

Mehmet ve Tacettin girdikten bir dakika sonra Başbakan içeri girdi. Asiye, Akçiçek, Rüya, Duygu hemen hızlı adımlarla içeri yürümeye başladılar.

Asiye merdivenlere koşup yanındakiler ile birlikte yukarı çıktılar hemen. Kapının önü çok kalabalıktı. Başbakanın korumaları, Mehmet'in korumaları, Tacettin'in korumaları vardı.

Asiye camdan izlemeye başladı. Başbakan Mehmet'in yerine oturmuş Mehmet ve Tacettin karşı karşıya oturmuşlar ellerine kağıtlar onları kontrol etmekteydiler.

Başbakan bir yandanda bir şeyler anlatmaktaydı ama camdan ses duyulmuyordu. Asiye biraz yaklaşınca oradaki bütün korumalar Asiye'ye döndü. Korkudan hemen bir adım geriye gitti.

Asiye ve yanındakiler merakla içeriyi izlemekteydi. Ardından Asiye'nin gözüne İstanbul'daki o tehlikeli sokaktaki Melek takıldı. Melek'de Asiye ile göz göze geldi. Asiye parmaklarıyla Meleği yanına çağırdı.

Melek gülümseyerek Asiye'nin yanına yaklaşmaya başladı. Melek Asiye'nin önüne geldi.

" Evet." Asiye sinirli bir şekilde.

" Şerefsiz neler oluyor?" Melek ellerini kaldırarak.

" Valla kime sorarsan sor aynı şey söyler. Bu gizli bir görevdi söyleyemezdik."

" Yani buradaki herkes işin içinde mi?"

" Evet."

" Nasıl ya ben Mehmet'i kendi ellerimle gömdüm."

" O mezar boş."

" Ama neden?"

" Başbakan Mehmet'e emir verdi. Ortalık kaybolmasını ve bir işin olduğunu söyledi. Mehmet'de kalbine dayadı ve tetiğe bastı. Ama mermi yerine sıvı ve bayıltıcı bir madde vardı. Sizde onu kan sandınız içindeki patlayıncada normal bir silahtan farkı kalmadı. Hastaneye kaldırıldığında ise sabah herkes uyurken gelip Mehmet'i çıkarıp içine eşyalar doldurduk."

" Ama Başbakan!"

" Başbakanın her şeyden haberi olduğu için o da rolünü oynadı."

" Şerefsizler. Ben burada nasıl acılar çektim biliyor musun?"

" Evet biliyoruz Mehmet seni her an her saniye izletiyordu. O halini her gördükçe gecenin bir yarısı oturup ağlıyordu."

Salgın  ( Kan Ve Damar ) Çelik Bilek (3)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin